IHA
Oluşturulma Tarihi: Eylül 14, 2015 14:17
KAMU HASTANELER BİRLİĞİ GENEL SEKRETERİ ERDOĞAN ÖZ, ADIYAMAN'DAKİ SAĞLIK İLE İLGİLİ GELİNEN NOKTAYI ANLATTI
Kamu Hastaneler Birliği (KHB) Genel Sekreteri Erdoğan Öz, 400 Yataklı Eğitim ve Araştırma Hastanesi açılışı ile birlikte sağlıkta gelinin noktayı anlattı.
KHB Genel Sekreteri Erdoğan Öz, Adıyaman halkının uzun zamandır beklediği yeni Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açılışını yapmasıyla birlikte Mayıs ayında hizmet vermeye başladığını dile getirdi.
Hastanede fiziksel ve donanımsal açıdan en üst teknolojinin kullanıldığı belirten Erdoğan Öz, “Kısa bir süre zarfında, tedavi olmak amacıyla Adıyaman dışından da birçok hastanın geldiği, şifa dağıtmak vazifesi yanında, bünyesinde bulundurduğu profesör, doçent, yardımcı doçent ve uzmanlar eşliğinde, uzman doktor ve tıp öğrencisi yetiştiren, sanılanın aksine 400 değil, gerektiğinde 600’e kadar çıkabilecek 500’ün üzerindeki yatak kapasitesiyle, tam teşekküllü bir sağlık üssü hüviyetine kavuştu.
Yanı başında yapılması planlanan en az 200 yataklı Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi ile birlikte çok daha büyük bir sağlık kompleksine dönüşecek olan; şu haliyle bile eski üç hastanenin toplam alanının iki katından daha fazla bir alana sahip bu devasa yapı, taşınma sürecinde yaşanan aksaklıkların da giderilmesiyle birlikte; ilimize ilk kez kazandırılan üçüncü basamak yoğun bakımları, ameliyathaneleri, ilk kez açtığımız yanık ünitesi ve diyaliz merkezi, poliklinik ve servisleri, laboratuarları, sayısını 1’den 2’ye çıkarttığımız anjiyografi, bu seviyedeki teknolojiye sahip Türkiye’deki birkaç cihazdan biri olan yeni aldığımız ESWL (taş kırma) ve burada hepsini sayabilmemizin mümkün olamayacağı çeşit ve sayıda, birçok ilde olmayan cihazları ve profesyonel ekibiyle, ilimizin medarı iftiharı olmuştur” dedi.
KHB Genel Sekreteri Erdoğan Öz, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Hastanelerin taşınması, başlı başına meşakkatli bir süreçtir. Bu süreci yaşayan diğer illerin çoğunda daha yoğun ve daha ciddi şekilde sıkıntılar yaşanmıştır. Biz de sizlere layık olabilmek adına, bu süreci en sancısız şekilde atlatabilmek için olağanüstü bir çaba sarf ediyoruz.
Hastanelerin fiziksel olarak diğerleriyle kıyaslanamayacak kadar daha büyük ve modern, ayrıca tıbbı teçhizat açısından çok daha üst seviyede bir hastaneye taşınmasının, acil hizmetlerinin tek elden yürütülmesinin ilimize çok büyük bir katkısı olmuştur. Artık yeni Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yeterince hekim sayımızın olduğu hemen her branşta, icap nöbeti yerine branş nöbeti tutulmaya başlanmıştır. Çoğu ilde olmayan bu nöbet hizmetimiz sayesinde; artık doktorlar ihtiyaç duyulduklarında evlerinden çağrılmak yerine, 24 saat yeni Eğitim ve Araştırma hastanemizde nöbet tutmaktadırlar. Böylece günün herhangi bir saatinde hem serviste yatan hastalara, hem de acile başvuran hastalara, birçok uzman doktor, anında müdahale edebilmektedir. Bu sayede artık birçok branşta; icapçı doktorun, evden gelmesini beklerken yaşanan zaman kaybı sıfıra inmiştir. Bu nöbet sistemi, hastanelerin ve acil polikliniklerinin birleştirilmesi sayesinde hayata geçirilebilmiştir.
Hızlı bir şekilde acile ulaşmak tabi ki çok önemlidir. Ancak bundan daha önemlisi, acile ulaşıldığında yapılan müdahalenin niteliğidir. Bu ise, uzman doktor başta olmak üzere sağlık personeli, fiziksel koşullar ve tıbbi teçhizat sayesinde sağlanabilir. Bundan dolayıdır ki dünyanın hiçbir yerinde, kolay ulaşılabilsin diye şehrin farklı yerlerine çok sayıda acil servis açılamaz. Çünkü bu noktaların hepsinde birer acil uzmanının, dahiliyecinin, genel cerrahın, kardiyologun, anestezistin, nörologun, vs. bulunması; eksiksiz olarak tüm cihazların burada konuşlandırılması mümkün değildir. Birçok acil hastanın hayata döndürülebilmesi, bizim şu an yeni hastanemizde gerçekleştirdiğimiz gibi, en ileri tıbbi cihazlar eşliğinde, aynı ortamda hazır bulunan çoklu uzman doktor müdahalesiyle mümkündür.
Büyük kavgalarda tek acil olmasının beraberinde sıkıntılar getireceği halkımız tarafından dile getirilmekle birlikte; yeni hastanemiz, devasa ve gerektiğinde birbirinden bağımsız olabilen fiziksel yapısıyla, farklı grupların birbiriyle temas etmeden tedavi olabileceği, müdahalelerin yapılabileceği bir hastane vasfındadır.
Günde 15-16 farklı branşta uzman hekimin poliklinik yaptığı 82.Yıl Semt Polikliniği, laboratuar ve görüntüleme de dahil olmak üzere hasta yatışı haricindeki tüm sağlık hizmetlerinin sunulduğu güçlü bir sağlık tesisi haline gelmiştir. Yolların bitirilmesi ve yeni ulaşım imkanları neticesinde, yeni Eğitim ve Araştırma Hastane’mize ulaşım oldukça kolaylaşmakla birlikte; tıbbi gereklilik sebebiyle sık hastaneye gitmesi gereken veya var olan bir fiziksel engelinden dolayı yeni hastanemize ulaşmakta zorluk çektiğini düşünen vatandaşlarımız, semt polikliniğine başvurarak sağlık hizmeti alabileceklerdir.
82.Yıl Semt Polikliniğinde, gündüz poliklinik saatlerinde enjeksiyon ve pansuman hizmetimiz başlamış olup; doktor başta olmak üzere yeterli sayıda sağlık personelinin, ilimize gelmesiyle de yeni Eğitim ve Araştırma Hastanesine ek olarak, burada da mesai saati sonrası (geceleyin) enjeksiyon ve pansuman hizmeti verilecektir.
Yukarda bahsi geçen 200 yataklı yeni Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi yapılıncaya kadarki süre zarfında, fiziksel ve donanımsal açıdan oldukça yetersiz olan, hastaların bazen ikişerli olarak yataklara, bazense kanepelere yatmak zorunda kaldıkları, şu anki Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesini taşımamız zarureti hasıl olmuştur. Bu sebeple halkımıza yakışmayan bir ortamda hizmet veren Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nin taşınabileceği hastane alternatifleri değerlendirmeye alınmıştır.
Birinci alternatif olarak; mimar, inşaat mühendisi, makine mühendisi, elektrik mühendisi, biyomedikal mühendis ve iş güvenliği uzmanından oluşan ekibimizin eski adıyla Devlet Hastanesi olarak bilinen merkez binada yaptıkları uzun süreli ve detaylı inceleme neticesinde bir sonucu varıldı.
Erişkin hastalara hizmet verecek şekilde planlanmış olan hastanenin, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne dönüşebilmesi için geniş kapsamlı bir tadilatın gerekli olduğu; ancak hastanenin 2 bloğunun depreme dayanıklılık açısından bu tadilatı kaldıramayacağı, güçlendirme yerine bu 2 bloğun yıkılması gerektiğine karar verildi.
Üçüncü blokta ise deprem güçlendirmesinin şart olduğu ancak yapılacak deprem güçlendirmesiyle birlikte, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’ne dönüşüm tadilatının çok uzun bir zaman alacağı ve tadilat sonrası elde edilecek yatak sayısının ve niteliğinin yetersiz olacağı belirtildi.
Dördüncü blokta ise tek başına yeterli sayıda ameliyathane, yoğun bakım, servis ve poliklinik oluşturulamayacağı sonucuna varıldı.
Bu sebeple Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi’nin, eski adıyla Devlet Hastanesi olarak bilinen merkez hastaneye taşınılması teknik olarak mümkün olmamıştır. Bunun yerine merkez hastanenin, ilimizde eksikliği hissedilen 2. Basamak hastane olarak projelendirilmesi kararına varılmış; yeni personel tahsisini de kapsayacak şekilde hastane talebimiz, Sağlık Bakanlığımıza iletilmiştir. Kısacası merkez hastanenin, gerekli yıkım/güçlendirme/tadilat/düzenleme sonrası 2. basamak erişkin hastalara hizmet vereceği bir hastaneye dönüşmesi için çalışmalar başlatılmıştır.
İkinci alternatif olarak; Adıyaman Üniversitesi ile yapılan görüşmeler sonrası; Üniversitenin akademik ve idari birimlerinden oluşan İnceleme ve Değerlendirme Heyetinin yaptığı araştırmalar neticesinde aldığı ‘Adıyaman Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesinin Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi olarak kullanılmasının uygun olacağı’ kararını müteakiben, yapılacak bazı düzenlemelerin ardından, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin, eski adıyla Tıp Fakültesi Hastanesi olarak bilinen bu binaya taşınması konusunda mutabakata varılmıştır.
Yeni Eğitim ve Araştırma hastanesinin yanına yapılması planlanan 200 Yataklı Hastane tamamlanıncaya kadar, Kadın Doğum ve Çocuk Hastanemiz, eskiden de hastane olarak kullanılan bu binada hizmet verecektir. Tıp Fakültesi Hastanemizin Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesine dönüşümü için teknik ekip tarafından gerekli düzenlemelere başlanılmış olup, birkaç aylık bir çalışma sonrasında taşınma işlemi gerçekleştirilecektir. Halihazırda 180’in altında yatak kapasitesine sahip Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, yaptığımız çalışmalarla, hem 200’ün üzerinde yatak kapasitesine kavuşacak; hem de daha modern bir binada hizmet verecektir.
Yapılan tüm çalışmalar ve alınan tüm kararların her şeyin en iyisine layık olan halkımızın daha kaliteli bir sağlık hizmetine kavuşabilmesi adına gerçekleştirildiğinin altını çizerek, birbirini takip eden bu taşınma sürecinin Adıyaman’ımıza hayırlı olmasını diliyor; desteklerini bizden bir an dahi esirgemeyen Sayın Valimize; Sayın Milletvekillerimize ve siyasi iradeye sonsuz şükranlarımı sunuyorum.”