Bu aşk hepimize ait
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 19, 2008 00:00
William Shakespeare’in ölümsüz eseri Romeo ve Juliet’i öğrencileriyle birlikte sahneye taşıyan Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü Başkanı Prof.Dr.Nurhan Karadağ, "Çünkü bu aşk hepimize ait. İnsanın vazgeçilmezi. Hele hele günümüzde nasıl da gereksiniyoruz aşka, sevdaya, saygıya, sevmeye, sevilmeye" diyor.
Edebiyat ve tiyatro tarihinde onlarca esere ilham kaynaklığı yapan, aşkın ölümsüzlüğünü anlatan Romeo ve Juliet, Başkent’te yeniden tiyatro izleyicisiyle buluştu. Karadağ’ın yönettiği oyunda, Romeo’yu Osman Karakoç, Juliet’i ise Özgün Çakar canlandırıyor. Bunun yanısıra Atilla Can Çelebi, Zeki Tüzün, Mert Şişmanlar, Hasan Demirtaş, Ali Yoğurtçuoğlu, Ömer Eryiğit, İnanç Konukçu, Kerim Altınbaşak, Nalan Güreş, Ebru Özkan, Selver Kınık, Atilla Can Çelebi, Alper Baytekin, Beril Şenvarol ve İris Anlıatamer oyunda rol alıyor.
Shakespeare’in ölümsüz eserinin kostüm ve dekor tasarımı ile koreografisini Ziver Armağan Açıl, müziğini Nedim Yıldız, eskrimi Ferhunde Kaya, ışık tasarımını Velican Demirel yaparken ayrıca Işıl Özdemir, Deniz Gümüştekin, Bilge Serdar ve Canset Koç da yapımda görev aldı.
Karadağ, Romeo ve Juliet için şunları söyledi:
"Derinliğine bir aşk öyküsü izliyoruz. Bütün karşıtlıklara, zorluklara karşın daha da derinleşen, yoğunlaşan bir aşk öyküsü. Ve öykünün sonu hepimizi sarsıyor. Bazılarımızın boğazı düğümleniyor, bazılarımızın gözünden sessizce damlalar süzülüyor. Çok etkileniyoruz. Arınıyoruz belki. Ama kimse ’Haydi canım sen de’ demiyor, ’Bana ne’ diyemiyor. Çünkü bu aşk hepimize ait. İnsanın vazgeçilmezi. Hele hele günümüzde nasıl da gereksiniyoruz aşka, sevdaya, saygıya, sevmeye, sevilmeye. İşte Shakespeare’in ölümsüzlüğü. İnsan var oldukça Shakespeare de var olacak. Bu gereksinim bizi güzel ozan Shakespeare ile buluşturdu. Yalın bir biçimde, süssüz, cilasız, sadece aşkı, sevdayı önde tutan bir yorumla, sevmeden, sevilmeden yaşanamayacak bir dünyayı yüreğimizde, beynimizde paylaşmak istedik."
Romeo ve Juliet, salı 17.00, perşembe günü 20.00’da DTCF Tiyatro Bölümü’nde izlenebilir.
Shakespeare’in ölümsüz eserinin kostüm ve dekor tasarımı ile koreografisini Ziver Armağan Açıl, müziğini Nedim Yıldız, eskrimi Ferhunde Kaya, ışık tasarımını Velican Demirel yaparken ayrıca Işıl Özdemir, Deniz Gümüştekin, Bilge Serdar ve Canset Koç da yapımda görev aldı.
Karadağ, Romeo ve Juliet için şunları söyledi:
"Derinliğine bir aşk öyküsü izliyoruz. Bütün karşıtlıklara, zorluklara karşın daha da derinleşen, yoğunlaşan bir aşk öyküsü. Ve öykünün sonu hepimizi sarsıyor. Bazılarımızın boğazı düğümleniyor, bazılarımızın gözünden sessizce damlalar süzülüyor. Çok etkileniyoruz. Arınıyoruz belki. Ama kimse ’Haydi canım sen de’ demiyor, ’Bana ne’ diyemiyor. Çünkü bu aşk hepimize ait. İnsanın vazgeçilmezi. Hele hele günümüzde nasıl da gereksiniyoruz aşka, sevdaya, saygıya, sevmeye, sevilmeye. İşte Shakespeare’in ölümsüzlüğü. İnsan var oldukça Shakespeare de var olacak. Bu gereksinim bizi güzel ozan Shakespeare ile buluşturdu. Yalın bir biçimde, süssüz, cilasız, sadece aşkı, sevdayı önde tutan bir yorumla, sevmeden, sevilmeden yaşanamayacak bir dünyayı yüreğimizde, beynimizde paylaşmak istedik."
Romeo ve Juliet, salı 17.00, perşembe günü 20.00’da DTCF Tiyatro Bölümü’nde izlenebilir.