Güncelleme Tarihi:
Ümit KOZAN- Muhammet BAYRAM/ GÖLBAŞI(Ankara), (DHA)- İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, İdareciler Günü’nde vali ve kaymakamlara seslenerek, “Hassas bir dönemden geçiyoruz. Yaşanan terör hadiseleri ve bunun gibi meselelerde sakın moralinizi bozmayın ve milletin moralinin bozulmasına da müsaade etmeyin. Türkiye bu hadiseleri mutlaka aşacaktır hem de yakın bir gelecekte aşacaktır” dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, Ankara’nın Gölbaşı İlçesi Vilayetler Evi’nde Türk İdareciler Derneği’nin düzenlediği İdareciler Günü’nde konuştu. Türkiye’nin hassas bir dönemden geçtiğine dikkati çeken Soylu, mülki idare amirlerine seslendi. Soylu, milletin aslında valiyi, kaymakamı ve idarecileri dünyadaki tüm haksızlıkların, adaletsizliğin karşısında olan, bir umut kapısı olarak tarif ettiğini belirterek, “Milletin gönlündeki yeri hukuki tanımlamalarının çok ötesindedir. Sizi, hem sığınılacak bir liman, devletin şefkat eli, adalet dağıtan, aş dağıtan eli olarak görür, hem de olması gereken, gurur duyulması gereken bir evladı olarak sahiplenir. Hatta devlet-millet arasındaki en güçlü, en duygusal gönül bağı sizlerin desteklerindedir ve sizlerin vatandaşın zihnindeki tanımı çok net ve açıktır. Kaymakam eşittir devlet, vali eşittir devlet. Eğer sizin yüzünüz asıksa devletin yüzü asık, eğer siz güçlüyseniz devlet güçlü” diye konuştu.
VALİ VE KAYMAKAMLARA SESLENDi
21'inci yüzyıla terör ve göç gibi küresel sorunlarla başlayan bir dünyada çatışmaların doğrudan sınır komşusu ve haliyle muhatabı olan bir ülke olduğumuzu belirten Soylu, Vali ve Kaymakamlara, “Hassas bir dönemden geçiyoruz. Yaşanan terör hadiseleri ve bunun gibi meselelerde sakın moralinizi bozmayın ve milletin moralinin bozulmasına da müsaade etmeyin” dedi. Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye bu hadiseleri mutlaka aşacaktır hem de yakın bir gelecekte aşacaktır. Hem Ortadoğu, hem de Türkiye'de terör bitirilecek ve bu coğrafyaya barış, huzur, kardeşlik ve bu medeniyetin bütün değerleri dün olduğu gibi bugün de, yarın da hakim olacaktır. Bunun adımları atılmaya, istişare mekanizmaları işletilmeye başlatılmıştır. Kim hangi insanlık dışı iradeyi ortaya koymaya çalışırsa çalışsın, Doğu ve Güneydoğu'nun yaylalarında hep birlikte piknik yapmak, oradaki şehirlerde üretim, esnafın canlılığı, çocuklarımızın çocuk parklarındaki oyunlarını izlemek ve onlarla beraber oyun oynamak, onlarla beraber coşmak elbette ki bu ülke için her zaman için var olagelmiştir ve var olagelecektir. Bu ülkenin doğusu ve batısıyla bin yıllık kardeşliğimizi geleceğe taşıyacak ve bu kadim gelenek coğrafyasında zenginlik, barış içinde hep beraber yaşayacağız."
KÜRSÜ İŞGAL ETMEK EN BÜYÜK YANLIŞTIR
TBMM Genel Kurulunda dün akşam Anayasa değişiklik teklifi sırasında yaşanan tartışmaya ilişkinde değerlendirmelerde bulunan Bakan Soylu, şöyle konuştu:
“Anayasa değişikliğiyle ilgili tartışmalar yapabilir, bunları eleştirebilirsiniz. Televizyonlarda, halk nezdinde, kıraathanelerde, parti toplantılarında, bunu istediğiniz derecede yapabilme kabiliyetine sözlü sahipsiniz. Bizim görevimiz budur. Bizim görevimiz şiddeti ortaya koymak değildir. Siz eğer devletin görevlisiyseniz, bakansanız, eğer milletvekilliğinizin dışında başka bir unvanınız varsa, yine kanun ve hukuk çerçevesinde yapmak durumunda olduklarınızı yapabilme kabiliyetinde sahip olursunuz. Ama kürsü işgal etmek, ‘biz buradan çıkmayız’ demek, demokrasiye, hukuk devletine ve içinde bulunulan Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısına yapılabilecek en büyük yanlıştır ve bu doğru değildir. Bunu tahrik etmek ve bu fitneyi Türkiye Büyük Millet Meclisine sokmaya çalışmak da, çok net tabirle söylüyorum ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi ruhunu, demokrasinin ruhunu, millet anlamının ruhunu bilmeyenler tarafından gerçekleştirilen olayın ta kendisidir. Bir arkadaşımızın ameliyata uğradığı, şiddete uğradığı bir tabloyu bizim kabul edebilmemiz mümkün değildir. Ve TBMM’yi şiddete sevk ederek oradan esas itibariyle yapılmak isteneni engellemeye çalışmakta beyhude bir çabadır, bunu da kimsenin kabul edebilmesi mümkün değildir. Ak ile karanın bugün çok daha net belli olduğu, kimin memlekete ait hukuk devleti ve hukuk normları üzerinden adım atmaya çalıştığı, kimin ise şiddete sığınarak bu ülkede, bu ülkenin yarınlarını karartmaya çalıştığı net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bu demokrasi adına yanlıştır. Bu TBMM’nin muteber şahsı adına yanlıştır ve bu ne ülkemiz ne milletimiz ne de ‘egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ lafıyla kendini bezemiş TBMM’ye yakışır ve yaraşır bir durumdur."
ŞEHİT KAYMAKAMIN EŞİ VE OĞLUNA ÖDÜL
Daha sonra Soylu, Başarılı İdareci Şehit Kaymakam Ersin Ateş ödülünü, görevi başında şehit düşen Derik Kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk'ün eşi Ayşegül Safitürk ve 3 yaşındaki oğlu Asım Eren Safitürk’e verdi. Törende şehit eşi Ayşegül Safitürk, gözyaşlarını tutamadı. Törende Türkiye İdareciler Derneği Genel Başkanı Saffet Arıkan Bedük de Başarılı İdareci eski vali ve MSB Bakanı Vecdi Gönül’e, Bakan Soylu ile birlikte ödül verdi.
FOTOĞRAFLI