Güncelleme Tarihi:
Gençlerbirliği’nin teknik patronu Ümit Özat, hayatını kaybeden duayen başkan İlhan Cavcav’ın, kulübü çok sağlam temeller üzerine inşaa ettiğini belirtip, “Bu sistem 40 yılda kuruldu, 40 günde çökmez” ifadelerini kullandı. İlhan Cavcav’dan sonra Gençlerbirliği’nde bir değişimin yaşanacağı ve spor kamuoyunda “Kulübün paralarının gideceğine” yönelik bir algı oluşturulmaya çalışıldığı iddiasını değerlendiren Özat, şöyle konuştu: “Duayen başkanımız İlhan Cavcav bu sistemi 40 yılda kurdu. 40 günde bu yapı çökmez. Ancak aynı yolda gidilmesi lazım. Şampiyonluk kolay değil. 1 milyon Euro verip, 15 tane oyuncu alsan da şampiyonluğun garantisi yok. Şampiyon üç büyüklerden çıkıyor, araya çok nadir Anadolu’dan bir takım giriyor. Gençlerbirliği, her zaman oyuncu yetiştirmeli, oyuncu satmalı. Takım içinde Gençlerbirliği’nin alt yapısından gelmiş oyuncu sayısı fazla olmalı. Takım ligde sıkıntı yaşamamalı.”
ADAM OYUNCUYU 10 LİRAYA GETİRİR
Özat, futbolda menajerlerin olayın içine çok fazla girmesi, bu gidişatı tehlikeli bulup bulmadığı yönündeki soruya ve uygulamaya sokulamaya hazırlanılan video hakem teknolojisi ile ilgili olarak da şunları söyledi: “Menajerlerin durumunu hiç de tehlikeli bulmuyorum. Herkes sonuçta yaptığı işin karşılığını alacak. 1 liralık oyuncuya 10 lira veriyorsan, oyuncunun maliyetini bilmiyorsun demektir. Adam sana o oyuncuyu 10 liraya getirir. Yabancı oyuncularda bu konu sıkıntı olmuyor da yerli oyuncu da niye sıkıntı olsun. Oyuncu para konusunu kendisi konuşmamalı. Kulüp olarak oyuncu tarama, oyuncu izleme gibi birimleri iyi kurarsan, işi bilen isimlerle çalışırsan ve sadece menajere bağlı kalmazsan, zarar etmezsin. Video hakem konusu kimine göre faydalı, kimine göre zararlı. Basketbolda uygulanıyor, teniste uygulanıyor, futbolda neden olmasın. Bir gol bir takımı şampiyon yapıyor, bir takımı küme düşürüyor. Sık sık oyun durursa olmaz ancak belli kıstaslar getirilmeli. Bence kullanılmalı, ne zararı olur ki. Zaten topun oyunda kaldığı süre ortalama 52-53 dakika. Bir iki dakika da itiraz nedeniyle dursun... Futbol piyasasının 2 milyar dolar değerde olduğu konuşuluyor. Küme düşen takım, 80 milyon dolar kaybediyor. Maçlar bitiyor, yorumcular bir pozisyonu saatlerce tartışıyor, orta yolu bulamıyor. Hakem saha içinde tek başına ne yapsın. Teknolojiden faydalanılmalı ki bu tartışmalar sürüp gitmesin. Emekler heba olmasın.”
KÖTÜ NİYETLİ İNSANLARDAN KAYNAKLANIYOR
Özat, Türk futbolunda bir ‘hatır’ işi var mı? Niye birileri birilerinin hatırına oynaması isteniyor? Diğerinin hatırı kalmaz mı? şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi: “Bu tür şeyler hep konuşulur. Ben Başakşehir şampiyon olur, Beşiktaş şampiyon olamaz demedim. Son dakika golleri bana oyunculuğum dönemindeki Denizli’de yaşadığımız maçı anımsattı dedim. 3 yıl birlikte televizyon programı yaptığım Ahmet Çakar ile futbol konuşmayacağım da ne konuşacağım. Ancak kötü niyetli insanlar, sizin sözlerinizi kendi istediği tarafa çeker. Öyle düşünür. Bir hafta sonra biz Başakşehir ile oynadık. Pozisyona bile giremeden zorla 2-1 kazandılar. Aynı takım Beşiktaş’a 17 dakikada 3 gol atmadı mı? Trabzon-Rize maçı kendilerini ilgilendirir. Biz, içerde dışarıda tüm kritik müsabakaları alnımızın akıyla oynadık. Antep’i, Bursa’yı deplasmanda yendik. Bu tür söylentiler, kötü niyetli insanların ortaya attığı iftiralar... Bunun üzerine ne konuşulabilir ki.”