Güncelleme Tarihi:
Nursima ÖZONUR- Muhammet BAYRAM/ANKARA, (DHA) - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM'deki grup toplantısında, "Kim kiminle ne ittifak kurarsa kursun, onları bağlar; ancak bizi asılsız ve ahlaksız ithamlarla muhatap etmeye kalkanlara da sessiz kalamam. Sizin ittifakınız; Türk milletinin değil Andımız'a karşı olanların ittifakıdır, tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti'ni kaldıranların ittifakıdır" dedi. Akşener, grup toplantısının ardından gazetecilere, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ikinci görüşmeyi gerçekleştireceklerini açıkladı.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısında konuştu. Hafta sonu 'Öğretmenler Günü'nü kutladıklarını hatırlatan Akşener, "Öğretmenlerimiz, ne yazık ki yıllardır mağdur ediliyorlar. Bugün Türkiye'deki her 4 öğretmenden 1'i, geçimini sağlamak için ek iş yapmak zorunda kalıyor. Hakları için adım attık, 'Öğretmenlerimize 3600 ek gösterge verelim' dedik. Seçimden önce söz verenler, talimatla el kaldırıp, reddettiler. Bu iktidarın eğitimden anladığı, ehliyet ve liyakat aramadan, yandaşını müdür yapmak. Okullar sadece seçim dönemi akıllarına geliyor. Sınıfları boşaltıp, çoluk çocuğu miting alanına taşıyorlar. Türkiye'de üniversite mezunu işsiz sayısı, 850 bini buldu. İşsizlerin yüzde 30'a yakını üniversite mezunu. Almanya'da bu oran yüzde 4. Türkiye'de yüzde 30, Almanya'da yüzde 4" diye konuştu.
'DENEME YANILMA YÖNTEMİYLE BİR NESLİ HARCADILAR'
Eğitim sisteminin defalarca değiştirildiğini kaydeden Akşener, "Neredeyse her yıl sınavların adını ve şeklini değiştirdiler. İyi giden her şeyi bozdukları gibi iyi eğitim veren devlet okullarını da bozdular. Deneme yanılma yöntemiyle bir nesli harcadılar. Çocuklarımız, evlatlarımız umurlarında değil. Düşünün ki bu ülkede bakan, sınav sisteminin değiştiğini televizyondan duydu. Sayın Erdoğan, bir sabah uyandı ve 'Sınavları kaldırdım, bitti' dedi. Sonradan açığa çıktı ki bundan bakanın haberi yok. Bakın 'Milli Eğitim Bakanı' demedim özellikle 'bakan' dedim; çünkü bunların eğitimle de millilikle de ilgisi yok. 'Andımız'ın kaldırılmasını savunurken, düşmanın bile cesaret edemeyeceği ifadelerle Türklüğe saldıran bir kadronun nesine milli diyeceğim? Bu kafanın yönettiği okullarda, matematik ve fen bilimleri eğitiminin kalitesi tabi ki dünya sıralamasında ancak 104'üncü olur" dedi.
'KENDİSİNE KURŞUN ASKER YETİŞTİRMEK İSTİYOR'
OECD tarafından yürütülen, öğrencilerin bilgi ve becerilerine bakılan PİSA ölçümlerinde Türkiye'nin, 72 ülke arasında 50'nci sırada yer aldığını dile getiren Akşener, "Bu karne çocuklarımızın, gençlerimizin değil, AK Parti'nin karnesidir; çünkü Sayın Erdoğan'ın okullardan istediği eğitim değil. Kendisine kurşun asker yetiştirmek istiyor. Öğrenci değil trol yetişsin istiyor. Sorgulayan, araştıran değil alkış tutan gençlik istiyor. Olan da çoluk çocuğumuza oluyor. Olan memlekete oluyor. Öğretmenleri torpil olmadan, hakkıyla atamak için tek doğru usul var; KPSS puanı. AK Parti öğretmenlere bunu da çok gördü ve KPSS'nin yanı sıra mülakat sistemini getirdi. Mülakat, eşittir torpil demektir. Biz İYİ Parti olarak mülakatı tamamen kaldıracak ve sadece KPSS puanını esas alarak öğretmen atayacağız" diye konuştu.
'AYRIŞTIRICI DEĞİL BİRLEŞTİRİCİ OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, 'millet ittifakı' için 'zillet ittifakı' dediğini kaydeden İYİ Parti lideri Akşener, şunları söyledi:
"Yani 24 Haziran'da oy veren 17 milyon vatan evladına bir anlamda 'aşağılık' diyorlar. Oysa 'millet ittifakı'na oy verenler de en az 'cumhur ittifakı'na oy verenler kadar bu ülkenin şerefli insanlarıdır. AK Parti'ye, MHP'ye ve CHP'ye oy veren değerli kardeşlerim. Biz sizi canımız, kanımız kadar seviyoruz. Kendi seçmenimizi ne kadar seviyorsak sizi de o kadar seviyoruz. Ayırmıyoruz. Türkiye’nin oy kullanan 55 milyon seçmenine sesleniyorum. Sizler aynı mahallede yaşıyorsunuz. Sizler aynı otobüste, aynı trende yolculuk yapıyorsunuz. Sizler aynı pazardan alışveriş yapıp, aynı iş yerinde birlikte çalışıyorsunuz. Hatta aynı evde yaşıyorsunuz. Evlatlarınız vatani görevlerini yapmak için aynı birliklere teslim oluyor. Aynı yolları gözlüyorsunuz. Aynı acılar için gözyaşı döküyorsunuz. Aynı devlete vergi veriyorsunuz. Birbirinize sevgi ve hoşgörü penceresinden bakmaya devam edin. Onların girdiği karanlığa biz girmeyeceğiz. Ayrıştırıcı değil, birleştirici olmaya devam edeceğiz. Siyasetin sizin aranıza girmesine izin vermeyeceğiz. Allah oy verenden de vermeyenden de razı olsun."
'HAYALLER 2071, GERÇEKLER 2002'
Türkiye'nin ekonomide hızla 2002 seviyesine döndüğünü savunan Akşener, şunları kaydetti:
"Anlaşılan o ki iktidar, başladığı noktada bırakmaya kararlı. 'Türkiye'yi uçuracağım' dedi, uçurdu da ama uçurumdan aşağı uçurdu. '2023' dedi, '2053' dedi, hızını alamayıp '2071' de dedi ama geldiğimiz yer, 2002 oldu. Gençlerin diliyle söylersek hayaller 2071, gerçekler 2002. Üstelik bu daha başlangıç. Bütün veriler gösteriyor ki 2019 çok daha ağır geçecek. Kemer sıkmayla yetinmeyecekler, milletin boğazını sıkacaklar. Doğal gaz ve elektrik zamları yetmedi şimdi de trafik cezaları ile bütçe tutturmaya çalışıyorlar. Her eve, her iş yerine trafik cezası yağıyor. 'Tekerin dönüyor' diye ceza yazmaya başladılar. Senin her icraatin ayrı bir ceza zaten. Köpründen geçen ceza yemiş kadar oluyor. Geçmeyenler ayrıca ceza ödüyor.
Millete ödettiğin cezalar yetmedi mi? İlla ceza keseceksen emniyet şeritlerini babasının malı gibi kullanan kodamanlarına ceza kes. Şehirdeki yaşamı durduran 150 araçlık konvoyuna ceza kes. Yeter, düşün milletin yakasından. Dönüp dönüp, 10 yıl önce yaptıklarını anlatıyor. Bugüne gel artık bugüne. Öyle şeyler anlatıyor ki sütten çıkmış ak kaşık mübarek. Kardeşim, her işi iyi ve doğru yaptıysan ülke şimdi niye bu halde? Hiç yanlış yapmadıysan ekonomi niye yerlerde? Her şey güllük gülistanlıksa niye bugünü değil de dünü anlatıyorsun? Saraydan bakınca mutlu ve müreffeh mi görünüyor Türkiye? Çizdiğin tozpembe tabloya inanıyorsan sana yazık. Gerçekleri seçime kadar çarpıtıp, zaman kazanmak istiyorsan millete yazık."
'SOĞANI TERÖR ÖRGÜTÜ İLAN ETTİ'
Soğan depolarına yönelik baskınları eleştiren İYİ Parti lideri Akşener, şöyle konuştu:
"Bu sefer yeni bir lobi icat etti. Soğan lobisi. Meğer memleketi kasıp kavuran, mutfaklara ateş düşüren, bu soğan lobisiymiş. Sanki gübreye, mazota, zirai ilaçlara o zamları yapan kendisi değilmiş gibi soğanı terör örgütü ilan etti. İzahı yapılamayan şeyin, mizahı yapılırmış. 81 milyon bu zırvalarla dalga geçiyor şimdi. 'Mardin'de bir depoda 30 ton soğan ele geçirildi'. Ne yapacaktı Mardinli kardeşim? 30 ton soğanı getirip, tezgaha mı koyacaktı? Tarlada bırakıp, üstüne kar mı yağdıracaktı? Türkiye'nin ekonomisi, bir kamyon soğanla mı yerle bir oluyor? Enflasyonu bir kamyon soğan mı uçuruyor? Ülkede enflasyonun sorumlusu bakkallar, fırıncılar, pazarcılar ve şimdi de çiftçiler mi? Milleti buna inandırmaya mı çalışıyorlar? Milletimiz, enflasyondan pazarcı ve soğancının sorumlu olduğuna inanacak mı sanıyorsun? Fırsatçılara göz açtırmayacakmış. En büyük fırsatçı, dövizi bahane edip, elektriğe, doğal gaza yüzde 50 zam yapan iktidardır. Her kim ki millete kuruş vermezken, 60 milyarlık maaşına yüzde 26 zam yapıyorsa en büyük fırsatçı odur. Stokçuluk yaptırmayacakmış. En büyük stokçu, 13 tane uçağı, 300 tane lüks aracı olan saray mukimidir. Depoda stok arayacağınıza, yandaş tüccarları inceleyin. Stokçuluk, enflasyonun sebebi değil sonucudur. Enflasyonun olduğu yerde, stokçuluk olur. Dolayısıyla stokçu varsa sebebi senin beceriksizliğin. Sen ülkeyi düze çıkarır da fiyat istikrarı sağlarsan kimse stokçuluk yapamaz."
'İTTİFAK VE İŞ BİRLİKLERİ ZORUNLU HALE GELDİ'
AK Parti ve MHP'nin ittifak için yeniden bir araya geldiğini belirten İYİ Parti lideri Akşener, "Baktı ki hesaptan kaçış yok, tekrar 'ittifak' dedi. Yenilenen ittifakın adı da yenilendi. Bu seferkinin adı, 'korku ittifakı'. İktidar milletten korkuyor, İYİ Parti'den korkuyor. 1 ay içinde U dönüşü yapmasının, geri adım atmasının sebebi tabi ki İYİ Parti. Türk siyasetinde, bir süredir ittifak ve iş birlikleri zorunlu hale gelmiştir. Kim kiminle ne ittifak kurarsa kursun onları bağlar; ancak bizi asılsız ve ahlaksız ithamlarla muhatap etmeye kalkanlara da sessiz kalamam. O yüzden ağzından çıkanı kulağı duymayanlara sesleniyorum. Sizin ittifakınız; Türk milletinin değil Andımız'a karşı olanların ittifakıdır, tabelalardan Türkiye Cumhuriyeti'ni kaldıranların ittifakıdır, Habur'da teröristleri davul zurnayla karşılayanların ittifakıdır, 'Megri Megri' ile ağlayanların ittifakıdır, peşmergeye lahmacun ısmarlayanların ittifakıdır, FETÖ adına para basanların ittifakıdır, cumhuriyete sayıp sövenlerin ittifakıdır, mukaddesatımızı yaralayanların ittifakıdır" dedi.
'TÜRK YARGISI DEMİRTAŞ DAVASINI KARARA BAĞLAMALI'
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Selahattin Demirtaş ile ilgili kararını da değerlendiren Akşener, şunları söyledi:
"İYİ Parti'nin, HDP ve benzerleriyle ilgili tavrı ve duruşu gayet nettir. Terör örgütünün sözcülüğünü yapanların gölgesinin bile düştüğü yerde, İYİ Parti'nin işi olmaz. Şimdi AİHM kararı üzerinden esip gürlüyor; ama AİHM'in kararıyla ilgili olarak yapılması gereken şey bellidir. Türk yargısı davayı bir an önce karara bağlamalı ve Türk milleti adına vereceği cezayı açıklamalıdır. Sayın Cumhurbaşkanı'nın 'Bizi bağlamaz' demesi ise yeni bir papaz hikayesidir. Bakın bunlar kavga ediyormuş gibi yapıyor; ama kapı arkasında başka bir iş dönüyor. AK Parti'den bir heyeti Almanya'ya gönderdiler. Niçin? Federasyon modelini incelesinler, diye. Heyet açıkladı, 'Federal sistemle ilgili bilgi alıverişinde bulunduk. Program çok verimli geçti' dediler. Bunlar, bir yandan yeni açılım masaları kurmanın işaretlerini veriyor bir yandan da millete nutuk atıyor. Federasyon hevesiyle devleti hendeğe sürüklemişlerdi. İçlerinde ukde kalmış ki tekrar deniyorlar. Şöyle olur, böyle olur, diye lafı uzatmayacağım. Erdoğan'ın federasyon arayışıyla ilgili söyleyeceğim şudur; yap da görelim."
TDK'NIN 'BAŞBUĞ' TANIMINA TEPKİ
Türk Dil Kurumu'nca (TDK) 'Tarih Terimleri Sözlüğü'nde 'başbuğ' için 'Devlete karşı ayaklananların başı' yazıldığını kaydeden Akşener, "Meclis Genel Kurulu'nda, İYİ Parti tarafından dile getirilmesine rağmen halen o tanımı değiştirmediler. Adeta, Türk milliyetçilerine meydan okuyorlar. Buradan uyarıyorum. O alçak tanımı derhal kaldırın. Din ve devlet için mülk ve millet için canlarını, kanlarını sebil eden Türk milliyetçilerine 'devlet düşmanı' demek, sizin de Erdoğan'ın da boyunu aşar" diye konuştu.
'İYİ PARTİ' YERİNE 'AK PARTİ' DEDİ
Meral Akşener, konuşmasının bir bölümünde partisinden bahsederken, 'İYİ Parti' yerine 'AK Parti' dedi. Ülkede manzaranın parlak olmadığını savunan ve "Ancak ümitsizliğe gerek yok. 'Kul daralmayınca hızır yetişmez' demiş ecdadımız. Milletimiz, şaşmaz ferasetiyle bugünleri gördüğü için AK Parti'yi kurdu" diye konuşan Akşener, yanlışını hemen fark etti. İYİ Parti lideri Akşener, sözlerini "İYİ Parti'yi kurdu, yerine getirdi. İYİ Parti göreve hazır. İYİ Parti belediyeleri devralmaya hazır" diyerek düzeltti. Akşener, grup toplantısındaki konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
"İYİ Parti 'Önce millet' diyor. İYİ Parti 'Önce Türkiye' diyor. İYİ Parti 'Hep Türkiye, her zaman Türkiye' diyor. Bugünümüz de yarınımız da Türkiye. Adımız da sevdamız da Türkiye. Namımız da şanımız da Türkiye. Andımız da Türkiye, 5 vakit duamız da Türkiye. Bıkmadılar, usanmadılar, hala her yanından çekiştiriyorlar ülkemizi; ama bu karanlığa aldanmayın. Güneş yine doğacak. İyi insanlar, cesur insanlar her defasında sahneye çıktı, bu kez de aynısı olacak."
'9 BÜYÜKŞEHİR ÜZERİNDEN ÇALIŞMA YÜRÜYOR'
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, grup toplantısının ardından gazetecilerin yerel seçime ilişkin sorularını yanıtladı. Akşener, İYİ Parti ile CHP'nin 9 büyükşehirde anlaştığı iddialarına ilişkin "Bizim görüşmelerimiz sürüyor. Bir pazarlık da söz konusu değil. 17 büyükşehir referandumda 'hayır' oyu vermişti. Bunlardan 3'ü Güneydoğu'daki illerimizdi. '4 büyükşehri biz zaten alacağız' diye kanaat belirttiler. Balıkesir'e de bir aday belirledikleri için geri kalan 9 büyükşehir üzerinden bir çalışma yürüyor; ama henüz 'Şudur, şöyle bir şartımız vardır' deme imkanımız yok" dedi.
'HAKKANİYETLİ ÇALIŞMA OLABİLECEĞİNE İNANIYORUM'
İttifakta CHP'nin, İstanbul ve İzmir'e karşılık İYİ Parti'nin de Ankara şartını öne sürdüğü iddialarının sorulması üzerine Akşener, "Herhangi bir şart ileri sürerek, masaya oturma alışkanlığında olan bir şahıs değilim. Sadece Ankara ile ilgili olarak bir tarifim var. O tarif üzerinden fikirlerimizi söylüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'na, CHP heyetine de söyledim. Diğer taraftan şimdi MHP ve AK Parti arasındaki ittifakta MHP yüzde 11 oy, AK Parti yüzde 42 oy aldı. Aralarında 4 kat var. Bizim oyumuz yüzde 10, CHP'nin de yüzde 22. 2 kat fazlası var. Ona göre hakkaniyetli bir çalışma olabileceğine inanıyorum. Onun dışında 5 milyon insan bize oy verdi. Hep söylediğimiz gibi 5 milyon seçmenin hakkını, hukukunu korumak durumundayız. İyi olacağını ümit ediyorum" diye konuştu.
KILIÇDAROĞLU İLE İKİNCİ KEZ GÖRÜŞECEK
İYİ Parti lideri Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile aralarında ikinci görüşmenin olup, olmayacağına ilişkin soruya ise "Sanıyorum yapacağız. Bugün Sayın Kılıçdaroğlu Almanya'ya gidiyor. Dönüşte görüşme yapacağız ve ne olacağına karar vereceğiz" diye yanıt verdi.
FOTOĞRAFLI