Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2010 00:00
Ankara’nın İncesaz grubu elemanları “Eğlencelik değil de insanların müzik dinlemek için toplandıkları mekanlarda müzik yapmaya çalışıyoruz. Eğlenmek isteyenler bizi dinlerken sıkılabilir ama, dinlenmeye gelenler çok mutlu olur” diyor.
27. Uluslararası Ankara Müzik Festivali kapsamında sahneye çıkan “İncesaz” grubu sevilen eserleri Başkentli müzikseverler için yorumladı. “İkinci Bahar”, “Ekmek Teknesi” gibi dizilerin unutulmayan müziklerini de yapan İncesaz grubu, festival kapsamında Ankara seyircisinin karşısına çıktı.Gitardan çelloya, kemençeden curaya pek çok farklı müzik aletiyle aynı telden çalan Derya Türkan, Murat Aydemir, Cengiz Onural, Taner Sayacıoğlu, Volkan Hürsever ve Türker Çolak 11 yıldır müzik yolculuklarını “İncesaz” adı altında sürdürüyor. Grup üyelerinden Derya Türkan ve Cengiz Onural, konser öncesi soruları yanıtladı.
Şimdi yok doğal geliyor
“İncesaz” adının Osmanlı döneminde oda müziğine ve bu müziği yapan topluluğa verilen bir isim olduğunu belirten Onaral, “İncesaz oturup dinlenmek için yapılan bir müzik, bizim de niyetimiz bu zaten. O yüzden bu ismi tercih ettik. Bu ismi koyarken çok düşündük günlerce karar veremedik ama şimdi çok doğal geliyor” dedi. Onural, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnsan seyircisini, dinleyicisini seçemez, siz bir şey yaparsınız o gider yerini bulur. Hiçbir zaman canımızın istemediği, gönlümüzün kabul etmeyeceği ya da özenmek vasıtasıyla bir iş yapmadık.”
Grup olmak zor bir şey
TÜRKİYE Türkiye’de grupların zamanla dağıldığı ve üyelerinin yollarına tek başlarına devam ettiğinin anımsatılması üzerine Cengiz Onural, İncesaz Grubu’nun bir sinerji yumağı olduğunu kaydetti. Onursal, grupların ürettiği müziklerin daha kalıcı ve popüler olduğunu dile getiren Onural, “Örneğin The Beatles grubu ayrıldı, hepsi ne kadar değerli müzisyenler olduğunu ispat etti ama hiçbir zaman hiçbiri The Beatles olamadı. Bunu diğer gruplar için de söyleyebiliriz. Biz bu sinerjiyi yakalamaya çalışıyoruz. O sinerjiyi yakalamak uzun süre korumak kolay bir şey değil. Şunu söylemeliyim, grup olmak inanılmaz zor. Evliliği yürütmek zor, 6 kişinin evliliğini, yürütmek imkansız denecek şekilde zor” şeklinde konuştu.
Müziği bozmadan icra
Türk müziğinin bozulmadan icra edilmesine bir özlem olduğunu ifade eden Derya Türkan da bir eserin gerçek anlamda nasıl icra edileceğini bilmeyen insanların çok fazla olduğunu vurguladı. Türkan, İncesaz’ın müziğin ciddiyetini bildiğini ve bu ciddiyete saygı gösterdiğini kaydetti. Türkan, “Maalesef bu durumu her müzisyen algılayamıyor. Şükrediyorum ki bizler öyle değiliz. Bizler müzikle yaşamanın çok büyük bir mutluluk ve lütuf olduğunu gören insanlarız” dedi.
Ankara seyircisi gerçekten harika
Derya Türkan da grup olarak çalışmanın zor olduğunu belirterek, birbirlerine “tahammül” ettiklerini söyledi. Grup üyelerinin hepsine danışmadan büyük kararlar verilmediğini dile getiren Türkan, şöyle devam etti: “Bunun sebebi hiyerarşi değil, bunun sebebi saygıdır. Müzisyenlere verilen değer ve saygı. O bizim için önemli ama birbirimize tahammül ediyoruz lafı yanlış anlaşılmasın. İnsanlar birbirleriyle geçinmek istedikleri zaman tabii ki birbirlerine tahammül ediyorlar. Tolere ediyorsunuz. Sonuçta her insanın kendine göre bir takım sıkıntıları var. Onları saygı çerçevesinde en aza indirip birlikte müzik yapmak keyfini hatırlayınca o zaman her şey sona eriyor. Tartışmalar olmuyor mu? Elbette oluyor ama onların üstünü konuşarak kapatıyoruz, içimize atarak değil.” Türkan, “Ankara seyircisini nasıl buluyorsunuz?” sorusuna ise “Ankara seyircisi gerçekten harika. Hoşuna giden bir müzik varsa mutlaka takip ediyor, izliyor. İnanılmaz tepkili, sıcak ve çok yüksek bir seyirci” cevabını verdi.