Güncelleme Tarihi:
ODTÜ’de kadınlara yönelik gerçekleştirilen bir günlük kodlama atölyesi programının mimarı ODTÜ Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. Hande Alemdar, Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Uluslararası Günü’nde Hürriyet Ankara’ya konuştu. ‘Django Girls’ programını kalıcı hale getirmek istediklerini belirten Alemdar, “Kadınlara yönelik bir günlük kodlama atölyesi Django Girls. Herkese açık. Hiç bilgisayar programcılığı bilmeyen kadınlara, bu işin bir günde yapılabileceğini gösteriyoruz. Yani tamamıyla değil ama bir web sayfasının arka planındaki altyapısını, yani kodlamayı öğretiyoruz. İlkine öğrencilerimizin yanı sıra doktorlar, avukatlar, sosyologlar da katıldı. Bu işi yılda iki defa olmak üzere kalıcı hale getirmeye çalışıyoruz ve şubat ayı içinde yenisini organize etmeyi planlıyoruz. Ayrıca çok yeni bir alan olan kuantum kodlama atölyesi yapmayı da planlıyoruz” diye konuştu. Bilim ve bilimde kadının rolü üzerine de önemli açıklamalarda bulunan Alemdar, özetle şunları söyledi:
TEMEL DERDİMİZ ÖN YARGILAR
“Temel derdimiz, ‘Bilgisayar erkek işidir’ gibi ön yargılar. Bunları yıkabilmeliyiz. Çünkü öyle bir şey yok. Böyle genellemeleri ortadan kaldırmamız lazım. Önceleri bu alanda kadınlar daha aktifti. Mesela programcılığı, programlama kavramını icat eden bir kadın; Ada Lovalace. Neil Armstrong’un aya inmesini sağlayan yine bir kadın; Margaret Hamilton. Onun öngörüyle yerleştirdiği bir program sayesinde araçtaki bir hatadan kurtulabiliyorlar. Sistem kendisi çözüyor problemi ve aya inebiliyorlar. Bu kadın ya da erkek işidir diye ayrım olmaması lazım yani. Biz beraber yapalım istiyoruz.
MERAK DÜRTÜSÜ ÖLDÜRÜLMEMELİ
Bilimde cinsiyet diye bir şey yok. Bilim, merak dürtüsünün körüklenmiş halinin bilgiyle yoğrulmasıdır. Çocukların sonsuz bir merak içinde olduğunu görürüz. İşte bilim, bunun büyüklere yansımış halidir. Sürekli bir yenilik, merak vardır. Sizi sınırlayan hiçbir şey yoktur. Ama maalesef ailelerin, bilinçli ya da bilinçsiz özellikle kız çocuklarının içindeki bu merak dürtüsünü öldürdüklerini görüyoruz. Yani toplum olarak kızlarımıza kıyamıyoruz, kolay bir hayatları olsun istiyoruz. Ancak çocuklarımızı yetiştirirken içlerindeki merak ve araştırma dürtüsünün önüne geçmememiz lazım.”
KADIN AKADEMİSYEN SAYISINDA İYİYİZ
Türkiye’deki kadın akademisyen sayısına da dikkat çeken Alemdar, “Üniversitelerdeki kadın akademisyen sayısına baktığımızda hiç fena değiliz. Bu konuda optimistim. Türkiye bu konuda, dünyada iyi bir yerde” diyor.