Güncelleme Tarihi:
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu, Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından yetkilendirilen özel istihdam büroları aracılığıyla geçici iş ilişkisi kurulması ve uzaktan çalışma gibi esnek çalışma modelini öngören tasarıyı kabul etti. Komisyonun kabul ettiği İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile çalışanın doğum ve askerlik iznine ayrılması, işletmenin iş hacminin öngörülemeyen ölçüde artması durumlarında ya da mevsimlik tarım işleri ve ev hizmetleri gibi işlerde ‘geçici işçi’ çalıştırılabilecek. Toplumda ‘kiralık işçi’ olarak da adlandırılan yasa tasarısına göre, kiralık işçi, sadece özel istihdam büroları aracılığıyla yaptığı ‘geçici iş ilişkisi’ sözleşmesiyle çalıştırılabilecek. Kamu kurumları ve yeraltı maden işleri ile toplu işçi çıkarımı yapılan yerlerde kiralık işçi çalıştırılamayacak.
EN FAZLA 1 YIL ÇALIŞABİLECEK
Kiralık işçiliğin süresi ise 4 ay olarak belirlendi. Ancak işveren istediği takdirde, dört aylık sürenin bitiminde kiralık işçi sözleşmesi 8 ayı geçmemek üzere iki defa daha uzatılabilecek. Böylece kiralık işçi, 12 aya kadar çalıştırılabilecek. Doğu izni ve askerlik dolayısıyla işe alınan kiralık işçiler ise, asıl işçinin dönüşüyle işten çıkarılacak. Mevsimlik tarım işlerinde ve ev hizmetlerinde ise süre olmayacak.
İŞÇİLER GÜVENCE İSTİYOR
Kiralık işçiliğin önünü açan yasa, geçimilerini yaptıkları günlük işlerden yevmiye alarak sağlayan işçilerin tepkisine neden oldu. İş için sabahın erken saatlerinde geldikleri Ulus’taki amele pazarında beklemeye başlayan işçiler, kiralık işçilik yerine devamlılığı olan işlerin önünün açılmasını istedi. İşçiler şu ifadeleri kullandı:
“Günlük, sigortasız olarak çalışıyoruz. Binlerce insan verilecek bir iş için buraya geliyor. Her gün iş olacak diye bir şey yok. Çalıştığımızda günlük 100 ilâ 150 lira arasında kazanıyoruz. Borçlarımız, bizden ekmek bekleyen çocuklarımız var. 4 aylığına bir işe girmek yeterli değil ki. 4 ay bittiğinde ne olacak? Kapıya mı koyacaklar bizi? Önce ‘Seni sıcak bir yuvaya alırım’, sonra da ‘Seni soğuğa bırakırım’ diyorlar. Sosyal bir devletsek vatandaşın tam bir güvence altına alınması lazım.”