Güncelleme Tarihi:
GAZİLERE SALDIRANLAR İLK KEZ HAKİM KARŞISINDA
Ankara’da terör gazileri Astsubay Muzaffer Oktay ve Uzman Çavuş İbrahim Kızılkaş'ı dövdükleri iddia edilen 2'si tutuklu 6 sanığın Ankara Batı Adliyesi 6'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı.
'SANIKLAR, OLAY GÜNÜ ALKOL ALMIŞLARDI'
Duruşmada ilk olarak kimlik tespiti yapılarak iddianame okundu. Duruşmaya Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri Dayanışma Vakfı avukatları da katıldı. Daha sonra sanık savunmalarına geçildi. Tutuksuz sanıklar Barış Y., Enes K. ve Batuhan Ö. kimseye vurmadıklarını küfür veya tehdit etmediklerini ifade ederek muhataplarının gazi olduklarını bilmediklerini söylediler. Suça sürüklenen sanık Osman Y.'de iddianameden bugün haberdar olduğunu belirterek mahkemeden 7 günlük süre hakkını talep etti. Hakkında çeşitli suçlamalardan 20 yıl 10 aya kadar hapis cezası istenen tutuklu sanık Tamer Görkem, başta gaziler ve gazi yakınları olmak üzere tüm Türk halkından özür dileyerek pişmanlığının hat safhada olduğunu söyledi. Olay günü mangal yapmaya gittiklerini ifade eden Görkem, yaşananları şöyle anlattı:
"Doğan ile Osman burada alkol almışlardı. Doğan alkollü olduğundan dönüşte aracı ben kullandım. Yolda seyir halindeyken bir araç kontrolsüz bir şekilde bizi sıkıştırmaya çalıştı. Doğan da bana bu aracı takip etmemi söyledi, bende mecburen takip ettim. Araç Eskişehir yoluna döndü bizde döndük. Trafik yoğun olduğundan aracı AFAD yakınlarında yol kenarında bir cepte durdurduk, Doğan ve Osman muhatapları uyarmak için müştekilere ait araca yaklaştı. Burada aracın sürücüsü arabayla Doğan'a vurdu, o da sinirlenince aracın camına vurarak kırdı. Yanımızda muşta veya bıçak yoktu. Ben bu şahısların gazi olduğunu bilmiyordum. Kimseye de vurmadım, tekme atmadım, yumruk atamadım. Mağdur yakınları da o kişilerin gazi ya da sakat olduğunu söylemedi."
'AMACIM SADECE UYARMAKTI'
Hakkında çeşitli suçlamalardan 24 yıl 4 aya kadar hapis cezası istenen tutuklu sanık Doğan Çiçek de başta gaziler olmak üzere tüm Türk halkından özür dileyerek, "Ben ve yakınlarım terörist gibi muamele gördük. Cezaevinde işkence gördüm. Dayak seansları uygulandı" dedi. Daha sonra yaşananları anlatan Çiçek, olay günü mangal yaptıklarını ve Osman ile kendisinin kısmen alkollü olduğun ifade ederek şunları söyledi:
"Ben ön koltukta oturuyordum, yüksek sesle şarkı söylüyordum. Bu sırada yanımızdan geçen araçtakiler sert bir tavır ve el hareketleri ile bize bir şeyler söyledi. Ben de bunlar ne istiyor diye Tamer'e takip etmesini söyledim. Yanlarına giderken amacım sadece uyarmaktı. Elimizde bıçak sopa veya başka bir alet yoktu. Araç sağ ön tarafıyla bana çarparak ilerledi, bende can havliyle camı kırdım. Osman Y. araca vurmadı. Daha sonra araç ilerledi ve bizde takip ettik. Muhataplarımızın gazi olduğunu bilmiyordum."
Konuşmasının devamında Gazi Muzeffer Oktay'a karşı hamle yaptığını ifade eden Çiçek, anneye ve çocuğa vurmadığını, arabada Türk bayrağı görmediğini söyledi. Olayın ardından mahalleye geri döndüklerini aktaran Çiçek, savunmasına şöyle devam etti:
"Parka oturduk, bacağım ağrıdığı için arkadaşlar beni hastaneye götürmek istedi, bende benzinlik çalışanlarının beni darp ettiği anlattım. Olayın kamera görüntülerine yansıdığını düşünüp görüntülerin muhafaza edilmesi için benzinliğe gidelim dedim. Görkem parkta yanımızdan ayrıldı. Burada araçtan inerken bizim aracın plakasını alan kimdi diye sordum. Ama küfür etmedim. Daha sonra benzinlik çalışanları bana saldırdılar ben sadece kendimi savunmak için bana vuranlara vurdum. Olaydan sonra benim darp ettikleri için çok kızdım gazilerin aracı da oradaydı, sinirlendim tekme attım."
'BİZ ARAP MİLLİYETÇİSİ MİYİZ?'
Daha sonra sanıkların 'milliyetçilik' kavramları kullanmasına sinirlenen müşteki avukatı Kaan Kızılaraslan, hakime 'Biz Türk Milliyetçisiyiz' diyerek tepki gösterdi. Bunun üzerine sinirlenen Hakim Mehmet Tokyürek de, "Biz Arap milliyetçisi miyiz? Bizde Türk milliyetçisiyiz. Benim ağabeyimde gazi. Provoke etmeyin lütfen" diyerek müşteki avukatını uyardı.
'GAZİLİĞİMİZE KÜFÜR ETTİ'
Duruşmada daha sonra müştekilerin ifadeleri alındı. Duruşmaya tekerlekli sandalye ile gelen Gazi Muzaffer Oktay, olay günü yaşananları şöyle anlattı:
"Sanıklar Anayasa Mahkemesi önündeki kavşakta kapıyı açıp arabamıza baktı. İbrahim abi de camı açıp 'Hayırdır, bir şey mi var?' dedi. Ve sonra bizi takip etmeye başladılar. Doğan ve Osman AFAD önünde önümüzü kestiler. Arabanın camını yumruklayıp İbrahim'e vurdular. İlk olayda gazi ve engelli olduğumuzu söyledik. Sanık Doğan Ç. gaziliğimize küfür etti. Sanıkların elinde kesici bir şey var mıydı, bilmiyorum ama cama ilk vuruşunda aracın camları kırıldı. Daha sonra Doğan Ç. bana doğru gelince, 'İbrahim abi sür kaçalım' dedim. Bu sırada yandaki bir araca çarptık. Sonra uzaklaşırken Doğan Ç. arabanın üzerine atladı kasıtlı olarak çarpmadık. Benzinlikte Doğan Ç. vurdu bana. Tekme atıp yumrukladı. Gazi olduğumu söyledim. Sonra arka kapıyı açıp kardeşim Gamze Oktay'a tekme attı. Bu sırada Gamze'nin kucağından bulunan İbrahim'in 2 yaşındaki kızı Ada vardı. Benzinlikte bize küfür ettiler. Doğan Ç. senin gaziliğini sinkaf ederim şeklinde küfürlerde bulundu."
'BEN ÇOCUĞUMU KORUYAMADIM, YANDIĞIM BU'
Gazi İbrahim Kızıltaş da sanıkların milliyetçi ifadeler kullanmasına tepki göstererek, "Milliyetçiliği karıştırıyorlar ama milliyetçi olan insan dürüst olur, başı dik olur, yalan söylemez" ifadeleri ile bazı sanıklara tepki gösterdi.
Ardından olay gününü anlatan Gazi Kızılkaş, Anayasa Mahkemesi kavşağından sanıkların kapıyı açarak araca baktığını belirterek şunları söyledi:
"Kapıyı açıp baktıkları için ister istemez ne olduğunu sorduk, 'Arkadaki araca bakıyoruz' dediler. Işıklar yandıktan sonra biz ilerledik, aynadan bizi takip ettiklerini gördüm. Trafiğin sıkıştığı bir noktada araçtan inerek yanımıza geldiler Doğan ve Osman camı patlattılar. Camı açmamla kırılması bir oldu, elinde muşta gibi bir şey vardı. Burada gaziliğimize küfür ettiler. Ardından oradan uzaklaşarak benzinliğe geldik. Benzinlikte Osman Y. ve Doğan Ç. bize saldırdı, gaziliğimize küfür ettiler. Gamze'ye tekme attı kucağında da benim 2 yaşındaki kızım vardı."
Daha sonra hakim Akyürek'in araçlarındaki maddi hasarı sorması üzerine Gazi Kızılkaş, "Ben parasında pulunda değilim. Ben çoluğumu, çocuğumu, karımı koruyamadım. Benim yandığım bu" dedi.
1 KİŞİ TAHLİYE EDİLDİ
Ardından benzinlik çalışanları da gaziler ile sanıklar arasında yaşananları anlattı. İfadelerin ardından hakim Mehmet Tokyürek, Doğan Çiçek'in tutukluluk halinin devamına, tutuklu Tamer Görkem'in ise tahliyesine ve tutuksuz yargılanmasına karar vererek, duruşmayı 6 Nisan 2018 tarihine erteledi.