Güncelleme Tarihi:
Halkbank’ın 19 yaşındaki genç yeteneği Aslıhan Kılıç, Türk voleybolunun yükselen yıldızı olmaya aday gösteriliyor. Milli takımda da forma giyen ve pasör mevkiinde oynayan Aslıhan, genç yaşında, Vestel Venüs Sultanlar Ligi gibi Avrupa’nın önemli liglerinden birinde mücadele eden Halkbank’ın ‘beyni’ olma sorumluluğunu üstlenmiş durumda.
Voleybola, Bahar Mert Voleybol Okulu’nda başladığını belirten Aslıhan’ın ilginç bir hikayesi var. Bahar Mert Voleybol Okulu kapanınca Türk Telekom’a geçen Aslıhan, Türk Telekom da faaliyetine son verince Gazi Üniversitesi’ne gitmiş. Gazi Üniversitesi de kapandıktan sonra Halkbanklı olmuş. Voleybolla tanıştığında ilkokul 4. sınıfa gittiğini, şu anda üniversite 2. sınıfa geçtiğini belirten Aslıhan, başarı basamaklarını nasıl çıktığını şöyle anlattı: “Hem okul, hem antrenmanlar zorlasa da ikisini bir arada yürütmeye çalışıyorum. İkisinden de geri kalmamak için emek harcıyor, bazı fedakarlıklarda bulunuyorum. 2. Lig takımında da oynadığım için üst seviyeye hazırlanmaya başlamıştım. Fakat Sultanlar Ligi farklı bir seviye. Özellikle ilk devre çok zorlandım. Hem takım arkadaşlarım, hem rakiplerimiz çok profesyoneller, yetenekliler. Hepsinin seviyesi yüksek. Bu nedenle adapte olmam, zaman aldı. Zor ama çok keyifli olduğunu da söylemeliyim. Bu yıl alışma devremdi. Önümüzdeki yıllarda, tecrübelendikçe daha başarılı olacağıma inanıyorum.”
MİLLİ TAKIMDA 50’İN ÜZERİNDE MAÇA ÇIKTI
“Milli Takım apayrı bir olgu. Bizim yaş kategorimiz başladığından bu yana Ay-Yıldızlı formayı giyebiliyorum. 50’nin üzerinde milli maça çıktım. Her seferinde İstiklal Marşı okunurken çok duygulanıyorum, gözlerim doluyor. Milli formayı ilk kez Küçük Milli Takım’da, Ankara’daki Balkan Şampiyonasında giydim. Ama o turnuvada pasör çaprazı olarak görev yaptım. Aslında hep pasör olarak oynuyordum. Smaç gücüm de yüksek olduğu için Balkan Şampiyonasında pasör çaprazı olarak oynattılar. İdealimde her zaman pasörlük olduğundan, sonraki yıllarda gerçek mevkiime döndüm.”
“Örnek aldıklarım var ama kimseyi bir idol olarak seçemiyorum. Takımımızdaki Seda Abla’dan (Uslu), diğer takımlardaki pasörlere kadar herkesten bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum. Bu durum takım sporlarının doğasında var. Kendisini idol olarak görürsem, bir rekabet içine giremem diye düşünüyorum. Kendime bir yol çizdim. Bana verilen şansları iyi değerlendirip, kendimi kanıtlamaya çalıştım. İlk senem olduğundan, bir şeyleri böyle gösterebilecektim. O nedenle, en az hata ile oynamaya çalıştım. Tecrübeli ve gençlerden oluşan karma bir takımdık. Takımdaki enerji ve ondan çıkan sinerji, saha sonuçlarına yansıdı. Ligimiz Avrupa’nın sayılı liglerinden biri olarak değerlendiriliyor. Her takımda dünya yıldızları sahne alıyor. Ünlü isimler burayı tercih ediyor ve ligin seviyesini yükseltiyor. Bu yıldızlara karşı oynamak bize tecrübe kazandırıyor.” Ayvalıklı olan Aslıhan, memleketinin kulübü Ayvalıkgücü’ne de yaptığı malzeme yardımı ile de gençlere örnek oluyor