Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Yad Ettiği Adıyamanlı Mustafa Hayri Efendi Gündemde
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 26, 2015 12:49
CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN’IN ADIYAMAN’DA Kİ KONUŞMASININ BİR BÖLÜMÜNDE BAHSETTİĞİ MUSTAFA HAYRİ EFENDİ’NİN EL-MUĶTEŦAF ESERİNİN TAHKİK EDİLMESİ BEKLENİYOR.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Adıyaman’da ki konuşmasının bir bölümünde bahsettiği Mustafa Hayri Efendi’nin el-Muktetaf eserinin tahkik edilmesi bekleniyor.
Son devir Osmanlı alimi ve müfessir Adıyaman’da 1889 yılında dünyaya gelen Mustafa Hayri Efendi, 1970 yılında hayatını kaybederek, İstanbul Eski Kozlu Mezarlığı’nda defnedildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Adıyaman’a yaptığı ziyaretinde ki konuşmasında Mustafa Hayri Efendi’den bahsetti.
Birinci Dünya Savaşı’nda yedek subay olarak Çanakkale, Makedonya ve Bağdat cephelerinde savaşan ve Bağdat cephesinde İngilizler’e esir düşen Mustafa Hayri Efendi, iki yıl iki ay sonra mübadele antlaşması çerçevesinde İstanbul’a döndü.
Bir süre sonra Bulgaristan’a yerleşen Mustafa Hayri Efendi, Bulgaristan’da ki Müslüman Türk Azınlığın dini kurumlarında hizmete adadı. Sofya’da ki görevi esnasında el-Muktetaf fi’t-tefsîr adlı tefsirin yazımını tamamladı.
1965 yılında İstanbul’a dönen Mustafa Hayri Efendi, 1970 yılında hayatını kaybetti. Mustafa Hayri Efendinin el-Muktetaf fi’t-tefsir adlı eserinin basılması için Suudi Arabistan’a gönderildi. Muhammed Ali es-Sabuni tarafından eser tahkik edilerek el-Muktetaf min ?uyuni’t-tefasir adıyla yayımlandı.
Yrd. Doç. Dr. Ahmet İnan, Muhammed Ali es-Sabuni’nin eseri tahkik etmek isterken tahrif ettiğini ve yeniden tahkik edilmesi gerektiğini ifade ediyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Adıyaman’da ki konuşmasında, “Buradan Adıyamanlı büyük müfessir merhum Mustafa Hayri Efendinin hatırasını yad ediyorum. Mustafa Hayri efendi sadece büyük bir mefessir değil aynı zamanda, gazadan gazaya koşmuş, esir düşmüş, gazi olmuş bir mücahittir. Çanakkale’de savaşan, esarette Bulgaristan’da ki kardeşleriyle kader arkadaşı olup Şumlu’da, Soyfa’da müderrislik yapan Mustafa Hayri Efendi’den Allah razı olsun. Onun hikayesi milletimizin hikayesidir. Milletimizin gönül hikayesinde Adıyaman ile Şumlu’nun adı yan yana yazılıdır. Bugün milletimizin arasında Adıyaman ile Şumlu’nun adını yan yana yazdıran bu bağı koparmak için çalışanlar var ama başaramayacaklar” demişti.
Son devir Osmanlı alimi ve müfessir Adıyaman’da 1889 yılında dünyaya gelen Mustafa Hayri Efendi, 1970 yılında hayatını kaybederek, İstanbul Eski Kozlu Mezarlığı’nda defnedildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz günlerde Adıyaman’a yaptığı ziyaretinde ki konuşmasında Mustafa Hayri Efendi’den bahsetti.
Birinci Dünya Savaşı’nda yedek subay olarak Çanakkale, Makedonya ve Bağdat cephelerinde savaşan ve Bağdat cephesinde İngilizler’e esir düşen Mustafa Hayri Efendi, iki yıl iki ay sonra mübadele antlaşması çerçevesinde İstanbul’a döndü.
Bir süre sonra Bulgaristan’a yerleşen Mustafa Hayri Efendi, Bulgaristan’da ki Müslüman Türk Azınlığın dini kurumlarında hizmete adadı. Sofya’da ki görevi esnasında el-Muktetaf fi’t-tefsîr adlı tefsirin yazımını tamamladı.
1965 yılında İstanbul’a dönen Mustafa Hayri Efendi, 1970 yılında hayatını kaybetti. Mustafa Hayri Efendinin el-Muktetaf fi’t-tefsir adlı eserinin basılması için Suudi Arabistan’a gönderildi. Muhammed Ali es-Sabuni tarafından eser tahkik edilerek el-Muktetaf min ?uyuni’t-tefasir adıyla yayımlandı.
Yrd. Doç. Dr. Ahmet İnan, Muhammed Ali es-Sabuni’nin eseri tahkik etmek isterken tahrif ettiğini ve yeniden tahkik edilmesi gerektiğini ifade ediyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Adıyaman’da ki konuşmasında, “Buradan Adıyamanlı büyük müfessir merhum Mustafa Hayri Efendinin hatırasını yad ediyorum. Mustafa Hayri efendi sadece büyük bir mefessir değil aynı zamanda, gazadan gazaya koşmuş, esir düşmüş, gazi olmuş bir mücahittir. Çanakkale’de savaşan, esarette Bulgaristan’da ki kardeşleriyle kader arkadaşı olup Şumlu’da, Soyfa’da müderrislik yapan Mustafa Hayri Efendi’den Allah razı olsun. Onun hikayesi milletimizin hikayesidir. Milletimizin gönül hikayesinde Adıyaman ile Şumlu’nun adı yan yana yazılıdır. Bugün milletimizin arasında Adıyaman ile Şumlu’nun adını yan yana yazdıran bu bağı koparmak için çalışanlar var ama başaramayacaklar” demişti.