100 milyon kutu krizi

Güncelleme Tarihi:

100 milyon kutu krizi
Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2011 00:00

Türk Eczacıları Birliği (TEB), ödemesi durdurulan geçici karekodlu ilaçlar için SGK’ya dava açıyor.

TÜRK Eczacıları Birliği (TEB) Genel Sekreteri Özgür Özel, ödemesi durdurulan 100 milyon kutu ilaç olduğunu belirterek, “Bunlar arasında kalp, tansiyon, şeker ilaçları ve ateş düşürücü şuruplar bulunuyor. SGK bu ilaçların kare kodunu uzatma sözü vermişti ama yapmadı. İlaçların ödenmemesi vatandaşı zor durumda bıraktı. O nedenle hazırladığımız bilgilendirme broşür ile vatandaşlara durumu anlatıyoruz” dedi.

Özgür Özel Ankara Hürriyet’e yaptığı açıklamada, SGK’nın son uygulamasını mahkemeye verdiklerini ve yürütmeyi durdurma talebinde bulunduklarını söyledi. Özel şöyle devam etti:

Üyelere acil ibareli yazı

“Üyelerimize ‘acil’ ibareli bir yazı gönderdik. Onları davadan haberdar ettik. Ne işlem yapılacağını anlattık. Bu arada ilaç depolarını acil toplantıya çağırdık. Bir iki gün içinde yürütmeyi durdurma kararı alınamazsa, ilaçların sanayicilere iade edileceğini ve karekodu olanlar varsa birebir ürün değişimi yapacağımızı belirttik.

Yılbaşı sonrası çok sayıda hasta tansiyon, kalp ilaçlarını, öksürük ve ateş düşürücü şuruplarını almak için nöbetçi eczanelere başvurdu ama şok oldular. Her fiyattan, her türden ilaç var. Vatandaş zor durumda kaldı. ‘İlacının parasını sen öde’ demek haksızlık. SGK yetkilileri televizyonlara çıkıp bir eczanede bulamayan gezsin bir başkasında bulur diyebiliyor. Bu nasıl bir mantık anlayamadık. Gece nöbetçi eczaneye gelen hastaya ‘yarın bütün eczaneleri dolaş belki bulursun’ mu diyeceğiz? Kaldı ki bırakın eczaneleri depolarda yok bu ürünlerin karekodlusu. Olsa bu kadar sorun olurmuydu, nasıl görmüyorlar anlayamıyoruz.

100 milyon kutu ilaç var

Karekod uygulamasına geçildiğinde TEB SGK’ya geçici karekoda gerek olmadığını kupür ve barkod kesmeye devam edebileceğini söylemişti. Ama SGK geçici karekod uygulamasında ısrarcı davrandı ve ilaçların son kullanma tarihlerine uzun süre olmasına rağmen, bu tarihi 31.12.2010 olarak belirledi. Şuanda ilaç eczacılık genel müdürlüğü kayıtlarına göre 100 milyon kutudan fazla bildirilmiş geçici karekodlu ilaç var. Bu ilaçların 10-15 milyon kutusu eczanelerde, bir o kadarı depolarda, geri kalanı ise üreticilerde diye tahmin ediliyor. Biz ‘süre bitince ne olacak’ dedik, bize verilen yanıt ‘uzatırız’ oldu. Sağlık Bakanlığı da ‘bunlar milli servet’ diyerek son kullanma tarihlerini 2020’ye kadar uzattı. Ama SGK, şimdi Sağlık Bakanlığı’nın bu uygulamasını da hiçe sayıyor. Şu anda sağlığın patronu kim belli değil. Kimin sözünü dinleyeceğimizi şaşırdık. Oysa makul bir geçiş süreciyle karekoda geçilebileceğini ifade etmiştik.”

Şikayetler Başbakanlık’a

“TABİ durumu hastalara anlatmak zor. O nedenle SGK’nın, ilaç paralarını ödemediğini anlatan bir bilgilendirme broşürü hazırladık. Şikayetlerini Başbakanlık Şikayet Hattı ALO 150’ye bildirmelerini istedik. Çünkü iki bakanlık birbiriyle çelişiyor. Sağlık Bakanlığı ürünler uygun satın diyor SGK ben ödemem vatandaş alacaksa cebinden alsın diyor. Akıl alır gibi değil. Başbakanlık konuya müdahil olmazsa arada vatandaş kalacak.”

TEİS: Reçetesiz ilaç reklamı halk sağlığı için ciddi tehdit

TÜM Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, ilaçların süslü reklamlarla tanıtılması ve her yaş grubundan vatandaşlar için özendirici hale getirilmesinin, halk sağlığı için ciddi tehdit olduğunu savundu.
Saydan, yaptığı yazılı açıklamada, TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun Tasarısı’nın 11. Maddesi ile reçetesiz ilaçların radyo ve televizyonlarda tanıtımının serbest bırakıldığını anımsattı. İlaçta reklamın hep karşısında olduklarını, bu maddenin yasalaşmasının son derece vahim bir durum olduğunu kaydeden Saydan, “İster reçeteli, ister reçetesiz satılsın, adı üstünde ilaç, ‘ilaç’tır ve en basit ilaç bile yanlış yönlendirme ve kullanım ile zehre dönüşebilmektedir. İlaçların süslü reklamlarla tanıtılması ve her yaş grubundan vatandaşlarımız için özendirici hale getirilmesi, halk sağlığımız için ciddi bir tehdittir” görüşünü dile getirdi.
Bir türlü engellenemeyen internet yoluyla yapılan özendirici ilaç reklamları ve ilaç satışıyla bile birçok canın heba olduğunu belirten Saydan, bugün reklamı yapılacak kadar masum görünen bu ürünlerin, marketlerde satılmasının da gündeme gelmesiyle bilinçsiz ilaç tüketiminin hızla artacağını, gelecek nesillerin sağlığının tehlikeye atılacağını savundu.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!