Güncelleme Tarihi:
Başkent’te yaşayan Aslı Metin, geçen yıl kimya mühendisi Görkem Uyar ile evlendi. Metin, eşinin soyadını evlenmeden önceki soyadıyla birlikte kullanmaya başladı. Aslı Metin daha sonra Aile Mahkemesi’ne başvurarak, “soyadı değiştirme” davası açtı. Metin, bir yıllık hukuki mücadelenin ardından eşinin “Uyar” olan soyadını sildirip, sadece kızlık soyadının yer aldığı nüfus cüzdanına kavuştu.
Türkiye’de ilk kızlık soyadı davasını kazanan ve son olarak Aslı Metin’in de avukatlığını yapan Alev Yıldız, kazandıkları davanın ardından, “Aile Mahkemeleri’nde açtığımız 5 davayı da kazandık. Bu kadınların bir zaferi. Ancak davaların temyizi için Yargıtay’a gidildi. Yargıtay, iki kararı bozdu. Bu durum kanun önünde eşitlik ilkesine aykırı. Medeni Kanunu’nun değiştirilmesi gerek. Yerel mahkemelerin aldığı kararlar Yargıtay’dan dönüyor” dedi.
KARAR BAZ ALINIYOR
Aile Mahkemeleri’nin Anayasa’nın ‘eşitlik ilkesi’ni ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmalara dayanarak böyle bir karara hükmettiğini kaydeden avukat Yıldız, “Kariyer yapan ve evlenmeden önceki soyadıyla bilinen kadınlar için bu kararlar büyük önem taşıyor. Bu kararların çıkması büyük bir başarı. Eşler arası eşitlik açısından da büyük önem arz ediyor. Birçok kadın bu kararı baz alarak dava açıyor” diye konuştu.
KANUNİ BOŞLUK VAR
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nün soyadı davalarını kanuna aykırı bularak temyiz için Yargıtay’a başvurduğunu da hatırlatan Avukat Alev Yıldız, “Yargıtay, ‘kızlık soyadını kullanmak Medeni Kanuna ayrıkırı’ gerekçesiyle kararları bozuyor. Şuana kadar kazandığımız iki dava Yargıtay’dan döndü. Kadının, kocasının soyadını kullanmak zorunda olması, ‘kanun önünde eşitlik’ ve ‘aile, Türk toplumunun temelidir ve eşler arasında eşitliğe dayanır’ ilkelerine aykırı bir durum. Davalar Yargıtay’dan dönünce müvekkillerim son çare olarak AİHM’e başvruyor” ifadelerini kullandı.
EŞİM DE DESTEKLEDİ
Eski soyadını alan Aslı Metin ise şöyle konuştu:
“Eşim de bu konuda bana destek oldu. Kadın, erkeğinin soyadını almaya zorlanıyor, dayatılıyor. Burada kadın bireysellikten uzaklaştırılıyor, ayrımcılık yapılıyor. Kadınlar evlenmeden önceki soyadlarını kullanabilmeli. Kendi kimliğini taşımalı. Eşim bu kararımı saygıyla karşıladı ve sonuna kadar da bana destek oldu. Kanunu değişiklikler yapılarak kadınların bu hakları yasal güvenceye alınmalı.”