Anadolu Medeniyetleri Müzesi en çok keyif aldığım yerlerden

Güncelleme Tarihi:

Anadolu Medeniyetleri Müzesi en çok keyif aldığım yerlerden
Oluşturulma Tarihi: Mart 29, 2022 14:42

Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi Mosud Mannan, yaklaşık bir buçuk yıldır Ankara’da görev yapıyor. Ankara Kalesi’ne birkaç kez gittiğini kaydeden Büyükelçi Mannan, “Anadolu Medeniyetleri Müzesi, gezmekten en çok keyif aldığım yerler arasında” diyor. Büyükelçi Mannan, Ankara’yı, görev süresince yapmak istedikleri ile Bangladeş’i Hürriyet Ankara’ya anlattı.

Haberin Devamı

Yaklaşık bir buçuk yıldır buradasınız. Bu süre nasıl geçti?

2020 Ekim ayından bu yana Türkiye’de görev yapıyorum. Bir buçuk yılı aşkın bir süredir buradayım ve burada geçirdiğim vakitten çok keyif aldım. Çocukluğumdan beri Türkiye’nin tarihine büyük ilgi duydum. Osmanlı, Selçuklu hatta daha eski Türk tarihine hep merakım vardı. Türk yazarları da büyük bir ilgiyle takip ediyorum. Nazım Hikmet’in adını anmadan geçemeyeceğim. Bunun dışında şu an adını hatırlayamadığım çok sayıda yazar, bende büyük etki yarattı. Özellikle yeni dönem Türk kadın yazarlar, çok modern, cesur ve etkileyici. Elbette Celaleddin Rumi’ye de burada değinmek istiyorum. Kendisi benim ülkemin de bulunduğu Asya coğrafyasına seyahat etmiş.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi en çok keyif aldığım yerlerden


ANKARA KÜLTÜR HAYATINI TAKİP ETMEYE ÇALIŞIYORUM

Ankara’yı keşfetme imkânınız oldu mu? Boş vakitleriniz de ne yaparsınız?

Ankara Kalesi’ne birkaç kez gittim. Anadolu Medeniyetleri Müzesi, gezmekten en çok keyif aldığım yerler arasında. Çok fazla boş vaktim olduğunu söyleyemem ama en büyük hobim müzik dinlemek. Müzik dinleyip kitap okumak, tarihi filmleri izlemek kendime ayırdığım vakitlerde yaptığım hobilerim. Ayrıca yazmayı çok seviyorum. Şiir denemelerimin yanı sıra makaleler, kısa hikayeler gibi denemeler yapıyorum. 20’li yaşlarımda tiyatro oyunu yazıyordum. Ankara kültür hayatını takip etmeye çalışıyorum. Senfonik konserleri dinliyorum. Tabi pandemi nedeniyle çok yoğun bir program olduğunu söyleyemem. Kültürel açıdan çok zengin olduğunuzu söyleyebilirim.

TÜRKLER MİSAFİRPERVER İNSANLAR

Peki insanlar ve yemekler hakkında ne söylemek istersiniz?

Türkler misafirperver insanlar, zengin bir yemek kültürü ve entelektüel birikim olduğunu söyleyebilirim. Almanya’da görev yaptığım sürede oradaki dükkânlardan baklava yeme imkânım oldu. Ama baklavanın ana vatanı Türkiye’de, bambaşka bir tat var.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi en çok keyif aldığım yerlerden


ATATÜRK’E ÇOK BÜYÜK BİR SAYGIMIZ VAR

Atatürk’e olan hayranlığınızı her yerde dile getiriyorsunuz. Atatürk sizin için ne ifade ediyor?

Ünlü milli şairimiz Gazi Nazrul İslam, 1922’de Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatan ‘Kemal Paşa’ isimli bir şiir ve destan yazdı. Şiirde Kurtuluş Savaşı destanı ve Atatürk’ün kahramanlığı anlatılıyor. İlkokuldayken bize Türkiye’nin büyük lideri Atatürk anlatıldı ve Nazrul İslam’ın yazdığı şiir ile destanı okuduk. Kurucu Cumhurbaşkanı’mız Bangabandhu Şeyh Mucibur Rahman’ın büyük oğlunun adı ‘Kemal’di. Bu Mustafa Kemal Atatürk’ten geliyor. Atatürk’e çok büyük saygımız var. Anıtkabir’i birçok kez ziyaret ettim. Her ziyaretim, kalbimin en derinlerine dokunuyor. Atatürk, hayatını Türk halkının geleceği için adadı. Çalışma azmi, askeri dehası, halkına olan sevgisi onu sadece yaşadığı dönemin değil, tüm zamanların en büyük liderlerinden biri yaptı. Türkiye’de nereye gitseniz ona büyük bir saygı var. İnsanlar çocuklarına onun ismini veriyor. Kemal ismini taşıyan en ünlü kişi Atatürk’tü. Anıtkabir’e gidip, Aslanlı Yol'dan yürümek ve kabrini ziyaret etmek, ben de bambaşka duygular uyandırıyor. Bir kişinin neleri değiştirebileceğini ve başarabileceğini düşündürüyor.

TÜRKİYE VE BANGLADEŞ HALKLARI KARDEŞ

Sizce iki ülkenin en önemli ortak noktası nedir?

Türkiye ve Bangladeş’in İslam dini içerisinde yüzlerce yıllık bir geçmişi var. Türkiye ve Bangladeş halklarının kardeş olduğunu düşünüyorum. Bangladeş ve Türkiye arasındaki ilişkilerin Osmanlı ve Selçuklu’ya kadar uzandığını söyleyebilirim. O dönemde Bangladeş yoktu, Asya’nın bir parçasıydık. Bizleri birbirine bağlayan din ve ticaret gibi güçlü bağlar vardı. Bangladeş 1971’de bağımsızlığını kazandıktan sonra Bangabandhu Şeyh Mucibur Rahman, İslam ülkeleriyle iyi ilişkiler kurabilmek için büyük çaba gösterdi. Türkiye, Bangladeş’in bağımsızlığını ilk tanıyan ülkelerden oldu.

Büyükelçi olarak gerçekleştirmek istediğiniz hedefleriniz nelerdir?

Büyükelçi olarak amacım iki ülke arasında her düzeyde daha fazla iletişim sağlamak ve daha fazla yatırımcıyı Bangladeş’e çekmek. Büyükelçilik olarak Bangladeş’te yatırım yapmak isteyenlere her türlü desteği vermeye hazırız. Pandemi nedeniyle karşılıklı turizm etkileşimi oldukça düşük bir seviyede. Türkler, daha çok yatırım fırsatları için Bangladeş’e gidiyor. Bu sayının her geçen gün arttığını söyleyebilirim, çünkü biz onları cesaretlendiriyoruz.

Türkiye’yi gezme fırsatınız oldu mu? Hangi şehirleri gördünüz?

20’den fazla şehri gezme imkânım oldu. İstanbul’a ayda bir ya da iki kez gidiyorum. Onun dışında İzmir ve Konya’da çok kez bulundum. Gaziantep, Samsun, Kayseri, Malatya, Bursa, Tokat, Amasya, Şanlıurfa, Diyarbakır, Van, Afyon aklıma gelen şehirlerden. Her ziyaret ettiğim şehirde yeni birşeyler öğreniyorum. Mesela kayısı diyarı Malatya’da kayısıyı öğrendim, Isparta’da lavanta ve gül hakkında bilgiler edindim.

Anadolu Medeniyetleri Müzesi en çok keyif aldığım yerlerden


BENGAL KAPLANI SİZİ BEKLİYOR

Bangladeş’te ziyaretçileri neler bekliyor?

İlk olarak dünyanın en büyük kaplanı olan Bengal kaplanları, Bangladeş’te bulunuyor. Hayvanat bahçelerinde ya da Sundarbans Ormanı’nda bu harika hayvanları görebilirsiniz. Geyikler, timsahlar gibi çok sayıda vahşi hayvanı görebilirsiniz. Bangladeş’in muazzam bir vahşi yaşama ev sahipliği yaptığını söyleyebilirim. Sizin Karadeniz bölgesi gibi bizim de kuzey bölgemiz, eşsiz bir doğal ortam sunuyor. Ayrıca bu bölgede küçük etnik gruplar var. Kendilerine ait kültürleri, inanışları, el sanatları ve dansları ilgi çekici. Bangladeş’te üretilen çaylar, dünyanın en kaliteli çayları arasında yer alıyor. Çay bahçeleri, Bangladeş turizminin bir parçası. Buna ek olarak İslam, Hristiyanlık, Hindu ve Budist mirası Bangladeş’i özel kılıyor. 4 bin yıldır farklı dönemlerde Bangladeş’te bu dinler yaşandı. Bu dinlere ait yüzlerce yıllık camiler, kilise ve tapınaklar ülkenin dört bir yanında bulunuyor. Sonuç olarak ülkemi ziyaret edecek turistleri, misafirperver insanlar, lezzetli yemekler, kültürel ve doğal çeşitlilik bekliyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!