Güncelleme Tarihi:
Haşim KILIÇ
ÜNLÜ modacı Arzu Kaprol, giyinme kültürü ve modanın içinde ekonomik yaklaşımları da barındırdığını belirterek, insanların rahatladıkça estetiğe daha çok önem verdiğini söyledi. Kaprol, Ankara kadınlarının da kişisel giyinme kültürü ve kendine bakımlarının her geçen gün arttığını dile getirdi.
Tasarım yaparken fizyolojik özellikler, renk ve kesim alışkanlıklarını dikkate almak gerektiğini anlatan Arzu Kaprol, son yıllarda moda kültürünün arttığına değindi. Kaprol, Türk kadınının hem çok özenli, hem de çok dikkatli giyindiğinin altını çizdi.
“Giyinme kültürü çok ekonomik bir yaklaşımı da barındırıyor. Hayatımız rahatladıkça estetik her şeye özen gösteriyoruz. Bence Ankara ve İstanbul başta olmak üzere moda, kişisel giyinme kültürü ve kendimize özen gösterme her geçen gün daha da artıyor. Genel olarak Türk kadını hem çok özenli, hem de çok dikkatli giyiniyor.
Her ürünün anlamı var
Tasarladığınız her bir ürünün bir anlam ifade ediyor olması lazım. Dolayısıyla fizyolojik özellikler çok önemli. Renk ve kesim gibi bir takım alışkanlıklar var. Bunların hepsine büyük hassasiyet gösterilerek tasarım yapılıyor. Örneğin Türk kadınının omuzları biraz daha dar ve düşüktür. O yüzden minik vatkalar her zaman faydalıdır. Beller incedir ama basenler buna göre biraz daha kalındır. Bunlar hep dikkat edilmesi gereken şeylerdir. Her biri, tasarımın çok önemli parçası.
Samimi yaklaşım
Tasarlanmış ve özen gösterilmiş bir ürün giymek hepimizin hoşuna gidiyor. Benim tasarladığım her ürün benim için özeldir. Ben Arzu Kaprol tasarımı giyen herkesi, çok önemsiyorum. Bu bir şeyin elden ele geçmesi gibi. Çok samimi bir yaklaşım. Bir şeyi üstünde taşımak, değer vermek, teninde taşımak benim için çok kıymetli.
Yaz sezonu, sade kesimleri, baskılı modelleri, triko detaylı deri ceketleriyle, seksi ve göz alıcı bir duruş sergiliyor. Havuç pantolonlar, kısa ceketler, saten ve baskılı etekler, siyah ve beyazın bir arada kullanıldığı gömlekler, koleksiyonun temel parçalarını oluşturuyor. 2012 yazı oldukça renkli. Mavi, yeşil, oranj ve toprak tonlarının ağırlığını hissettirdiği koleksiyon, kendinden emin bir duruşun temsilcisi oluyor.”