CHP’nin Her İki Raporu Birbiriyle Çelişiyor

AK Parti Adıyaman Milletvekili Adnan Boynukara, CHP’li Umut Oran ile Veli Ağbaba’nın Adıyaman ile ilgili servis ettikleri raporların birbirleriyle çeliştiğini söyledi.
Adıyaman ve IŞİD konusuyla ilgili CHP’li Umut Oran ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba tarafından iki ayrı rapor hazırlandığını dile getiren Adnan Boynukara, raporlar arasındaki çelişkileri açıkladı.
Umut Oran’ın 26-27 Haziran tarihinde Adıyaman’a geldiğini ve burada bir düğüne katıldıktan sonra Adıyaman’dan ayrıldığını belirten Adnan Boynukara, “Umut Bey Adıyaman’a düğün davetlisi olarak gidiyor. Toplam bir gün Adıyaman’da kalıyor. Düğünde nasıl bir araştırma yapıp rapor çıkarmış bilmiyorum” dedi.
Veli Ağbaba tarafından hazırlanan rapor ile ilgili ise Adnan Boynukara, iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek, “Veli Ağbaba başkanlığındaki CHP heyetinin hazırladığı raporda ileri sürülen iddialar var. Suriye’den ambulansla yaralıların getirildiği, bu ambulanslarla 20 TL karşılığında İŞID’e katılan kişilerin götürüldüğü belirtiliyor. İlk olarak Adıyaman Suriye’ye sınır değil. Adıyaman’a gelen herhangi bir ambulans yok. Teknik olarak mümkün olmayan bir konudur.
Diğer bir konu emniyetin gerekli tedbirleri ve çalışmayı yapmadığı konusudur. Ben ilin valisi, emniyet müdürü ile görüştüm. Kendilerine gelen en ufak şeylerde bile dikkate aldıkları ve gerekli işlemleri yaptıklarını söylediler.
Sürekli bir çay ocağından bahsediliyor. Bu çay ocağı 3 ay faaliyet göstermiş. Daha sonra evrak eksikliği üzerinden mühürlenip kapatılmış. Üç ay açık olan çay ocağından bu kampanya yürütülüyor.
Adıyaman’da yürüyen bir soruşturma var. 15 kişi hakkında yakalama kararı çıkartılmış. 40 kişi adli kontrol şartıyla takip ediliyor.
Diğer bir konu ise camilerde bunların örgütlendiğidir. Bu tür selefi akımların temel özelliği Türkiye Cumhuriyetini darülharp ilan etmeleri, dolayısıyla camilere karşı olmalarıdır, cami imamlarının arkasında, Cuma namazı kılmamalarıdır. Düşünce olarak bu tür akımların camilerde örgütlenmeleri büyük bir çelişkidir.
Diğer bir konu ise para konusudur. Umut Oran’ın raporunda gençlere 6 bin dolar verildiği belirtiliyor. Veli Ağbaba ise, çocuklar ailelerini zorluyorlar, evleri, arabaları, altınları satıyor ve o parayı alıp cihat etmek için para ile öbür tarafı gidiyorlar, diyor. Çelişkili iki ayrı bir rapor var.
Alevi köylerinde nöbet tutulduğu iddia var. En kötüsü ise ‘Eskiden devlete karşı nöbet tutardık, şimdi IŞİD’e karşı nöbet tutuyoruz’ şeklindeki ifadedir. Adıyaman’da ki aleviler devletine bağlı, vatanına bağlı alevilerdir. Bu güne kadar böyle bir ifade duymadım. Cem evindeki taziyeye gittim. Bunun yanında STK ile görüşmelerimiz oldu. Alevi kanaat önderleri vardı. Onlara bu durumu aktardım. Onlar bu rapordaki cümleleri tamamen yalanladılar. Devlete karşı nöbet tutma kavramı örgütün cümlesidir.
Adıyaman’a kamuoyuna, yargıya yansıyan herhangi bir IŞİD olayı yok. IŞİD’e eleman kazandırma ile ilgili dosya var. Yoksa eylem yapılmasıyla ilgili bir şey değil” ifadelerini kullandı.
Adıyaman’a yönelik algı operasyonu yapıldığını dile getiren Boynukara, “Adıyaman’da ki rapor ile ilgili medyada iki ilginç haber ile karşılaştım. Ulusal bir gazete paralel yapının çıkardığı gazete, baro başkanının ismini kullanarak söylemediği şeyleri söylemiş gibi yapmışlar. Adıyaman Mazlum-Der Şube Başkanı örgüte yakın bir gazetede söylemediği sözü yazmışlar.
PKK terör örgütü uzun yıllar çaba göstermesine rağmen, Adıyaman’da aradığı tabanı bulamadı. 1990’lı yıllarda bir eylem var. Son yılda baraj inşaatını basarak iş makinesi yaktılar, birde şehit olayı oldu.
Raporlarda somut bir sebep yok. Soyut ifadeler üzerinden kirli kampanya yürütülüyor. Adıyaman’da sünniler ile aleviler arasındaki ilişki Türkiye’nin hiçbir yerinde olmadığı kadar iç içedir.
Algı operasyonlarının birkaç nedeni vardır. PKK’nın taban bulamaması, Adıyaman’da bulunan bir tarikat merkezinin hedefe konulması gibi.
PKK saldırıların arttığı bir günde, ulusal bir gazetemiz ‘Adıyamanlı teröristler’ diye manşet çıkıyor. Olayı görme buraya bak deniliyor. Kobani’ye çocukların nasıl götürülerek savaşa sokulduğunu kimse konuşmuyor” ifadelerini kullandı.