Güncelleme Tarihi:
Hürriyet Ankara, ‘Seçimin Ardından’ yazı dizisiyle başkanlık koltuğuna yeni oturan ve göreve devam eden başkanlarla buluşuyor. Seçimin Ardından’ın ilk konuğu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş oldu. Başkan Yavaş, Hürriyet Ankara Haber Koordinatörü Deniz Gürel ve muhabirimiz Murat Yılmaz’ın sorularını yanıtladı.
İlk işim belediyenin durumuyla ilgili bürokratlardan bilgi almak oldu. Brifinglerle, yapılan çalışmalar ve çalışmalar için ayrılan bütçeler, yarım kalan işler ya da öncelikli yapılması gerekenleri öğrendim, önerilerimi sundum. Bu bilgiler eşliğinde de kendi seçim vaatlerimin gerçekleşmesi için bir yön çizdim. Ayrıca, şeffaflık sözümü yerine getirdim. Bu kapsamda, yapılan ihaleler ve meclis toplantıları internetten canlı yayınlanmaya başladı. Tasarruf tedbirlerimizi ise üst seviyeye çıkardık, bu konudaki çalışmalarımız artarak devam edecek. Ankaralının parasını harcarken çok dikkatli olacağız.
Kentte gördüğüm en büyük sorun ulaşım sıkıntısı. Ankaralılar, trafikte zaman harcamak istemiyor ve Başkent trafiği İstanbul’a yaklaştı. Bunu çözmek için de toplu ulaşım sistemlerini birbirine entegre etmemiz gerekiyor. Bu sorunları teker teker çözeceğiz. Musluktan içilebilir ve ucuz su sorunu var. Su indirimi yapıldı, mümkünse daha da devam edecek. Musluktan içilebilir su konusunda Gerede’den su getirildi. Yine de bu konuda yapılması gerekenler var. Örneğin Gerede suyunu Polatlı’ya da getirmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bir de Ankara’da insanların aileleriyle gidebileceği yeşil alan sayısı çok az. Ankaralıların bize gelen bütün sorunlarını çözmeye çalışacağız.
Ankara’da üretimi ve insanların istihdam edilebileceği yerlerin sayısını artıracağız. Sanayi bölgelerimize destek olacağız, istihdam artıracak her projeye nasıl katkı sağlayabileceğimizi düşüneceğiz. Sosyal yardımlarla ilgili çalışmalarımız ise iki yönlü olacak. İhalesi daha önce yapıldığı için yardımların ediliş şekli hâlâ aynı. Ancak yıl sonundan itibaren ‘Hemşehri Kart’ uygulamamıza geçiş yapmayı planlıyoruz. İkinci yön ise, bu ailelerde bulunan gençlerimizin eğitimleri için katkıda bulunacağız. Ayrıca, ilk 1 yıl içinde ulaşım problemlerini çözmeye yönelik adımlar atacağız. Daha önce olduğu gibi alt ve üst geçitlerle değil, toplu taşımayı düzene sokarak yapacağız. Metrolar, hafif raylı sistemler, gerekirse havadan raylı sistemler yapılacak. Bununla ilgili proje çalışmalarına başlıyoruz. Toplu taşıma sistemleri mutlaka birbirine entegre olarak çalışacak.
Hangi birini sayayım? Seçim döneminde Ankara’da hayata geçirilen israf projelerinden sürekli bahsettim. Ankapark’ı kesinlikle yapmazdım, Gökkuşağı’nı, Samanyolu’nu, giriş kapılarını kesinlikle yapmazdım. Bunlar hep ölü yatırımlar. Bunlar için harcanan paralarla, Ankara’nın birçok sorunu çözülebilirdi.
BİR HİZMET ANKARALININ YARARINAYSA DEVAM ETTİRECEĞİM
‘İyi ki yapılmış’ dediğiniz bir çalışma yada proje?
Adaylığımın ilk gününden beri söylediğim bir şey var; Bir proje, bir hizmet Ankaralının yararınaysa, onların ihtiyacıysa devam ettireceğim. Ankaralı hemşehrilerimin hayatını kolaylaştıran her hizmet, benim için iyi ki yapılmıştır. Hanımlar Lokali, BELMEK, BELTEK kursları, Şefkat Evleri gibi doğru adımlar var. Biz bunları daha da geliştireceğiz.
Ankara’nın kaynakları çok fazla, yeter ki belediyeye aktarılsın. İmar değişikliği ile dünyanın parası kazanıldı önceki yıllarda, bunlar halka yatırım olarak dönebilir. Otopark gelirleri, hafriyat gelirleri var. İsraf boyutunda olan büyük harcamalar var. Büyükşehir Belediyesi, yatırımlarında kaynak ihtiyacını karşılayacak seviyeye ulaşacaktır.
Başkanlığınızda ‘En büyük projem olacak’ dediğiniz çalışma hangisi?
Biz Ankaralının 50 yıl içinde ne tür alt yapılara ihtiyaç duyacağını düşünerek planlama yapıyoruz. Veri ve istatistik bilgisine dayalı, öğrenen bir merkezi işletim sistemi, akıllı acil durum yönetimi, akıllı sinyalizasyon, akıllı durak ve toplu ulaşım planması, akıllı su yönetimi ile kaçak ve sızıntı tespiti, akıllı toplum ve teknolojiye uyum yönetimi, ezbere değil, şehrin ihtiyacına göre stratejisi oluşturulmuş akıllı şehir planı, bilgiyi teknoloji ve ürüne dönüştüren teknokentler ve ürüne dönüşen bilgiyi üretip satacak modern fabrikalar, bunların hepsi ve daha fazlası projelerimiz arasında yer alıyor. 2050 yılı için ‘dünya nereye gidiyor, neler yapmamız gerekir’ diye düşünüyoruz. Teknolojik kuluçka merkezleri, yazılım çiftlikleri oluşturacağız.
İHALELERDEKİ TASARRUFU VATANDAŞA DUYURACAĞIZ
Belediyede eskiden uygulanan ancak göreve gelişinizle birlikte hangi uygulamaları değiştirdiniz?
İhale sistemini değiştirdik. Açık, şeffaf katılımcı olacak. Rekabetin mutlaka sağlanması gerekecek. Hatta şu anda ANFA, bin liranın üzerindeki alımları da internete vermeye başladı. Herkesin şeffaf açık bir şekilde ihaleye girmesinden başladık. İhaleleri kıyaslayacağız. Bir önceki dönemde, önceki yıllarda aynı iş kaça yapılmış şimdi kaça yapılmış aradaki tasarrufu gösterip vatandaşa duyuracağız. Makam araçlarını mümkün olduğu kadar azaltıyoruz. Çakarları kaldırıyoruz. Yemekhanedeki düzenlemeleri yaptık. 2 bin 200 liranın altında hiçbir işçi olmaması için talimatları verdik. Amacımız tasarruf.
Sadece muvafakatlar gecikiyor veya vermiyorlar. Bakanlıklardan muvafakat almakta zorluk çekiyoruz. Kendi ekibimizi kurmakta zorluk çıkıyor. Şunu hep söylüyorlar; “Üst kademedeki yöneticiler kendi ekipleriyle gelip kendi ekipleriyle gitmeli”. Son zamanlarda kanunları da o şekilde değiştirdiler ama buna rağmen iş Ankara olunca bunu yapmakta zorluk çekiyoruz.
İlçe belediye başkanlarıyla nasıl bir iletişim kurmayı planlıyorsunuz?
Belediye başkanının görevi, siyaset yapmak değildir. Belediye başkanı hizmet verirken, insanların kimliklerine bakmaz. Bu noktada kör olur. Şu zamana kadar bir büyükşehir belediye başkanı 25 ilçe belediye başkanıyla yan yana oturmuş mu, Ankara için herhangi bir konuyu konuşmuş mu? Ankara için ne faydalı ise onu yapacağız.
Belediye Meclisi’nde çoğunluğun Cumhur İttifakı’nda olmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Meclis üye dağılımında ağırlığın Cumhur İttifakı’nda olması beni hiç rahatız etmedi, etmeyecek de. Millet iradesine, Ankaralıların verdiği yetkilere saygı duyuyorum. Tabi bu, Meclis üyeleri için de geçerli olmalı. Yetki alanlarımıza dokunmadan, hep beraber sadece Ankara’ya hizmet etmeyi düşüneceğiz. Bu kenti el ele vererek, vicdan ve ortak akıl eşliğinde yönetmemiz gerekiyor. Uygulayacağımız projelere kasten engel olmaya yönelik bir tavrı olacağına inanmak istemiyorum.
ANKARA’DA HAYAT DURURSA TÜRKİYE’DE HAYAT DURUR
Cumhurbaşkanı ile görüşür müsünüz? Ziyaret etmeyi düşünüyor musunuz?
Sayın Cumhurbaşkanı, bu ülkenin Cumhurbaşkanıdır. Ankaralıların yararına olacak her şey için herkesle görüşeceğim. Benim bu kente olan sevdam, siyasi ihtirasların heba edemeyeceği kadar büyük. Ayrıca, ben Beypazarı’nda 6.5 yıl muhalefetle çalıştım. Ama 6.5 yıl, hiçbir sorun çıkmadan karşılıklı anlayışla ve üstelik o günkü iktidardaki birçok bakan ve yöneticiden de yardım aldım açıkçası. Ankara’da hayat durursa Türkiye’de hayat durur. Bu bilinçle yolumuza devam edeceğiz.