Ata’nın karargahı restore ediliyor

MİLLİ Mücadele’de Atatürk’ün, Başkomutanlık Karargahı ve konut olarak kullandığı Ankara Gar Binası’ndaki eşyaları, TCDD ve Gazi Üniversitesi işbirliğiyle restore ediliyor.
Bağdat Demiryolu’nun yapımı sırasında 1892 yılında yapılan eski adıyla “Direksiyon Binası”, Atatürk’ün 27 Aralık 1919’da Ankara’ya gelişinden itibaren Başkomutanlık karargahı ve konut olarak uzun süre emrine tahsis edilmiş, 1920-1922 yılları arasında alınan en önemli iç ve dış kararlara tanıklık etmişti. 1921 yılında Fransızlarla yapılan anlaşmanın görüşmeleri ile imza töreni, TBMM’nin oluşturulmasına yönelik görüşmeler ile 23 Nisan’ın Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanması kararları bu binada alınırken, Büyük Önder, meşhur, “Hakimiyet kayıtsız, şartsız milletindir” sözünü yine bu binada söylemişti.
Gazi Mustafa Kemal, “Direksiyon Binası”nın ikinci katını ise konut olarak kullanmıştı. “Direksiyon Binası” 1964 yılından bu yana müze olarak halka hizmet veriyor. Binanın ikinci katındaki Atatürk’ün çalışma odası, kabul odası, yatak odası ile Fikriye hanımın yatak odasında, Atatürk ve Fikriye Hanım’a ait özel eşyalarla, o günkü mobilyalar özgün halleriyle bulunuyor.

80 eşyaya restorasyon

TCDD ve Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Türkiye tarihinin önemli bir bölümüne tanıklık eden ve Atatürk ile Fikriye Hanım tarafından bizzat kullanılan bu eşyaları restore ediyor.
Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Başkanı Doç. Dr. Bekir Eskici başkanlığındaki çalışmalar kapsamında, Gazi Mustafa Kemal’in kullandığı yatak, havlular, bornoz, ahşap-deri karışımı mobilyalar, tekstil ürünleri ile Fikriye Hanım’a ait yatağın da aralarında bulunduğu yaklaşık 80 parça eşya elden geçecek.
Gazi Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Serap Özdemir, şunları söyledi:

Onur duyuyoruz

“Mobilyaların deri bölümlerini büyük bir özenle çıkarıyoruz. Bunların temizleme ve tamamlama işlemlerini yapıyoruz. Bizim için çok onur verici bir iş. Bu çok onur verici görevi yaparken, duygusal anlar yaşıyoruz. Maneviyatını, değerini içimizde hissederek işimizi yapıyoruz. Atamızın bizzat kullandığı bu eşyalar inşallah hak ettikleri güzel bir görüntüyle ziyaretçilerin görüşüne açılacak.”