Altay: Kurumun zararını önledim görevden alındım
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 26, 2007 00:00
ASKİ Genel Müdür Yardımcısı Zülfigar Altay’ın görevinden alınmasının, "barajlardaki su durumu ile ilgili yanlış bilgi vermesi" değil, "300 bin adet elektronik kartlı su sayacı alımı" ile ilgili olduğu ileri sürüldü.
ASKİ Genel Müdür Yardımcısı Zülfigar Altay’ın Avukatı Ömer Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada, müvekkilinin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e barajlardaki su durumu hakkında yanlış bilgi vermesinin tamamen gerçek dışı olduğunu iddia etti. Öztürk, açıklamasında Altay’ın Gökçek’e yanlış bilgi vermesinin söz konusu olmadığını belirterek, "Kendisinin Sayın Gökçek ile hiç görüşmesi olmamıştır. Çünkü müvekkilim sivil savunma uzmanlığından ve Etüt ve Planlama Daire Başkanlığı’ndan sorumludur. 2 bin 500 personeli olan ASKİ’de müvekkilin emrinde toplam 8 personel çalışmaktadır" dedi.
İHALEYE KATILIMI ARTTIRDI
Altay’ın ASKİ Genel Müdürlüğü’nün yönetim kurulu üyesi olduğunu hatırlatan Öztürk, şunları kaydetti:
"Görevden alınmasının sebebi, 300 bin adet elektronik kartlı su sayacı alımı ile ilgili 17 Aralık 2003 tarih ve 353 sayılı yönetim kurulu kararına ’hazırlanmış olan ihale şartnamesinde ihaleye katılımı kısıtlayıcı hüküm varsa kaldırılması’ hükmünü yazdırması, ihaleye katılımın yüksek olmasını sağlamak ve en kaliteli su sayacının en ekonomik olarak alınmasını sağlamaktır. Bu karardan sonra bu konu hakkında komisyon kurulmuş, komisyonunun kararı doğrultusunda ihaleye çıkılmış ve 300 bin 000 adet sayaç alınmıştır. Şu anda 40 milyon YTL’lik sayaç kurum ambarında bekletilmektedir."
Öztürk ikinci olarak da, "ASKİ’nin Hazine Müsteşarlığı’na 140 trilyon TL civarında faiz işleyen borcu varken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na faizsiz, ne zaman ödeneceği belli olmayan 20 Trilyon TL borç para verilmesiyle ilgili 24 Aralık 2003 tarih ve 361 sayılı Yönetim Kurulu Kararına ’cari hesaplarımızın uygun olmasıyla kabul’ şerhini düşmesidir."
Müvekkilinin "kurumun zarara uğratılmaması için para aktarılması kararına" şerh düştüğünü vurgulayan Ötürk, "24 Aralık 2003 tarihi itibarıyla 20 trilyon TL’nin aylık faizi yaklaşık olarak 452 milyar TL’dir. Bu karardan hemen bir gün sonra yazılan ve kendisine 26 Aralık 2003 günü tebliğ edilen yazı ile görevden alınmıştır. Bundan sonra da defalarca görevinden alınmış ve yargı kararıyla görevine iade edilmiştir" dedi.
KREDİYE İTİRAZ ETTİ
Öztürk, müvekkilinin görevden alınmadan önce Kesikköprü’den su getirme çalışmalarıyla ilgili olarak kurumun dışarıdan kredi almasına itiraz ettiğini belirtti. Öztürk, "En son Kesikköprü’den su getirme çalışmaları ile ilgili olarak da kurumun EGO ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan yaklaşık 600 milyon YTL’nin üzerinde alacağı para varken yerli bankalardan faizli olarak 350 milyon dolar borç para bulunmasına karşı ret oyu kullanmıştır. Kısaca bu yatırımın ASKİ’nin kendi öz kaynakları ile yapılmasını savunmuştur. Gerçekler bundan ibarettir" dedi.
Avukat Öztürk, müvekkiline yapılan uygulamaya son verilmesi dava açtıklarını da bildirdi.
Tinerci lojmanı
EMNİYET Mahallesi Akyol Sokak’ta bulunan ve daha önce Demiryolları Hastanesi’nin lojmanı olarak kullanılan bina, şimdi de "tinerci lojmanı" oldu.
Hastanenin Sağlık Bakanlığı’na devredilmediyse lojman da bir süre önce tahliye edildi. Boşaltılan lojman ilgisizlik yüzünden, özellikle gece saatlerinde tinercilerin ve evsizlerin mekanı haline geldi.
Emniyet Mahallesi Muhtarı Mustafa Yahnici mahallelinin durumdan şikayetçi olduğunu belirterek, "Hastanenin Sağlık Bakanlığı’na bağlanmasından sonra lojmanlar tinercilerin, balicilerin, evsizlerin sığınağı haline geldi. Binanın içindeki musluklar, su boruları, kalorifer petekleri çalındı. Bu nedenle de binanın altı bundan üç ay öncesine kadar su doluydu" dedi.
"Mahalle sakinlerimiz son derece rahatsız ve tedirginler diyen Yahnici, vatandaşların gece dışarı çıkmaya korkar hale geldiklerini ifade etti. Yahnici, "Çeşitli kereler Sağlık Bakanlığı’nı, Devlet Demiryolları’nı yazılı ve sözlü olarak uyarmamıza rağmen soruna çözüm bulunmadı" dedi.
İHALEYE KATILIMI ARTTIRDI
Altay’ın ASKİ Genel Müdürlüğü’nün yönetim kurulu üyesi olduğunu hatırlatan Öztürk, şunları kaydetti:
"Görevden alınmasının sebebi, 300 bin adet elektronik kartlı su sayacı alımı ile ilgili 17 Aralık 2003 tarih ve 353 sayılı yönetim kurulu kararına ’hazırlanmış olan ihale şartnamesinde ihaleye katılımı kısıtlayıcı hüküm varsa kaldırılması’ hükmünü yazdırması, ihaleye katılımın yüksek olmasını sağlamak ve en kaliteli su sayacının en ekonomik olarak alınmasını sağlamaktır. Bu karardan sonra bu konu hakkında komisyon kurulmuş, komisyonunun kararı doğrultusunda ihaleye çıkılmış ve 300 bin 000 adet sayaç alınmıştır. Şu anda 40 milyon YTL’lik sayaç kurum ambarında bekletilmektedir."
Öztürk ikinci olarak da, "ASKİ’nin Hazine Müsteşarlığı’na 140 trilyon TL civarında faiz işleyen borcu varken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na faizsiz, ne zaman ödeneceği belli olmayan 20 Trilyon TL borç para verilmesiyle ilgili 24 Aralık 2003 tarih ve 361 sayılı Yönetim Kurulu Kararına ’cari hesaplarımızın uygun olmasıyla kabul’ şerhini düşmesidir."
Müvekkilinin "kurumun zarara uğratılmaması için para aktarılması kararına" şerh düştüğünü vurgulayan Ötürk, "24 Aralık 2003 tarihi itibarıyla 20 trilyon TL’nin aylık faizi yaklaşık olarak 452 milyar TL’dir. Bu karardan hemen bir gün sonra yazılan ve kendisine 26 Aralık 2003 günü tebliğ edilen yazı ile görevden alınmıştır. Bundan sonra da defalarca görevinden alınmış ve yargı kararıyla görevine iade edilmiştir" dedi.
KREDİYE İTİRAZ ETTİ
Öztürk, müvekkilinin görevden alınmadan önce Kesikköprü’den su getirme çalışmalarıyla ilgili olarak kurumun dışarıdan kredi almasına itiraz ettiğini belirtti. Öztürk, "En son Kesikköprü’den su getirme çalışmaları ile ilgili olarak da kurumun EGO ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan yaklaşık 600 milyon YTL’nin üzerinde alacağı para varken yerli bankalardan faizli olarak 350 milyon dolar borç para bulunmasına karşı ret oyu kullanmıştır. Kısaca bu yatırımın ASKİ’nin kendi öz kaynakları ile yapılmasını savunmuştur. Gerçekler bundan ibarettir" dedi.
Avukat Öztürk, müvekkiline yapılan uygulamaya son verilmesi dava açtıklarını da bildirdi.
Tinerci lojmanı
EMNİYET Mahallesi Akyol Sokak’ta bulunan ve daha önce Demiryolları Hastanesi’nin lojmanı olarak kullanılan bina, şimdi de "tinerci lojmanı" oldu.
Hastanenin Sağlık Bakanlığı’na devredilmediyse lojman da bir süre önce tahliye edildi. Boşaltılan lojman ilgisizlik yüzünden, özellikle gece saatlerinde tinercilerin ve evsizlerin mekanı haline geldi.
Emniyet Mahallesi Muhtarı Mustafa Yahnici mahallelinin durumdan şikayetçi olduğunu belirterek, "Hastanenin Sağlık Bakanlığı’na bağlanmasından sonra lojmanlar tinercilerin, balicilerin, evsizlerin sığınağı haline geldi. Binanın içindeki musluklar, su boruları, kalorifer petekleri çalındı. Bu nedenle de binanın altı bundan üç ay öncesine kadar su doluydu" dedi.
"Mahalle sakinlerimiz son derece rahatsız ve tedirginler diyen Yahnici, vatandaşların gece dışarı çıkmaya korkar hale geldiklerini ifade etti. Yahnici, "Çeşitli kereler Sağlık Bakanlığı’nı, Devlet Demiryolları’nı yazılı ve sözlü olarak uyarmamıza rağmen soruna çözüm bulunmadı" dedi.