Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2007 00:00
Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ali Çetin, Başkent’in karşı karşıya kaldığı susuzluk sorunu kosununda sert bir açıklama yaptı ve "ASKİ, kuruluş yasasına hilafına 10 yılda yaklaşık 350 milyon dolarlık yol ve köprülü kavşak yaptı. Bu para su yatırımına aktarılsaydı, Ankara bugün susuzluk sorunu çekmeyecekti" dedi.
TÜKETİCİ Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Ali Çetin, ASKİ Genel Müdürlüğü’nün 10 yıldır su ve kanal işleriyle ilgili çalışmaları ikinci plana ittiğini ifade ederek, "Kuruluş hilafına yollar ve köprülü kavşaklar yapmıştır. ASKİ’nin bu işlere harcadığı kaynak yaklaşık 350 milyon dolardır" dedi.
Çetin, kentin su sorununa ilişkin Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nda basın toplantısı düzenledi.
NE TANRI NE ISINMA Mevcut tablodan, 15 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürüten Melih Gökçek’i sorumlu tutan Çetin, "Sorumlu ne Tanrı, ne global ısınmadır. Sorumlunun kim olduğunu bulmak için DSİ tarafından yaptırılan Temmuz 1995 tarihli Master Plan raporuna ya da Ocak 2002 tarihli Ankara Su Temini Projesi Gerede Sistemi Revizyon Fizibilite Raporuna veya bizzat ASKİ tarafından Yüksek Projeye hazırlatılan rapora bakmak yeterlidir" dedi. Söz konusu raporlarda özetle "Ankara’nın su sorununun 2027 yılına kadar Gerede sistemi projesi ile çözülmesi, projenin birinci aşamasının da 2003 yılına kadar tamamlanmasının" öngörüldüğünü belirten Çetin, Kızılırmak projesinin ise 2027’den sonra hayata geçirilmesinin düşünüldüğünü söyledi. Kızılırmak projesinin geç devreye sokulmak istenmesinin temelinde nehre akıtılan kanalizasyon, tarım ilaçları ve sanayi atıkları olduğunu kaydeden Çetin, süreç içinde bunu arıtabilecek teknolojik gelişme ve altyapının olabileceğinin düşünüldüğünü bildirdi. Çetin, şu anda Türkiye’de bu arıtmayı yapabilecek ne bir tesis ne de teknoloji bulunduğunu vurguladı.
HEM KİRLİ HEM PAHALI Raporlarda, 2027’de devreye sokulması düşünülen Kızılırmak Projesinin de sekiz alternatifli olduğunu ve bunlar içinde en ekonomik ve en az kirliliği olan Kapulukaya-A projesinin öne çıktığını anlatan Çetin, "Halen Gökçek tarafından inşasına başlanan proje, daha yoğun kirlilik içeriyor ve Kapulukaya-A alternatifine göre yüzde 27,5 daha pahalı" diye konuştu. Gökçek’in, Kızılırmak suyunu "Kırıkkaleliler yıllardır içiyor. Bir tane ishal olan yok" şeklinde savunduğunu aktaran Çetin, "Zehirli Kızılırmak suyu Ankara’ya geldiğinde insanlar sadece ishal olmayacak, kanser riski, ölüm riski de artacak. O nedenle Gökçek zehirli suyu Kurt Boğazı-Çamlıdere suyu ile karıştırarak, yani zehri seyrelterek, yani ölümü uzun süreye yayarak çeşmelerimizden akıtacaktır" iddialarında bulundu. Çetin, şunları söyledi:
GERÇEK HALKTAN SAKLANIYOR "Sorunun vehameti, gerçek kamuoyundan saklanıyor. Peki niçin yalan söyleniyor, niçin Gerede projesi hayata geçmedi? Çünkü ASKİ Genel Müdürlüğü yaklaşık 10 yıldan bu yana su ve kanal işleriyle ilgili çalışmalarını ikinci plana itmiş ve kuruluş yasası hilafına yollar ve köprülü kavşaklar yapmıştır. ASKİ’nin bu işlere harcadığı kaynak yaklaşık 350 milyon dolardır. DSİ’ce planlanan Gerede Sistemi ile ilgili birinci aşama tesislerin maliyeti ise 238 milyon dolardır. ASKİ’nin yol ve köprülere yasa dışı harcadığı paralar ile Gerede sisteminin 1. aşamasının hayata geçirilmesi fazlasıyla mümkün iken bunun yapmamış ve Ankara kentine karşı kurumsal bir suç işlenmiştir." Kısa süre içinde sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını bildiren Çetin, Kızılırmak suyu ile ilgili yürütülen mevcut projenin durdurulması için de dava açacaklarını belirtti. Çetin, iç hukukta alacakları sonuca göre "yaşam hakkına saldırı" gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine de başvurmayı düşündüklerini söyledi.
2 YILDIR ALARM VERİYORDU Ankara İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Fehmi Toptaş da Ankara’nın su sorununun "2 yıldır alarm verdiğini" belirterek, "ASKİ’nin kuruluş kanununa göre, sudan aldığını suya yatırım olarak kullanması gerekiyordu. Ancak ASKİ, sudan aldığını yollara yatırmıştır. Suya harcanmış olsaydı bu sene Ankaralılar barajdan beslenebilecekti" diye konuştu.
TÜDEF’DEN KIZILIRMAK SUYU ANALİZİ
TÜDEF Başkanı Ali Çetin, "Kızılırmak suyunda demir, mangan, kurşun, çinko bakır ve krom gibi ağır metaller ile yoğun fosforun yanında çok yüksek sülfat bulunduğunu" öne sürerek, Ankara içme suyu ile Kızılırmak suyuna ilişkin şu verileri sundu:
ASKİ paraları buralara harcadı
Çetin, "ASKİ’nin bütçesinden yapılan yollar, kavşaklar ve yaya geçitlerini" şöyle sıraladı: "Eskişehir Devlet Yolu (16 kilometre, 2 kez), Konya Devlet Yolu (20 kilometre), Samsun Devlet Yolu (20 kilometre), Esenboğa Devlet Yolu (40 kilometre), İstanbul Devlet Yolu (16 kilometre), İncek Devlet Yolu (20 kilometre), İncek-Çayyolu Bağlantıları (20 kilometre), Bağlıca-Eskişehir yolu bağlantıları (20 kilometre), Anadolu Bulvarı-Kuzey kesimi (20 kilometre), Batıkent-Çevre otoyol bağlantıları (20 kilometre), Doğukent yolları (20 kilometre) Kavşaklar: Eskişehir yolu üzerinde 5 adet, Samsun yolu üzerinde 3 adet, İstanbul yolu üzerinde 2 adet, Esenboğa yolu üzerinde 4 adet Ayrıca bu yollar üzerinde 10 adet yaya üst geçidi, 2 adet yaya alt geçidi."