Güncelleme Tarihi:
NUMAN KURTULMUŞ: "FETÖ DENİLEN BU CİNAYET ÇETESİ SAHTE GÜLÜCÜKLERLE DOLU YÜZLERİ İLE DÜNYADA TÜRKÇEYİ DE MAALESEF KÖTÜ BİR ŞEKİLDE KULANDI"
Hakime TORUN / ANKARA (DHA) - BAŞBAKAN Binali Yıldırım, "Türkçe Yaz Okulu" kapanış programında yaptığı konuşmada, dilin önemine vurgu yaparak, "Dil sadece bir iletişim aracı değildir. Değerlerimizin taşıyıcısı milli kimliğin sembolüdür. Ne yazık ki sosyal medya dili, gençlerimiz arasında geçerli bir yazı, iletişim diline dönüşüyor. Anlamsız kısaltmalar, aralarına serpiştirilen yabancı kelimeler, bozuk cümleler giderek sıradan hale geliyor. Dilimizi kısırlaştıran, nesiller arasındaki iletişimi yok eden, Türkçeden ziyade nevzuhur bir kuş dilini andıran bu çürümeye artık 'dur' deme zamanı gelmiştir. Milli bir seferberlik ruhu ile çalışarak gençlerimize sözün, dilin, kelimelerin değerini ene iyi şekilde anlatmalıyız" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım ve Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş bu yıl 8'ncisi yapılan Yunus Emre Enstitüsü'nün "Türkçe Yaz Okulu" kapanış programında konuştu. Yıldırım, "Yaptığınız iş çok güzel, çok hayırlı bir iş. Yunus Emre Enstitüsü'nü de tebrik ediyorum, başarılarınızın devamını diliyorum. Ülkeler, kültürel ve tarihi derinlikleri ile orantılı olarak ellerindeki her imkanı bu dış politika aracına dönüştürmenin gayreti içerisindeler. Türkiye olarak biz du değişim sürecinin dışında olmadık, olmayacağız. Son 15 yıl içerisinde zamanın ruhuna uygun bir şekilde dış politikada araçlarımızı zenginleştirme konusunda büyük hamleler yaptık. Bu süreçte en büyük dönüşümü dış politikada gerçekleştirdik" diye konuştu.
"İLTİCA FOBİSİ İLE HORTLATILMIŞ, EKSEN KAYMASI GİBİ TARTIŞMALARI DEVREYE SOKMUŞLARDIR"
Yıldırım, "Türkiye uzun yıllar boyunca komşuları ile medeniyet coğrafyasındaki kardeşleri ile dünyanın farklı bölgelerine yayılmış sayıları 100 milyonları bulan soydaşları ile gerektiği kadar olması lazım gelen ilişkiyi maalesef kuramadı. Kendi değerlerine yabancı hatta düşman bir zihniyet, ülkemizi ekonomik, ticari asgari, kültürel olarak tek bir merkeze mahkum etmeye çalıştı. Türkiye ne zaman yeni bir arayış içine girse, hemen çevreler tarafından iltica fobisi ile hortlatılmış, eksen kayması gibi tartışmaları devreye sokmuşlardır. Ama biz bu bel altı vuruşlara asla itibar etmedik, itibar suikastına boyun eğmedik. Ülkemizin istikbalini hedef alan bu saldırıların Hepsini de birer birer boşa çıkardık. Biz doğuya bakınca sorun ve bataklık, batıya bakınca refah ve uygarlık olarak gören bir anlayışa da teslim olamadık. Çünkü Selçuklu'nun Osmanlı'nın bakiyesi üzerine kurulan Cumhuriyetimiz, ne doğuyu ne de batıyı ihmal etme lüksüne sahip değil. Türkiye Selçuklu devletinin sembolü olan çift başlı kartal gibi bir yüzü doğuya diğer yüzü de batıya dönük bir şekilde bundan böyle de yoluna devam edecektir. Ülkemizin dış politika parametrelerinden ödün vermeden tarihimiz ile coğrafi konumumuz ile kültürel değerlerimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz" açıklamasında bulundu.
"BİZİM İÇİN ŞU VEYA BU KURULUŞUN ÇIKARI DEĞİL ÜLKEMİZİN VE DOSTLUK İKLİMİ HER ŞEYDEN ÖNCE GELİR"
Yıldırım, "Bizim için şu veya bu kuruluşun çıkarı değil ülkemizin ve ülkemizin içerisinde olduğu dostluk iklimini önemi her şeyden önce gelir. Politikalarımızın odak noktası da milletin değerleri, hassasiyetidir" dedi.
"NE YAZIK Kİ SOSYAL MEDYA DİLİ, GENÇLERİMİZ ARASINDA GEÇERLİ BİR YAZI, İLETİŞİM DİLİNE DÖNÜŞÜYOR"
Dilin önemine vurgu yapan Yıldırım, "Dil sadece bir iletişim aracı değildir. Değerlerimizin taşıyıcısı milli kimliğin sembolüdür. Dilini kaybeden bir millet hafızasını, benliğini hatta inancını da kaybeder. Ana dilleri zayıflayan toplumların zamanla sürüleşmesi, sömürgeleşmesi, kimliğini kaybetmesi kaçınılmazdır. Kültür emperyalizmine karşı en güçlü savunma öncelikle anadilimizi korumaktan geçiyor. Ne yazık ki sosyal medya dili, gençlerimiz arasında geçerli bir yazı, iletişim diline dönüşüyor. Anlamsız kısaltmalar, aralarına serpiştirilen yabancı kelimeler, bozuk cümleler giderek sıradan hale geliyor. Dilimizi kısırlaştıran, nesiller arasındaki iletişimi yok eden, Türkçeden ziyade nevzuhur bir kuş dilini andıran bu çürümeye artık 'dur' deme zamanı gelmiştir. Milli bir seferberlik ruhu ile çalışarak gençlerimize sözün, dilin, kelimelerin değerini ene iyi şekilde anlatmalıyız" ifadelerini kullandı.
"FETÖ DENİLEN CİNAYET ÇETESİ SAHTE GÜLÜCÜKLERLE DOLU YÜZLERİ İLE DÜNYADA TÜRKÇEYİ KÖTÜ ŞEKİLDE KULANDI"
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş ise programda yaptığı konuşmada, "Yıllardır Türkçeyi kendi gizli emelleri için bir araç olarak kullanan Türkiye'de ve yeryüzünde faaliyet gösteren bir ihanet çetesini bir terör şebekesini bir cinayet örgütünü hepiniz biliyor yakınan tanıyorsunuz. Ne yazık ki FETÖ denilen bu cinayet çetesi güzel Türkçemizin gönül dili olan güzel Türkçemizin o imkanlarını kullanarak bir takım olimpiyatlar adı altında on binlerce insanı bir araya getirdiler. O sahte gülücüklerle dolu yüzleri ile dünyada Türkçeyi de maalesef kötü bir şekilde kullandılar. Şimdi Yunus Emre Enstitüsü ve diğer diplomasi kültürel kuruluşlarımızın tamamı yıllardır sürdürülen bu ihanetlerin kalıntılarını yok ederek, gerçek yüzünü dünyaya en iyi şekilde anlatmakla mükelleftir" diye konuştu.
"TÜRKİYE VE CUMHURBAŞKANIMIZ TAYYİP ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI ÜZERİNDEN GELİŞTİRİLMEYE ÇALIŞILAN BİR AKIM VAR"
Kurtulmuş, "Bunun için o ihanet çetesinin o Türkçeyi kullanan ihanetleri de aynen 15 Temmuz'daki ihanetlerinin bir parçasıdır. Bundan farkı yoktur. Bugün dünyada özellikle Türkiye ve Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinden geliştirilmeye çalışılan bir akım var. Buna İslamofobi, diyorlar. İslamofobi, demeyelim. Çünkü fobi İslam dışı bir şeydir. Yani insan karanlıktan, yüksekten korkar bu İslam dışı bir şeydir. Ama bugün dünyada İslam karşıtlığı, yabancı düşmanlığı Türk düşmanlığı ve özellikle Erdoğan düşmanlığı belli siyasi çevreler tarafından körüklenen maksatlı bir propagandanın parçasıdır. Öyle kendiliğinden gelişmiyor" açıklamasında bulundu.
"AMAN HA 'TÜRKİYE GİTMEYİN, GÜVENLİ DEĞİL' DİYE YALAN YANLIŞ BİR TAKIM YAYINLAR YAPIYORLAR"
Kurtulmuş, "Ciddi şekilde bu konuda hazırlıklar yapılıyor. Ciddi siyasi, kültürel mekanizmalar devreye sokularak yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı ve Türkiye karşıtlığı yapılıyor. Buna en güzel cevabı siz veriyorsunuz. Bu karşıtlıklardan bir tanesi de aman ha 'Türkiye gitmeyin, güvenli değil' diye çeşitli yayınlar yapıyorlar. Yalan yanlış bir takım yayınlar ile Türkiye'ye yabancı dostlarımızın gelmesine engel olacaklarını sanıyorlar. Gerçek böyle değil yabancı dostlarımız, turistler Türkiye'ye geliyor" ifadelerini kullandı.
(FOTOĞRAF)