Ankara Gar Meydanı'ndaki terör saldırısında ölenlerin aileleri Meclis'te basın toplantısı yaptı

Nursima KESKİN/ANKARA, (DHA) - ANKARA'da 10 Ekim 2015 tarihinde Gar Meydanı'nda meydana gelen bombalı terör saldırısında hayatını kaybeden gençlerin aileleri, TBMM'de yaptıkları toplantıda dosyadaki gizlilik kararının kaldırılmasını istedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Ankara'daki terör saldırısında hayatını kaybeden Malatyalı gençlerin aileleriyle TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Ağbaba, bombalı saldırının üzerinden 8 ay geçmesine rağmen dosyada gizlilik kararı olduğunu belirterek, bunun kaldırılması gerektiğini söyledi.
'DOSYA KAPATILMAYA ÇALIŞILMAKTA'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, gar saldırısında 101 kişinin barış, özgürlük ve demokrasi uğruna öldüğünü vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Türkiye bir Ortadoğu ülkesi haline geldi. Ankara Kabil'den Bağdat'tan herhangi bir Ortadoğu ülkesinden farklı değil. Ölümün toplu katliamların sıradanlaştığı ülke konumundayız. Hükümet terörle mücadele için tüm imkanlara sahip ama terörü durduramadılar. İstihbarat teröristleri arayacağına Cumhurbaşkanına Facebook, sosyal medyadan hakaret ettiği ileri sürülen 13-14 yaşındaki çocukların peşinde. MİT katillerin, bombalı araçların izini süreceğine Cumhurbaşkanına hakaret eden insanların izini sürmektedir. Bombacılar sınırı geçtiler, Antep'te uyudular, mola vere vere, çay içe içe pikniğe gider gibi geldiler Ankara'nın göbeğinde garda kendilerini patlattılar. 101 insanımız katledildi. Bunu emniyet, MİT biliyordu maalesef bir tedbir alınmadı. İddianame tamamlanamadı bugüne kadar. Hiçbir işlem yapılmadı. Savcılar, emniyet, istihbarat biliyor ama önlem alınmıyor. Bu insanlarımızın kanları önlem almayan kamu görevlilerinin elindedir. Bugüne kadar müfettiş raporu soruşturmaya dahil edilmemiştir. Katliamda kusuru bulunan kamu görevlilerinin adalette isminin olmasını istiyoruz. Müfettiş raporunda soruşturmada ismi geçen polisler bu soruşturmayı yapan polislerle aynıdır hala. AKP hükümeti olayın üstünü örtmeye çalışmaktadır. Katliam davasının en önemli iki sanığının polis operasyonunda ölmesi soruşturma konusunda şüpheleri artırmaktadır. Katliamı aydınlatacak delillerin ortadan kaldırıldığı bir dosya haline getirilmiştir. Adalet ve hakkaniyeti sağlayacak bir yargılanma ve yaptırımın uygulanabilmesi için dosyadaki kısıtlı kararın kaldırılması gerekmektedir. Dosya kapatılmaya çalışılmakta. Bu cumhuriyet tarihinin en kanlı katliamıdır. Sorumlusu hükümettir."
'BUNUN ACISINI DEVLET DE KİMSE DE ANLAMIYOR'
Üzerlerinde saldırıda ölen çocuklarının fotoğraflarının basılı olduğu t-shirt'lerle toplantıya katılan aileler de dosyadaki gizlilik kararının kaldırılmasını istedi. Patlamada oğlu Ata Önder Atabay'ı kaybeden Halime Atabay şunları söyledi:
"Ne yapmamız lazım. Özgürlük olsun ha bire katliam katliam üzerine geliyor. Çocuklarımız kan için gelmedi buraya barış özgürlük için geldi. Kimseler ölmesin diye geldi yiğitlerimiz. 8 aydır kan ağlıyoruz. Ancak bunun acısını yavrusunu kaybeden eşini kaybedenler anlar. Devlet de anlamıyor. Kimse de anlamıyor. Bizden bir an önce devlet elini çeksin. Gizliliği kaldırsın. Her şey yaptılar bize ciğerimizi yaktılar."