Ankara’nın boğazı kuruyor

Ankara Hürriyet’in, “İmrahor’un suçlusu kim”, “İmrahor Vadisi’nden hafriyat vadisine”, “Allah’ını seven dökmesin” başlıklı haberleriyle daha önce defalarca gündeme getirdiği kentin yapılaşmadan korunabilmiş en önemli yeşil alanlarından İmrahor Vadisi’ndeki kaçak moloz ve hafriyat dökümü durdurulamıyor. Farklı noktalarında Çankaya Belediyesi’ne ait “Çöp, moloz ve inşaat atığı dökmek yasaktır” yazılı uyarı levhalarının olduğu İmrahor, bilinçsiz kişilerce döküm alanı gibi kullanılıyor. 

YEŞİL ALANLAR AZALIYOR

Büyükşehir ve ilçe belediyesi zabıtalarının denetimlerinden kaçan kişiler, kamyonlarla taşıdıkları hafriyat ve molozları dere yatağı ile boş buldukları yol kenarlarına döküyor. İnşaat atıklarının yanı sıra eski mobilya, tesisat malzemesi, evsel atık gibi çöpler de atılıyor. Bölgede yaşanan çevre katliamı, su yataklarını kurutuyor, yeşil alanları azaltıyor.

ÇÖP VADİSİ

Kentin göbeği Dikmen Vadisi’ndeki çevre kirliliği de devam ediyor. Vadide yaşayan Suriyeli mülteciler ile kağıt ve atık toplayıcıların, Büyükşehir Belediyesi tarafından şubat ayında tahliye edilmesinin ardından temizlenmesi gündeme gelen Dikmen Vadisi, kısa sürede eski haline geri döndü. Belediye otobüsleriyle memleketlerine gönderilen toplayıcılar, geri gelip, yeni çadırlar kurdu. Derme çatma çadırlardan dumanların yükseldiği Dikmen Vadisi de çöple doldu.

METRUK BİNALAR YIKILMAYI BEKLİYOR

Çankaya’ya bağlı Bademlidere Mahallesi’ndeki yıkılmayı bekleyen metruk binalar ile çöpler de semt sakinlerini rahatsız ediyor. Etrafında lüks konutların yükseldiği metruk binalar, görüntü kirliliğine ve kötü kokuya sebep oluyor. Vatandaşlar, inşaat atıkları, eski dolap, battaniye, atık plastik ve kullanılmış kıyafetlerin bulunduğu metruk binaların yıkılmasını ve çöplerin temizlenmesini istiyor.