MS-Veli SARITOPRAK
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 20, 2007 00:00
AR-Ge, Nanoteknoloji, inovasyon, girişimcilik gibi kavramların gittikçe daha önem kazandığı 21. yüzyılda yüksek teknoloji üretebilen, bilimsel bilgiyi ekonomik değerlere dönüştürebilen ülkelerin dünyayı yönettiğini görüyoruz. Patron Patrona bu hafta Bilkent Üniversitesi Nanoteknoloji merkezine konuk oldu. Ve Nanoteknoloji Araştırma Merkezinin yardımcı direktörü, genç bilim adamı Hilmi Volkan Demir’le sohbet etti.
n VELİ SARITOPRAK:Sayın hocam bize kendinizi tanıtır mısınız?
n DR. HİLMİ VOLKAN DEMİR: Elbette. Bilkent Üniversitesi Fizik Bölümü ve Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde öğretim üyesi olarak çalışıyorum. Ayrıca, Bilkent Nanoteknoloji Araştırma Merkezi’nde Yardımcı Başkan ve İleri Araştırma Laboratuarı’nda fakülte üyesi olarak görev alıyorum. Lisans derecemi Bilkent Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden aldım. Sonrasında Stanford Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümünde doktoramı tamamladıktan sonra Bilkent’e geri döndüm..
EN GÜÇLÜ ELEKTROSOĞRULMA
n Nanoteknoloji Araştırma Merkezi hakkında bilgi verir misiniz?
n Nanoteknoloji Araştırma Merkezi, Bilkent Üniversitesi’nde 2003 yılında kuruldu. Merkez dahilinde farklı araştırma grupları nanobilim ve nanoteknoloji üzerine bilimsel araştırmalarını sürdürüyorlar. Bu gruplar hem Türkiye’de hem de dunya çapında çalıştıkları konularda biliniyorlar. Araştırma merkezi, bu gruplar için bir altyapı sunuyor. Örneğin, merkezde kısaca MOCVD olarak bilinen katman katman atomik yapıları büyütmemizi sağlayan ’metalorganic chemical vapor deposition’ ekipmanı bulunuyor.
Bilgimiz dahilinde bu ekipmandan Türkiye’de bir tane var. Bu ekipman sayesinde bizim bilgisayarlarda tasarladığımız kuvantum malzemelerini kristal halinde büyütmemiz mümkün oluyor. Bu şekilde merkezde, dünyada daha önce yapılmamış aygıtlar sıfırdan yapılıyor ya da varolan aygıtların performansları arttırılarak dünya rekorları kırılıyor. Mesela, Merkez Direktörümüz Prof. Dr. Ekmel Özbay, grubu ile dünyanın en iyi güneş körü fotoalgılayıcılarını yaptı.
İLKLER BURADA YAPILIYOR
n Araştırma grubunuzda hangi çalışmaları sürdürüyorsunuz?
n Bilkent Üniversitesi’nde araştırma grubumuzda hem grubumuz içinde hem de Türkiye’den ve tüm dünyadan ortak çalıştığımız diğer araştırma grupları ile beraber nanoteknolojinin farklı konularında aktif olarak çalışıyoruz. MOCVD ile optik data kodlamasını sağlayan kuvantum modülatörleri yapıyoruz. Bahsettiğim gibi, öğrencim Emre Sarı’nın bu tez çalışması bu tarz modülatörler ile daha önce mümkün olmayan mavi ve morötesi dalgaboyu aralıklarında elektrik alan ile en yüksek optik soğrulma değişimini sağlayarak dünya rekoru kırdı. Bununla beraber grubumuzda yine MOCVD’de büyütülen ışık yayan diyotlar (LEDler) üzerine farklı nanokristal kombinasyonları kulllanarak ayarlanabilir beyaz ışık elde ettik.
Öğrencim Sedat Nizamoğlu’nun bu tez çalışması dünyada ilk LED bazlı bu tarz ayarlanabilir üstün kaliteli beyaz ışık üretimini başardı. Yine Evren Mutlugün’ün tez çalışmasında nanokristal katkılı sintilatörler ile silikon bazlı detektörlerin verimliliği mor ötesinde 250 kat artırıldı ve dünyada ilk kez bu sintilatörlerin solar enerji üretiminin artırımında kullanımı başarı ile gösterildi. Grubumuzun bir başka çalışmasında İbrahim Murat Soğancı’nın tezinde bu tarz nanokristaller nanometal yapıları ile katkılandırılarak foto ışımaları 15 kat arttırıldı; bu başarı, nanokristallerden yaptığımız aygıtların verimliliğini bu oranda arttırdığı için büyük önem taşıyor.
Heyecan duyan araştırmacılar
n Araştırma yapacak öğrencileri nasıl belirliyorsunuz.?
n Araştırma merkezimizde gittikçe büyüyen dinamik bir çalışma grubu olarak daima heyecan duyan yeni araştırmacılara ihtiyaç duyuyoruz. Bizler, Bilkent Üniversitesi olarak kendimizi buradan dünyaya açılan bir pencere olarak görüyoruz ve bu açıdan bakıldığında beraber çalıştığımız yüksek lisans ve doktora öğrencilerimizin bizler gibi yüksek motivasyon sahibi ve istekli bireylerden olmalarını istiyoruz. Hatta, lisans programı dahilinde bile istekli öğrencilerimize merkezimizdeki olanakları kullanabilmeleri, araştırma çalışmalarımızda yer almaları ve takımımızın bir parçası olmaları için tüm imkanlarımızı sunuyoruz.
TÜBİTAK destekliyor
n Grubunuzda yürüttüğünüz yurtiçi önemli projeler hakkında bilgiler verir misiniz?
n Araştırma grubumuz dahilinde yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin yer aldığı farklı yurtiçi projesilerinde çalışıyoruz. Bu projeler TÜBİTAK destekli olduğu gibi sanayi işbirliği doğrultusunda da destek alıyor. Örnek vermek gerekirse, farklı projelerimiz arasında varolan silikon teknolojisinin morötesi bölgede optik duyarlılığını arttıran nanokristal katkılı sintilatörlerin, nanokristalleri farklı boyut ve konsantrasyonlarda LED tabanı üzerinde melezleştirerek ayarlanabilir katı hal tabanlı beyaz ışık üretiminin, morötesi ve görünür bölgede elektro soğurma yapan modülatörlerin geliştirilmesi bulunmaktadır. Bununla beraber kendi kendini temizleyen nanoparçacık katkılı yüzeyler, insan vücudunda kemiklerde iyileşme sürecinde yük bilgisini okuyan biyoimplant sensörler gibi yeni araştırma konuları üzerine çalışıyoruz. İçerisinde yer aldığımız projelerde özellikle inovasyonu ön plana çıkarıyoruz.
Heryerden ödül aldık
n Grubunuz yakın zamanda farklı ödüller aldı. Bunlardan bize bahseder misiniz?
n Evet, grubumuz Türkiye Bilimler Akademisi’nden, Avrupa Birliği’nden ve Junior Chamber International’dan ödüller aldı. Grubumuz öğrencilerinin Bilkent’te dünya çapında başarılı araştırma çalışmaları bunu sağladı. Tabii bu bilimsel çalışmalarımız, Bilkent Üniversitesi’nin Nanoteknoloji Araştırma Merkezi’nde ve İleri Araştırma Laboratuarı’nda bize sunduğu imkanlar ile mümkün oldu.
n İleriye yönelik hedefleriniz neler?
n Merkezimizde "işe yarar nanoteknoloji" prensibi ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bağlamda grubumuzun hedefleri de bu temele dayanıyor. Amacımız nanoteknoloji alanında var olan bilgi birikimini dünya çapında ileriye götürmek ve daha önce yapılmamış olan aygıt ve sensorları bilim dünyasına kazandırmak. Bununla beraber, sanayi işbirliğimiz ile ülke endüstrisine ve ekonomisine mümkünse katkıda bulunmak, ülkemiz şirketlerini yurtdışındaki benzerleri ile yarışabilecek seviyeye getirmek ve bu şekilde ülkemize katma değer kazandırmak grubumuz için oldukça büyük önem arz ediyor. Bütün bu araştırma çalışmaları sürecinde de, Bilkent Üniversitesi’nde yetiştirdiğimiz öğrencilerimizi dünya çapında bilim insanları ve araştırmacılar yapmak esas hedeflerimiz arasında yer alıyor.
Yurtdışı projeleri
n İçinde yer aldığınız önemli yurtdışı projeleri hakkında bilgi verir misiniz?
n Araştırma grubumuz olarak Avrupa Birliği destekli farklı projelerde aktif olarak rol alıyoruz. Örnek olarak, 17 Avrupa ülkesinden seçilmiş araştırma gruplarının dahil olduğu PHOREMOST adında nanofotonik üzerine mükemmelliyet ağında yer alıyoruz; bu mükemmeliyet ağında nanokristal katkılı aygıtlar üzerine çalışıyoruz. Bu program dahilinde araştırma grubumuzdan zaman zaman araştırmacı öğrencilerimiz diğer partnerlerimize ziyaretçi araştırmacı olarak gidiyor ve bu sayede proje ortaklarımızla yakın temas halinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.