Güncelleme Tarihi:
BAŞBAKAN YILDIRIM'DAN ABD'YE: BUNDAN DAHA İYİ DELİL OLUR MU?
BAŞBAKAN Binali Yıldırım, Fethullah Gülen’in iadesiyle ilgili olarak, "Ben ABD yöneticilerine diyorum ki bir ülkede demokrasiyi sona erdirmek yerine ne idüğü belirsiz bir rejim getirmek, yani adını bile koyamıyoruz. Din adına yapıyorsanız burada din yok. Hangi saiklerle yaptıkları belli olmayan, hedefleri karanlık olan bir küresel tehdit var. Bundan daha iyi delil olur mu? Bir ülkeyi, seçilmiş hükümetini yok etmeye çalışan bir haşhaşi örgüt mensuplarını ve ona direktifler veren başındaki kanaat önderi dedikleri kişinin bütün sevk ve idaresine rağmen eğer dostlarımız hala 'Bize delil gösterin' diyeceklerse biz orada kusura bakmasınlar hayal kırıklığı yaşarız. Burada dostluğumuzun sorgulanması bile gündeme gelebilir. Her şeye rağmen bütün belgeleri de Adalet Bakanlığımız gereken çalışmaları yapıyor" dedi.
"BU KALKIŞMAYI BAŞLATAN FETHULLAH TERÖR ÖRGÜTÜ MENSUPLARIDIR"
Başbakan Yıldırım, Bakanlar Kurulu toplantısında 15 Temmuz akşamı yaşanan askeri darbe girişimiyle ilgili açıklamalarda bulunmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Darbe girişimi içinde başka bir gücün görülüp görülmediğiyle YAŞ toplantısının ertelenmesinin söz konusu olup olmayacağı sorulan Başbakan Yıldırım, "YAŞ toplantısına kısa bir süre kaldı ama şartlar değerlendiriliyor. Bunların hepsini önümüzdeki günlerde kararını verip kamuoyuyla paylaşacağız. Bu kalkışmayı başlatan terör örgütü, paralel devlet yapılanması Fethullah terör örgütü mensuplarıdır. Bu süreçte onlara katılan var mıdır, yok mudur; tabi ki Türk adaleti bunu bütün ayrıntılarıyla ele alacak ve gerçeği ortaya çıkaracaktır. Kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Karanlıkta hiçbir husus bırakılmayacak" ifadelerini kullandı.
'FETHULLAH GÜLEN' AÇIKLAMASI: SEÇİLMİŞ HÜKÜMETİNİ YOK ETMEYE ÇALIŞAN HAŞHAŞİ ÖRGÜT MENSUPLARI...
Fethullah Gülen'in iadesiyle ilgili sürecin başlayıp başlamadığı ve ABD ile bu konuda bir temasın olup olmadığı sorulan Yıldırım, "Dostlarımıza teşekkür ettik. ABD de bizim dostumuzdur, stratejik ortağımızdır. Birçok konuda derin ilişkilerimiz vardır. Ben ABD yöneticilerine diyorum ki bir ülkede demokrasiyi sona erdirmek yerine ne idüğü belirsiz bir rejim getirmek, yani adını bile koyamıyoruz. Din adına yapıyorsanız burada din yok. Dini değerler yok. Hangi saiklerle yaptıkları belli olmayan, hedefleri karanlık olan bir küresel tehdit var. Yani delil, belge. Bundan daha iyi delil olur mu? Bir ülkeyi, seçilmiş hükümetini yok etmeye çalışan bir haşhaşi örgüt mensuplarını ve ona direktifler veren başındaki kanaat önderi dedikleri kişinin bütün sevk ve idaresine rağmen eğer dostlarımız hala 'Bize delil gösterin' diyeceklerse biz orada kusura bakmasınlar hayal kırıklığı yaşarız. Burada dostluğumuzun sorgulanması bile gündeme gelebilir. Her şeye rağmen bütün belgeleri de Adalet Bakanlığımız gereken çalışmaları yapıyor" diye konuştu.
'İDAM' AÇIKLAMASI: VATANDAŞIMIZIN BU TALEBİNİ GÖZARDI EDEMEYİZ
İdam beklentisi üzerinden hükümetin bu konuda bir adım atıp atmayacağı sorulan Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu: "Sokaklarda idamla ilgili tezahüratlar yapılıyor. Türkiye bir hukuk devleti. Biz vatandaşlarımız için siyaset yapıyoruz. Vatandaşlarımızın isteği bizim için emirdir. Ama bu olayın sıcaklığı içinde aceleci karar vermek doğru değildir. Ama vatandaşımızın bu talebini de göz ardı edemeyiz. Etraflıca Meclis'imiz düşünür, konuşulur. Bu Anayasa değişikliği gerektiren bir husustur. Halkın kanaatine göre hareket ederiz. Peşinen reddetmeyiz, peşinen kabul etmemiz de şu aşamada sağlıklı sonuçlar vermez"
"ENVANTERLERDE KAYDA DEĞER BİR EKSİK YOK"
F-16'ların uçuşları ve kayıp uçaklarla helikopterlerin olduğu yönündeki iddialar sorulan Yıldırım, "Envanterde ilk anlarda eksikler vardı şu anda envanterlerde kayda değer bir eksik yok. Bunların kontrol dışı harekete geçmesini önleyecek tedbirler alınmıştır. Buna rağmen büyük bir travma yaşıyoruz milletçe. Herkes bir yerden bir saksı düşse herke bomba patladı, diyor. Bu gayet normal. Çok ciddi ihbarlar geliyor. Ciddi ya da ciddi değil, her ihbarı en ince ayrıntısına kadar değerlendiriyoruz. Hiçbir şeyi şansa bırakamayız. Hava sahamızın güvenliği konusunda bir problem yok. Hava sahamız belli yerlerde askeri uçuşlara kapalıdır. Emir ve talimatlar dışındaki uçuşlara kapalı olması esastır. İzin istisnadır. Tanımlanmayan bir hava aracı, cisim görüldü diyelim hemen talimat veriliyor ve takip ediliyor. Tehdit oluşturursa da gereği yapılacak. Bu şekilde gece gündüz kontroller devam ediyor" diye yanıt verdi.
"BUGÜN KILIK KIYAFETİMİZİN FARKINI DÜŞÜNECEK ZAMAN DEĞİL"
Sokakta bazı provokasyonların olduğu hatırlatılarak, bu yönde nasıl bir önlem alınacağı sorusu üzerine Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti: "Provokasyon riski her zaman vardır. Her an her kesimden beklenebilir. Bizim de tam uyarımız bu noktadadır. Vatandaşlarımızı her türlü provokasyona karşı uyanık olmaya çağırıyoruz. Bugün kılık kıyafetimizin farkını düşünecek zaman değil. Bugün fikirlerimizin farklılığını ön plana çıkaracak gün değil. Bugün bir olma, beraber olma günüdür. Bütün vatandaşlarımızdan bizim istirhamımız bir araya gelelim, ayrılıkları bırakalım ve ülkemizin geleceği için tek Türkiye haykırmasını bütün dünyaya duyuralım. Bunu istiyoruz"
"İSİMLER TÜRK YARGISININ ELİNDE"
Adliyeye sevk edilen Hava Kuvvetleri eski Komutanı Akın Öztürk hakkında bir netlik olup olmadığı sorulan Yıldırım, "Bahsettiğiniz isimler ya da başkaları şu anda Türk yargısının elindedir. Ne pozisyondadır, masum mudur yoksa zanlı mıdır; bunlar yapılan soruşturmalarla ortaya çıkacaktır. Bizim görevimizi bu melanete bulaşanları Türk adaletine teslim etmektir. Bu da başarıyla yapılmıştır"
"BÖYLE BİR ÇALIŞMAMIZ YOK"
Görevden alınan subayların yerinin nasıl doldurulacağı ve emekli subayların tekrar göreve gelip gelmeyeceği sorulan Başbakan Yıldırım, "Böyle bir çalışmamız yok. Türkiye Cumhuriyeti ordusuyla emniyetiyle güçlüdür. Her türlü zorluğun üstesinden gelecek imkan ve kabiliyete sahiptir" dedi.