Asgari ücret tespit toplantısına katılan işçi: Biz istiyoruz ki insanca yaşayabilelim

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2018 11:53

Asgari ücret tespit toplantısına katılan işçi: Biz istiyoruz ki insanca yaşayabilelim

Haberin Devamı

Mustafa TURAPOĞLU- Muhammet BAYRAM/ANKARA, (DHA)- ASGARİ Ücret Tespit Komisyonu Toplantısı'na ilk kez katılan kadın işçi olma özelliğini taşıyan evli ve 2 çocuk annesi Gülden Görmez, "Asgari ücretliler ilerleyemiyor, bu maaşla olmuyor. Biz istiyoruz ki insanca yaşayabilelim" dedi.
Türk İş Başkanı Ergün Atalay, Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantısı öncesi yönetim kurulu üyeleriyle birlikte basın toplantısı düzenledi. Toplantıya ilk kez bir kadın işçi de katıldı. Yalova Üniversitesi'nde özel güvenlik çalışanı Gülden Görmez, toplantıya eşlik etti.
Oluşturdukları heyetin Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısına katılacağını söyleyen Türk İş Başkanı Atalay, "Giderken Nazım bey sıcak simit hazırlamış. Komisyon üyeleri simit götürecekler. Ben 17 Eylül'de Malatya'da asgari ücretin ekonomik sıkıntıdan dolayı, fiyatların 2.5 misli arttığı ortamda 'bu asgari ücret olmuyor' dedim. 2001 yılında bir kere denemişiz, enflasyon çok arttığı dönemde asgari ücret iki kere revize edilmiş. Böyle bir şey yapabilir miyiz, benim amacım konuyu ülke gündemine getirmek. O ortamda herkes oradaydı, 'bir an evvel asgari ücreti 2 bin liraya çekin, biz de Aralık ayındaki görüşmelerde 2 binin üzerinden bu görüşmeleri yapalım' dedim. Maalesef bugüne kadar bizim tespit ettiğimiz 35 tane kuruluş binlerce kuruluşun içerisinden 2 bin liraya çektiler, bir tanesi benim bildiğim Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı. İlk açıklayan oldu. 50 kişilik bir iş yeri varmış. Maalesef yeteri karşılığı bulamadık, işverenlerimizden" dedi.
Ülkede patron ağırlıklı bir Meclisin, sermaye ağırlıklı bir yapının olduğunu söyleyen Atalay, "Biz asgari ücretli, emekli, işçi, çiftçi, işsiz bu ülkenin yüzde 70'yiz. Maalesef meclisteki 600 kişilik yapı bundan oluşuyor. Her sıkıntıda nefes kredisi, her sıkıntıda rahatlatma kredisi herkese var. İşte bizim de bir talebimiz oldu. Ben 20 bin lira söylemedim ki, söylediğimiz 2 bin lira. Özellikle geçmişte işveren temsilcileri bununla ilgili konuşmamaya gayret ederlerdi, bu sene işveren temsilcileri bunun çok kötü olduğunu, çok fazla olduğunu ifade ediyorlar. Böyle bir yapının içerisinde 'biz bunları simitle, çayla çalıştıralım' düşüncesinde işverenler var. Bu görüş kör bir görüş. Kamuoyunda herkes bir fikir söylüyor, bazıları asgari ücreti pazarlığa çıkarıyor. Ben de rahat konuşarak 3 derim 5 derim bazı siyasiler gibi. Öyle söylemenin anlamı yok. Alabileceğin uygun rakamları söylemek lazım" diye konuştu.
‘CHP’NİN 2 BİN 200 LİRALIK TEKLİFİ MAKUL VE MANTIKLI’
CHP'nin 2 bin 200 liralık teklifinin makul ve mantıklı bir rakam olduğunu kaydeden Atalay, "Şimdi biz burada enflasyon altında bir şeyi ne görüşürüz, ne konuşuruz. Ben 2 aydır Türkiye'nin birçok noktasındayım. Millet bizden bir çare bekliyor. Milletin çaresi sendikalar, biziz. Benzinlikte, lokantada duruyorum görüyorum. Onun için kamuoyunda 2 bin lira oturdu. Benim anladığım bu. Kamuoyunun asgari ücrete bu kadar sahip çıktığını ben görmedim. Bizim kırmızı çizgimiz, önce bir enflasyonu görelim. Ona göre hareket edelim" dedi.
'OĞLUM GURUR MESELESİ YAPTI, OKULA GİTMEDİ'
Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na ilk kez bir işçi olarak katılan Gülden Görmez, Yalova Üniversitesi'nde özel güvenlik olarak asgari ücretle çalıştığını söyledi. Evli ve 2 çocuk annesi olan Görmez, çocuğunun birinin üniversite de okuduğunu bir diğerinin ise lise 2'den ayrıldığını belirtti. Görmez, "Oğlumuza formasını aldım ama hırkasını alamadım. 'Onu da bir ay sonra alırız' demiştim. Okul yönetimi 'prosedür gereği, o forma giyilmek zorunda' diyerek sürekli oğlumu uyardığı için, oğlum da gurur meselesi yaptı bir daha gitmedi. Bunu bütün asgari ücretlilerin yaşadığına inanıyorum" diye konuştu.
'BU MAAŞLA OLMUYOR'
2 tane kredi kartının bulunduğunu kaydeden Gülden Görmez, şöyle konuştu:
"Şu an ikisi de dolu. Mesela bir maaş yattı. 'Eksi hesap'ta olduğum için direkt oraya kesiliyor. Tekrar onu kullanmak zorunda kalıyorum. Arada çok sıkıştım kredi çektim. Mecburum çünkü, dönmüyor, yoksa icralık olacağız. Bu sefer kredi taksiti eklendi üstüne. Yani biz aslında borcu borçla kapatıyoruz ama sadece o ayı kurtarmış oluyorsunuz. Onun dışından bütün bir yıl borçlu olarak yaşıyorsunuz. Bunun için de ne istediğinizi yiyebiliyorsunuz, ne de istediğinizi giyebiliyorsunuz. Sosyal hayatımız yok. Çünkü sosyal hayat demek para harcamak demek. Yok gidemiyorsunuz. Dediğim gibi asgari ücretliler ilerleyemiyor, bu maaşla olmuyor. Biz istiyoruz ki insanca yaşayabilelim."

FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!