Beştepe'de fırtına kopacak

Güncelleme Tarihi:

Beştepede fırtına kopacak
Oluşturulma Tarihi: Aralık 23, 2008 00:00

G.Birliği ile Hacettepe’de büyük operasyonlar beklenirken, A.Gücü’nde durum farklı. Ekonomik sıkıntı yaşayan sarı-lacivertli ekipte Tolga’dan sonra bazı isimlerin de takımdan kopması an meselesi.

SÜPER Lig’de ilk perde, bir maç eksiği ile kapanırken, ağustos-aralık arasındaki 4,5 aylık bölüm, Başkent adına daha çok hayal kırıklıkları ile geçti. İlk yarı boyunca sıkça yaşanan tablo, son hafta maçlarında yine vizyondaydı ve Başkent ekipleri 2 yenilgi, 2 beraberlik ile devre arasına girdi.

Lige kötü başlayan, ancak daha sonra açılıp zirveye kanat çırpan Ankaraspor, bu dönemin kuşkusuz en çarpıcı ekibi oldu. Aykut Kocaman ve öğrencileri, istikrarlı bir çizgi tutturup, puan cetvelinin 5. sırasında kendine yer buldu. Yönetim-teknik ekip ve futbolcu kadrosu arasındaki dayanışma, onları bu noktaya taşıdı. Sağlıklı iletişimin kurulamadığı Beştepe’de ise Gençlerbirliği, Hacettepe ve Ankaragücü, neredeyse huzurlu tek bir gün bile geçiremedi.

Herkes kendine sorsun

Başkent Ankara, ligde 4 takımla temsil ediliyor. 16 hafta sonunda 3 ekip, sıralamanın en altındaki 5’linin içinde. Düşündürücü ve endişe verici bir görüntü. Neden böyle oldu? Niye buralara gelindi? Herkesin oturup kendine bu soruyu sorması, kafa yorması ve gelecekle ilgili somut adımlar atması gerekiyor.

Hacettepe, geride kalan sezon lige yükseldiğinde oyuncuları, heyecanlı ve başarıya aç idi. Kendilerini kanıtlama çabası içinde, çok başarılı oldular. Sezon bitti o hava kayboldu. Önemli isimler takımdan ayrılınca, binanın temeli çatırdadı. Yönetim sezona girerken, bu heyecanı yeniden yaşatacak isimleri, ekibe dahil edemedi. Kardeş takımlar arasında işbirliği kurulamayınca, iki ekip de bundan zararlı çıktı. Yabancı transferlerin çoğu, ’günü kurtarmaya dönük’ olduğundan, takımın kimyası bozuldu, sistemi çöktü. Erdoğan Arıca, göreve geldiğinde Hacettepe’nin 8 puanı vardı bugün ise bu rakam 9. Olumlu bir gelişme olmadığı, çok açık biçimde ortada. Bu da teknik direktör değişikliğinin, her zaman olumlu sonuç vermediğini gösteriyor.

Gençlerbirliği’nde de durum farklı değil. Mesut Bakkal’ın sezon içinde yaptığı ciddi uyarıları dikkate almayan yönetim, devre arasında takıma tırpan vurma hazırlığında. Başta El Saka olmak üzere bazı oyuncular ile teknik ekibin arası, soğuk savaş yıllarındaki ABD-Soyvetler Birliği ilişkileri gibi. El Saka, konusunda Başkan İlhan Cavcav’ın tutumu, Gençlerbirliği’nde, oyuncuya dayalı düzenin hakim olduğu izlenimi veriyor ki bu, bir takım için oldukça tehlikeli bir gelişme. Kötü gidişin altında, bu düzenin ve bu düzenin yürümesine politikalarıyla göz yuman yönetimin rolü çok büyük.

A.Gücü karma karışık

Ankaragücü’nü anlamak ve anlatmak zor. Başkan önce istifa ediyor sonra tekrar dönüyor. Başkan vekili, ’Yeni başkan ben oldum’ diyerek defteri imzalatıyor sonra söz verdiği maddi kaynağı bulamadığı için kulüp defterini, eski başkana iade ediyor. Futbolcular paralarını alamadıklarından, federasyona başvurup sözleşmesini feshetmek istiyor. Taraftar, başkan ve mevcut yönetimi istemediğini her fırsatta dile getirip, tesisler önünde gösteri yapıyor. Böyle bir kulübün başarılı olması beklenebilir mi? 100. yılını kutlamaya hazırlanan bir ekibin, 16 maçta 15 puan toplaması, her şeyi anlatmaya yetiyor. Ara transfer dönemi geldi, herkeste bir hareket var.

Beştepe’de yine büyük fırtına kopacak, birilerinin kellesi uçacak. Tıpkı geçmiş sezonlarda olduğu gibi yoğun bir mesai yaşanacak. Adı sanı duyulmamış isimlerle, kendi kulübünde sorun yaşayan futbolcular, Beştepe’nin yeni konukları olacak. Bu düzen devam ettikçe, bizler de bu ekipleri, Avrupa’da görme hayalimizi hep başka bahara bırakacağız.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!