Bir kez sahneye çıkın hayatınız FİŞLENSİN
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2011 00:00
Türkiye’de sahneye çıkan her kadın, polisten çalışma belgesi alıyor, üç ayda bir sağlık kontrolünden geçiriliyor. Müzik-Sen Genel Başkanı Mehmet Çırıka, 1934 tarihli yasanın yol açtığı bu uygulamayı eleştirerek, “sabıka kayıtları bile silinebilirken, mesleğini bırakan kadın müzik-dans sanatçılarının vesika kayıtlarının silinememesine” tepki gösterdi.
MÜZİK ve Sahne Sanatçıları Sendikası Genel Başkanı Mehmet Çırıka, “Ülkemizde bazı ağır suçların dahi sabıka kayıtları tamamıyla silinebildiği halde, mesleği bırakan kadın müzik sanatçılarının vesika kayıtlarının silinememesinin nedeni anlaşılamamaktadır” görüşünü bildirdi.
Çırıka, 1934 yılında yürürlüğe giren 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun 12. maddesiyle, kız ve kadınların gazino, bar ve bunlara benzer içki kullanılan yerlerde çalışabilmelerinin, o yerin en büyük mülkiye amirinin iznine bağlandığını belirtti.
Kanun hükmü doğrultusunda, bu tür eğlence yerlerinde ses sanatçısı, oryantal sanatçısı, müzisyen ve benzeri dallarda müzik ve sahne sanatçısı olarak çalışan kadın sanatçıların illerde valiliklerce, ilçelerde kaymakamlıklarca verilen izin doğrultusunda, polisten çalışma izin belgesi ve sağlık karnesi çıkarmak zorunda kaldıklarını bildiren Çırıka, şunları kaydetti:
Genel muamelesi
“Her üç ayda bir zührevi ve fuhuş yoluyla bulaşan hastalıklar yönünden sağlık kontrolüne tabi tutulmuşlardır. Gerekli izni almayan ya da sağlık kontrolünü yaptırmayan, portör ve kan muayenesini yerine getirmeyen kadın sanatçılar, polis tarafından yakalandıklarında deri ve zührevi hastalıkları hastanelerinde üç ile yedi gün süreyle genel kadınlarla bir arada gözlem altında tutulmuşlardır.
Sanatçıların onurunu kıran ve onları genel kadınlar gibi gören bu anlayışın sonuçları sadece bu boyutta kalmamış, toplumda vesikalı olarak aşağılanan kadın müzik sanatçılarının emniyet müdürlüklerinde düzenli kayıtları tutulmuştur. Hatta bu kadınların çocuklarının dahi özellik gerektiren mesleklerde görev yapmaları engellenmiştir.”
Nedenini anlamak zor
GENEL Başkan Mehmet Çırıka, yıllarca sürdürdükleri yoğun uğraşlar sonucunda, bu uygulamanın 2002 yılında hukuki ve idari yönden sona erdirildiğini ancak daha önce vesikalanan kadın müzik sanatçılarının vesika kayıtlarının ilgili emniyet müdürlüklerinin arşivlerinde tutulduğunu ifade etti.
Türkiye’de bazı ağır suçların dahi sabıka kayıtlarının tamamıyla silinebildiğini savunan Çırıka, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Mesleği bırakan kadın müzik sanatçılarının, ilgili birimlere yapılan başvuruya rağmen vesika kayıtlarının silinmemesinin nedeni anlaşılamamakta olup bu uygulama sendikamızca hukukun temel ilkelerine ve insan haklarına aykırı görülmektedir. Kadın müzik sanatçılarının vesika kayıtlarının tüm sonuçlarıyla silinmesi konusundaki istemimizi ilgili devlet kurumlarının dikkatine ve kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”
Çırıka, 1934 yılında yürürlüğe giren 2559 sayılı Polis Vazife ve Selahiyet Kanunu’nun 12. maddesiyle, kız ve kadınların gazino, bar ve bunlara benzer içki kullanılan yerlerde çalışabilmelerinin, o yerin en büyük mülkiye amirinin iznine bağlandığını belirtti.
Kanun hükmü doğrultusunda, bu tür eğlence yerlerinde ses sanatçısı, oryantal sanatçısı, müzisyen ve benzeri dallarda müzik ve sahne sanatçısı olarak çalışan kadın sanatçıların illerde valiliklerce, ilçelerde kaymakamlıklarca verilen izin doğrultusunda, polisten çalışma izin belgesi ve sağlık karnesi çıkarmak zorunda kaldıklarını bildiren Çırıka, şunları kaydetti:
Genel muamelesi
“Her üç ayda bir zührevi ve fuhuş yoluyla bulaşan hastalıklar yönünden sağlık kontrolüne tabi tutulmuşlardır. Gerekli izni almayan ya da sağlık kontrolünü yaptırmayan, portör ve kan muayenesini yerine getirmeyen kadın sanatçılar, polis tarafından yakalandıklarında deri ve zührevi hastalıkları hastanelerinde üç ile yedi gün süreyle genel kadınlarla bir arada gözlem altında tutulmuşlardır.
Sanatçıların onurunu kıran ve onları genel kadınlar gibi gören bu anlayışın sonuçları sadece bu boyutta kalmamış, toplumda vesikalı olarak aşağılanan kadın müzik sanatçılarının emniyet müdürlüklerinde düzenli kayıtları tutulmuştur. Hatta bu kadınların çocuklarının dahi özellik gerektiren mesleklerde görev yapmaları engellenmiştir.”
Nedenini anlamak zor
GENEL Başkan Mehmet Çırıka, yıllarca sürdürdükleri yoğun uğraşlar sonucunda, bu uygulamanın 2002 yılında hukuki ve idari yönden sona erdirildiğini ancak daha önce vesikalanan kadın müzik sanatçılarının vesika kayıtlarının ilgili emniyet müdürlüklerinin arşivlerinde tutulduğunu ifade etti.
Türkiye’de bazı ağır suçların dahi sabıka kayıtlarının tamamıyla silinebildiğini savunan Çırıka, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Mesleği bırakan kadın müzik sanatçılarının, ilgili birimlere yapılan başvuruya rağmen vesika kayıtlarının silinmemesinin nedeni anlaşılamamakta olup bu uygulama sendikamızca hukukun temel ilkelerine ve insan haklarına aykırı görülmektedir. Kadın müzik sanatçılarının vesika kayıtlarının tüm sonuçlarıyla silinmesi konusundaki istemimizi ilgili devlet kurumlarının dikkatine ve kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”