IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 25, 2015 16:59
İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ HATEM DURSUN
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin finanse ettiği Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğü tarafından uygulanan “İlköğretim Kurumlarına Devam Oranlarının Artırılması Projesi” kapsamında okula devamın önemine ilişkin farkındalığın artırılması amacıyla Ağrı’daki kanaat önderlerine yönelik bir toplantı düzenlendi.
Özel bir otelde düzenlenen toplantıya Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğü Eğitim Politikalar Daire Başkanı Fatih
Başak, İl Milli Eğitim Müdürü Hatem Dursun, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İshak Hasanoğlu, kanaat önderleri, muhtarlar, din görevlileri, okul aile birliği başkanları ve proje ekibi katıldı. Burada bir konuşma yapan İl Milli Eğitim Müdürü Hatem Dursun, okula devamın artırılması için kanaat önderleri, muhtarlar ve din görevlilerinden destek istedi.
Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürlüğü Eğitim Politikalar Daire Başkanı Fatih Başak ise,”Gelecekteki politik, sosyal, kültürel ve ekonomik senaryolar bugün okullarımızda okuyan öğrencilerimizin ileride nasıl bireyler olacaklarına bağlıdır. Bu doğrultuda günümüzde eğitim, bilimsel ve teknolojik gelişmelerle, bugüne kadar görülmemiş sosyo-ekonomik sorunlar ve olanakların getirdiği misyon doğrultusunda her zaman olduğundan daha fazla geleceğe odaklı ve öngörülü olmak zorundadır. Günümüzde yenilikçilik ve bilgi tarafından yönlendirilen bir ekonomi, yoğun rekabet ve sürekli yenilenme içinde olan piyasalar, çok büyük olanak ve risklerin bulunduğu bir dünya, politik, bilimsel, teknolojik ve çevresel sorunlardan oluşan bir toplumla yüz yüze kalmış bulunmaktayız. İçinde bulunduğumuz çağda, dünya güçleri ile rekabet edebilmek için eğitime bakış açımızı yeniden gözden geçirmemiz, öğrencilerimizi tüm bu değişimlere hazırlamamız ve kısacası 21. yüzyıl insanlarını yetiştirmemiz gereklidir. Günümüzde eğitimin, rekabetin temeli olduğunu yani ekonominin girdisi değil tam tersine temel itici gücü olduğunu gözden kaçırmamalıyız. Tüm bu oluşumlar, çağın gerektirdiği bilgi ve beceriye sahip insanlara olan ihtiyacın önemini ön plana çıkarmaktadır. Bu gerekçelerle okullarımızın bu ihtiyaçlara cevap verebilecek düzeye getirilmesi ve tüm çocuklarımızın bu okullara düzenli devam etmeleri temel önceliklerimizden biridir" dedi.
Ülkemizde, 2012 yılında 12 yıllık zorunlu eğitim sistemi uygulamaya konulduğunu hatırlatan Başak, "Ancak eğitimin zorunlu hale getirilmesi, çocuklarımızın okula düzenli olarak devam ettikleri anlamına gelmemektedir. Eğitim yalnızca devletlerin üst politikalarında değil aynı zamanda topluma yön veren değer yargılarında da önemli bir yere sahiptir. Bunun en güzel örneklerinden biri dinimizin yayılışı olarak gösterilebilir. İslam dini yeryüzüne yayılmışsa bunun temel sebeplerinin başında Sevgili Peygamberimizin bir öğretmen gibi çalışması ve ashabında bir talebe gibi O’nu takip etmeleri gelmektedir. Nitekim Müslümanların Mekke’den Medine’ye Hicretlerinden sonra Hz. Peygamberin yaptırmış olduğu Mescid-i Nebevinin en önemli kısmını bir okul yani “Ashab-ı Suffa” oluşturmakta idi. Suffa günümüzün pansiyonlu üniversiteleri gibi çalışan bir kurumdu. Resulullah bizzat burada ders veriyor, bunun yanında okuma-yazma bilmeyenlere ise bazı öğretmenler tarafından dersler veriliyordu. Gün geldiğinde burada ders gören insanların sayısı 400’e ulaşmıştır. Bu mektepte yetişen insanlar İslam dininin yayılmasında öncü olmuşlardır. Ayrıca Bedir savaşında Peygamber Efendimiz esirlerin 10 kişiye okuma yazma öğrettiği takdirde salıverilmesini buyurmuşlardır. Eğitimin, bireylerin hayatlarında bu kadar önemli rol oynadığı günümüzde maalesef hala eğitim sisteminin dışına çıkan, devam sorunları nedeniyle eğitimlerini gerektiği gibi tamamlayamayan çocuklar bulunmaktadır. Bu gelişmişlik seviyesi ne olursa olsun tüm ülkelerde önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sorunun çözümü sadece Milli Eğitim Bakanlığı çalışanlarının sorumluluğunda değil toplumun yönlendirilmesinde görev alan herkesin sorumluluğundadır. Toplumun gelişmesinde ve ilerlemesinde hepimizin ortak hareket etmesi büyük önem arz etmektedir. Bu doğrultuda başarılı olmanın koşulları arasında ilk sırada inanmak ve çalışmanın yer aldığını düşünecek olursak, burada bir araya gelmemiz yapabileceğimize inanmanın güçlü bir teyidini oluşturuyor. Şimdi “nasıl yapabiliriz” üzerine kafa yoracağız ve inanıyorum ki bu toplantıdan bizlere ışık tutacak verimli sonuçlar çıkacak. Değerli katkılarınız için şimdiden teşekkür ediyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum”şeklinde sözlerini tamamladı.
Konuşmaların ardından İletişim ve Ağ Oluşturma Uzmanı Ayça Günçakın, “İlköğretim Kurumlarına Devam Oranlarının Artırılması” projesinin tanıtımını yaptı.