Seval OCAK-Burcu BİLGİN/A.A.
Oluşturulma Tarihi: Haziran 15, 2007 00:00
Hayatı vizörün arkasından tanımayı, yaşamın her anını ölümsüzleştirmeyi sağlayan fotoğraf tutkusu, hayata "engellerle" başlayan çocuk ve gençlerin yaşamlarında farklı ufuklar açtı.
Dünyaya fotoğraf tutkusuyla bağlanan sayısız insanın arasına, engelli bireyler de katıldı. İki farklı atölyede fotoğraf çekmeyi öğrenen çocuklar, 16 Haziran’da iki farklı sergiyle fotoğraf karelerini paylaşmaya hazırlanıyor.
Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD) ve Gönül Turgut Özel Eğitim kurumunun ortak çalışması "Azıcık Işığın Peşinde" projesi ile farklı düzeylerde görme engelli çocuklar fotoğraf çekiyor.
Proje kapsamında çoğu dürbünlü gözlük kullanan ve yüzde 10-40 arasında görme kaybı bulunan 11 çocuk ile görme kaybı olmayan bir çocuğa fotoğraf eğitimi verildi. Çocukların fotoğraflarının yer aldığı sergi, yarın Yüksel Caddesi’nde açılacak.
BU BİR MEYDAN OKUMA
AFSAD Çocuk Atölyeleri Şefi Fazlı Öztürk, projenin fotoğraf konusundaki engelleri ortadan kaldırdığını söyledi. Fotoğraf ile görmek arasında bağ kurulduğunu ifade eden Öztürk, çocukların az görmesinin tezat gibi sunulduğunu, bunu doğru bulmadıklarını ifade etti. Öztürk, "Çünkü yüzde 10-40 arasında görme engeli olan çocuklarımız var. Görmenin, fotoğrafın tek kuralı olmadığından yola çıktık. Bir taraftan da bu bir meydan okuma" dedi.
Fotoğrafın, ayrımları ortadan kaldırabildiğini anlatmak istediklerini ifade eden Öztürk, çocuklara fotoğraf sayesinde yaklaştıklarını kaydetti.
Kursun ilk bölümünde makine kullanmayı öğrettiklerini anlatan Öztürk, geliştirdikleri sistemde her çocuğa dersin tekrarını yaptıran asistanlar bulunduğunu belirtti. Kursun yeni konusunun çocukların aileleri ve yaşadıkları ev olduğunu da aktaran Öztürk, Eylül ayında da iki farklı atölye açılacağını belirtti.
ZİÇEV DE SERGİ AÇIYOR
Zihinsel Yetersiz Çocukları Yetiştirme ve Koruma Vakfı (ZİÇEV) bünyesindeki 18 çocuk ve genç de, gördükleri beş aylık eğitimin ardından yarın Ankara Kalesi’nde sergi açmaya hazırlanıyor.
ZİÇEV bünyesinde başlatılan atölye çalışmaları, Şubat ayında zihinsel engellilere yönelik kursun açılmasıyla sonuçlandı. Burada eğitim gören 8-24 yaşları arasındaki 18 çocuk ve genç, önce makineyi tutmayı, makine kullanımına yönelik ve basit temel fotoğraf eğitimini, fotoğraf izlemeyi, fotoğraflayacağı objeleri tanımayı öğrendi. Sonraki adım, fotoğraf üzerine sohbetler ve sonunda fotoğraf çekmek oldu.
YEPYENİ BİR BAKIŞ AÇISI
Sergiyle ilgili bilgi veren fotoğraf eğitmenlerinden Faika Berat Pehlivan, atölyenin, çocukların yararlı hobi edinmesi, doğayı, insanları ve objeleri yepyeni bir bakış açısıyla algılama yeteneklerinin gelişmesini hedeflediğini söyledi.
Dürbün kullanıyor
İlköğretim öğrencisi 10 olan Dilşah Topçuoğlu az gördüğü için fotoğraf çekerken özel bir dürbün kullanmak zorunda olduğunu ifade ediyor. Topçuoğlu, "Dürbün sayesinde uzaklar yakın oluyor. Fotoğraf çekmek, çok keyifli. Ben manzara çekimlerini çok seviyorum. Fotoğraf çekmek güzel bir duygu. Büyüyünce de bu mesleği geliştirmek istiyorum. Bol bol fotoğraf çekmek istiyorum. Fotoğrafla var olanı, gerçeği çok farklı şekilde gösterebiliyoruz" diyor.
Hiçbirşey engel değil
Projeye katılan çocuklardan, lise öğrencisi, yüzde 40 görme engelli ve albino hastası 17 yaşındaki Oğuz Menger de bu serüvene atılanlardan. Menger, sonu mutlu biten fotoğraf yolculuğunu aktarırken, engelli olmasının fotoğraf çekmesine etki etmediğini söyledi. "İnsanın eli kolu bağlıysa veya zihinsel bir sorunu varsa bu tür şeyler yapamayabilir. Bunların dışında, hiçbir şey engel değildir" diyen Menger, kendisini engelli olarak görmenin insanın önündeki asıl "engel" olduğunu belirtti. Uzun yıllardır fotoğrafa ilgi duyduğunu anlatan Menger, babasının makinesini kullanmayı çocukluğundan beri istediğini, projeye katıldıktan sonra kullanabildiğini de söyledi.