Bebeğinizi deniz için zorlamayın
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 08, 2007 00:00
Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı Klinik Şef Yardımcısı Uzman Dr. Ülkü Tıraş, denize girmeye zorlanan bebeğin sudan korkup banyodan uzaklaşabileğini belirtirken, kumsalda oyun oynamanın bebeğin deniz korkusunu yenmesine yararlı olacağını söyledi.
ANKARA Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Klinik Şef Yardımcısı Uzman Dr. Ülkü Tıraş, bebek ve çocukların denize girmesi için zorlanmaması gerektiğini söyledi. Tıraş, "Bebekleri, denize girmeye zorlamak sudan korkutabilir, banyodan uzaklaştırabilir" dedi.
Tıraş, özellikle bebekleriyle birlikte ilk kez deniz kenarına gidecek ailelerin dikkatli olmaları gerektiğini belirtti.
Tıraş, "Eğer bebeğiniz ilk kez denizle tanışıyorsa, ona suya girmesi için baskı yapmayın" diye konuştu. Denizin, sınırları belli olmadığı için bebeğin kendini güvende hissetmemesine neden olabileceğini ifade eden Tıraş, ailelerin, denizi sevdirmek için çeşitli oyunlara başvurabileceğini söyledi.
Bebeklerle, ayakları suya değecek şekilde oturarak, deniz kıyısında oyuncaklarla oynanabileceğini belirten Tıraş, şu önerilerde bulundu:
KUMSALDA OYUN
"Bebek, deniz kenarından sıkıldığında oyuna kumsalda devam edilebilir. Bu şekilde oyun oynamak, bebeğin korkusunu yenmesine yardımcı olur. Anne-babadan biri denize girerken diğeri bebekle birlikte izleyici olabilir. Böylece, çocuk güvendiği kişinin denizden korkmadığını gördüğü için rahatlayabilir. Bebeğiniz yaklaşık 1 yaşında ise küçük bir havuz alınabilir. Bebeğin, içi su ile doldurulan havuzda, deniz kıyısında, oyuncaklarla oynaması sağlanabilir. Bebek, deniz manzarasına alışılmasının ardından, arada bir denize sokulmaya çalışılabilir. Eğer çocuğunuz 3-4 yaşlarında ise denize gitmeden önce yüzme dersi aldırılabilir. Bu yöntemlerden sonra da denize girmek istemiyorlarsa, anne-babasından birisiyle havuz ya da deniz kenarına oturulup, diğer çocukları seyretmek de korkuyu yenmelerine yardımcı olabilir."
SİNEKLER İÇİN
Tıraş, sıcak havanın, özellikle bebekler için çok tehlikeli olduğuna dikkati çekerek, "Gerekli tedbirler alınmazsa, güneş çarpması ve yanık gibi problemler görülebilir" dedi.
Bebek ve çocukların, sabah saat 10.00-11.00 arası ile öğlen 17.00’den sonra güneşlenmesi gerektiğini belirten Tıraş, "Özellikle bebekler, öğle saatlerinde kesinlikle açık havada ya da şemsiye altında bulunmamalı. Mutlaka kapalı mekanlarda tutulmalı" uyarısında bulundu.
Tatile çıkarken, mutlaka ateş düşürücü, alerji ve yanık kremi ile soğuk algınlığı için şurup alınması gerektiğine işaret eden Tıraş, "Çocuklarınıza yağlı yiyecekler yerine, meyve, çorba, yoğurt türü yiyecekler yedirin" diye konuştu.
Sinek kovucu kremleri asla önermediklerini vurgulayan Tıraş, "Sinekleri yaklaştırmayan bir ürün ne derece doğal olabilir. Bunun yerine, bebeğinizin yattığı yerin üstünü tül ile kapatabilirsiniz" dedi.
UÇAK YOLCULUĞU
Tıraş, bebeklerin ve çocukların uzun süreli yolculuklarda huzursuzlandığını ve kimi zaman mide bulantısı, kusma gibi problemler görülebildiğini söyledi.
Uçak yolculuklarında, uçağın kalkış ve inişlerinde kulakta basınç artmasına yol açabileceğini belirten Tıraş, "Bebeği, iniş ve kalkış sırasında emzirin. Emzirme imkanız yoksa emzik ya da biberon verilebilir. Bu, bebeğin kusmasını ve huzursuzlanmasını önlemeye yardımcı olur" dedi.
Yolculukların, bebeğin uyku saatinde yapılmasını öneren Tıraş, 1 yaşından büyük bebek ve çocuklara, yolculuk sırasında, tuzlu kurabiye gibi atıştıracak yiyecekler verilebileceğini kaydetti.
Bebeklerin, araba ile yapılan yolculuklarda mutlaka araba koltuğunda oturması ve emniyet kemerinin bağlı olması gerektiğini kaydeden Tıraş, özel araçla yapılan yolculuklarda belli aralıklarla mola verilebileceğini söyledi.
Tıraş, özellikle bebekleriyle birlikte ilk kez deniz kenarına gidecek ailelerin dikkatli olmaları gerektiğini belirtti.
Tıraş, "Eğer bebeğiniz ilk kez denizle tanışıyorsa, ona suya girmesi için baskı yapmayın" diye konuştu. Denizin, sınırları belli olmadığı için bebeğin kendini güvende hissetmemesine neden olabileceğini ifade eden Tıraş, ailelerin, denizi sevdirmek için çeşitli oyunlara başvurabileceğini söyledi.
Bebeklerle, ayakları suya değecek şekilde oturarak, deniz kıyısında oyuncaklarla oynanabileceğini belirten Tıraş, şu önerilerde bulundu:
KUMSALDA OYUN
"Bebek, deniz kenarından sıkıldığında oyuna kumsalda devam edilebilir. Bu şekilde oyun oynamak, bebeğin korkusunu yenmesine yardımcı olur. Anne-babadan biri denize girerken diğeri bebekle birlikte izleyici olabilir. Böylece, çocuk güvendiği kişinin denizden korkmadığını gördüğü için rahatlayabilir. Bebeğiniz yaklaşık 1 yaşında ise küçük bir havuz alınabilir. Bebeğin, içi su ile doldurulan havuzda, deniz kıyısında, oyuncaklarla oynaması sağlanabilir. Bebek, deniz manzarasına alışılmasının ardından, arada bir denize sokulmaya çalışılabilir. Eğer çocuğunuz 3-4 yaşlarında ise denize gitmeden önce yüzme dersi aldırılabilir. Bu yöntemlerden sonra da denize girmek istemiyorlarsa, anne-babasından birisiyle havuz ya da deniz kenarına oturulup, diğer çocukları seyretmek de korkuyu yenmelerine yardımcı olabilir."
SİNEKLER İÇİN
Tıraş, sıcak havanın, özellikle bebekler için çok tehlikeli olduğuna dikkati çekerek, "Gerekli tedbirler alınmazsa, güneş çarpması ve yanık gibi problemler görülebilir" dedi.
Bebek ve çocukların, sabah saat 10.00-11.00 arası ile öğlen 17.00’den sonra güneşlenmesi gerektiğini belirten Tıraş, "Özellikle bebekler, öğle saatlerinde kesinlikle açık havada ya da şemsiye altında bulunmamalı. Mutlaka kapalı mekanlarda tutulmalı" uyarısında bulundu.
Tatile çıkarken, mutlaka ateş düşürücü, alerji ve yanık kremi ile soğuk algınlığı için şurup alınması gerektiğine işaret eden Tıraş, "Çocuklarınıza yağlı yiyecekler yerine, meyve, çorba, yoğurt türü yiyecekler yedirin" diye konuştu.
Sinek kovucu kremleri asla önermediklerini vurgulayan Tıraş, "Sinekleri yaklaştırmayan bir ürün ne derece doğal olabilir. Bunun yerine, bebeğinizin yattığı yerin üstünü tül ile kapatabilirsiniz" dedi.
UÇAK YOLCULUĞU
Tıraş, bebeklerin ve çocukların uzun süreli yolculuklarda huzursuzlandığını ve kimi zaman mide bulantısı, kusma gibi problemler görülebildiğini söyledi.
Uçak yolculuklarında, uçağın kalkış ve inişlerinde kulakta basınç artmasına yol açabileceğini belirten Tıraş, "Bebeği, iniş ve kalkış sırasında emzirin. Emzirme imkanız yoksa emzik ya da biberon verilebilir. Bu, bebeğin kusmasını ve huzursuzlanmasını önlemeye yardımcı olur" dedi.
Yolculukların, bebeğin uyku saatinde yapılmasını öneren Tıraş, 1 yaşından büyük bebek ve çocuklara, yolculuk sırasında, tuzlu kurabiye gibi atıştıracak yiyecekler verilebileceğini kaydetti.
Bebeklerin, araba ile yapılan yolculuklarda mutlaka araba koltuğunda oturması ve emniyet kemerinin bağlı olması gerektiğini kaydeden Tıraş, özel araçla yapılan yolculuklarda belli aralıklarla mola verilebileceğini söyledi.