Güncelleme Tarihi:
ANKARA Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın kıdem tazminatı konusunda açıkladığı modelin, Oda olarak 2009 yılında gündeme getirdikleri Avusturya modeli olduğunu belirterek, “Şu anda gidişatın da bu doğrultuda olması bizi mutlu ediyor” dedi.
Özdebir Babacan’ın sözünü ettiği kıdem tazminatı primlerinin bir fonda birikmesini öngören ve Avusturya’da uygulanan modeli 2009 yılında ASO olarak gündeme taşıdıklarını söyledi.
Babacan’ın açıkladığı modelle kendi modellerinin paralel olmasından duydukları memnuniyeti dile getiren Özdebir, şunları söyledi:
Gidişattan memnunuz
“İşçinin adına açılmış bir banka hesabına kıdem tazminatının aylık kesintiler üzerinden yatırılması, dolayısıyla işçinin iş değiştirme sırasında kıdem hakkını da kaybetmemesi, işletmenin dar duruma düşmesi durumunda da kıdem hakkını alamamak gibi bir mağduriyete sebep olmaması, işletmelerin üzerinde kıdem tazminatı yükünün birikmemesi açısından ASO olarak önerdiğimiz bir modeldi. Şu anda gidişatın da bu doğrultuda olması bizi mutlu ediyor.”
Pozitif ayrımcılık önemli
Modelde üzerinde çalışılması gereken hususlar bulunduğunu ifade eden Özdebir, bu hususlar konusunda modelin yasalaşma sürecinde fikirlerinin alınacağını umduklarını dile getirdi.
Son açıklanan teşvik paketinde önceki paketlere göre OSB’lere daha fazla yer verilmesini de değerlendiren Özdebir, OSB’lerin Türkiye’nin 50 yıldır uyguladığı son derece güzel bir proje olduğunu belirtti.
Dünyaya OSB modelini ihraç ettik
OSB’lere dünyanın imrenerek baktığını ve Türkiye’nin OSB modelini artık dünyaya ihraç ettiğini anlatan Özdebir, “Daha önceki teşvik mevzuatlarında OSB’ler ihmal edilmişti. Bu teşvik paketinde bir alt gelişmişlik düzeyindeki bölgelere verilen desteklerden istifade edecek şekilde OSB’lere pozitif ayrımcılık yapılması son derece olumlu” diye konuştu.
Yeni teşvik paketine göre, 1. bölge konumunda bulunan Ankara’nın bir alt yerine daha alt konumdaki bölgelerin teşviklerinden yararlanmasını arzu ettiklerini ifade eden Özdebir, buna karşın OSB’lere yapılan pozitif ayrımcılığı memnuniyetle karşıladıklarını söyledi.
Yatırım açısından Ankara çok şanslı
BİRİNCİ bölgede olduğu için Ankara’nın teşviklerden en az yararlanacak iller arasında yer aldığını belirten Özdebir, “Ancak özellikle stratejik sektörlerde yani en az yüzde 50’sini ithal ettiğimiz, burada üretirsek yüzde 40 katma değer sağlayacağımız ürünlerde yapılacak yatırımlar açısından Ankara en şanslı illerden bir tanesi” dedi.
İstanbul’un sanayi tesisleri açısından dolduğunu ve buradaki sanayinin şehir dışına çıkarılmaya çalışıldığını kaydeden Özdebir, “Bu şartlar altında bu yatırımların kanalize olabileceği yerler İzmir, Eskişehir ve Ankara olarak kalıyor. Bunların üçü de birinci grup içerisinde kalan iller. Beşeri sermaye ve sosyal yaşam açısından en avantajlı Ankara. O anlamda hem yurt içinden hem de dışından bu özellikli (katma değeri yüksek) sektörlerde yatırım yapılabilecek en uygun illerden bir tanesi Ankara” değerlendirmesinde bulundu.