Güncelleme Tarihi:
İsmail Kandemir Yaluk'un özel bir eğitim kurumunda öğretmen sevgilisi Seda Y., 2015 yılının Eylül ayında öğrencisi 21 yaşındaki Muhammet Emin Kahraman'la ilişki kurdu. Olayı öğrenen çift kavga edip ayrıldı. 10 gün sonra Yaluk ile barışmak isteyen Seda Y.'nin terk ettiği Muhammet Emin Kahraman, kendini bıçakla yaraladı.
Muhammet Emin Kahraman hastanede tedavi gördüğü sırada babası 45 yaşındaki Hüseyin Kahraman'a, ayrılığa Yaluk'un sebep olduğunu söyledi. Hüseyin Kahraman ise iddiaya göre, bir süre sonra eşi Gülesin ve oğlu Muhammet Emin'i yanına alarak Ceyhan İlçesi'nde bulunan köylerine gitti. Burada tanıdıkları olan Harun Erdem'den, İsmail Kandemir Yaluk'u öldürmesini isteyerek tabanca verdi.
AİLECE KEŞİF YAPTILAR
Geçen 12 Mayıs'ta Harun Erdem ve Kahraman ailesi otomobille Yaluk'un evinin etrafında keşif yaptı. 13 Mayıs'ta gece yarısına doğru, Muhammet Emin Kahraman araç içerisinde beklerken, Harun Erdem, ailesi ile oturdukları apartmanın önüne gelen İsmail Kandemir Yaluk'a 5 el ateş edip öldürdü. Cinayetin ardından olayı araştıran polisin yaptığı soruşturma sonrası Muhammet Emin Kahraman, babası Hüseyin ile annesi Gülesin Kahraman ve tetikçi Harun Erdem tutuklandı.
Muhammet Emin Kahraman, babası ve annesini tasarlayarak öldürmeye azmettirme suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu; Harun Erdem ise tasarlayarak öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet; tutuksuz sanık enişteleri Burhan Sürgit, Gökhan Çelik ile ablaları Ramise Çelik ve Rezzan Sürgit ise suçluyu kayırma suçundan 5'er yıla kadar hapis cezası istemiyle Adana 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı.
İFADE DEĞİŞTİRDİ
Harun Erdem, emniyet ve sorgu aşamalarında verdiği ve cinayeti ayrıntılarıyla anlatıp kendisini Kahraman ailesinin azmettirdiği yönündeki ifadelerini mahkemede reddetti. Psikolojik baskı altında o ifadeleri verdiğini öne süren Erdem, savunmasında şunları söyledi:
"Ceyhan Devlet Hastanesi'nde tedavi görüyordum. Hastaneden çıkacağım zaman köylüm olan Hüseyin Kahraman'ı aradım telefonu oğlu Muhammet Emin açtı. Beni hastaneden almasını rica ettim. Muhammet Emin, beni aldıktan sonra karnını acıyla tutunca ne olduğunu sordum. O da bana olayları anlattı. O gece Adana'da bulunan Göğüs Hastanesi'ne gidecektim. Ceyhan'dan Hüseyin Kahraman, eşi ve oğluyla beraber Adana'ya geldim. Yolda giderken, Muhammet Emin annesi ile sürekli kız meselesi hakkında konuşuyordu. Aralarına başka birinin girdiğini söyledi. Bu konuşma sırasında Muhammet Emin annesine Kandemir Yaluk'un evini gösterdi. Ben bu sayede evin yerini öğrendim. O gece onların evinde kaldım. Daha sonra Kandemir'le konuşmaya karar verdim. Kandemir Yaluk'un oturduğu apartmanın bahçe tarafında beklemeye başladım. Kandemir geldiği araçtan inince yanına yaklaştım. Muhammet Emin'in amcası olduğumu kendisi ile konuşmak istediğimi söyledim. O da bana küfür ederek yumruk atmaya çalıştı. Geriye doğru gittiğim sırada Kandemir elini beline attı. Panik atak hastası olduğum için silah çıkaracağını düşünerek üzerimdeki tabancayla ateş ettim. Oradan kaçarken tesadüf eseri Muhammet Emin'in park halindeki aracında otururken gördüm. Niğde'ye gittiğini söyleyince beraber onunla gittim. Olay ansızın gerçekleşti. Beni kimse azmettirmedi."
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER
Muhammet Emin Kahraman, İsmail Kandemir Yaluk ile herhangi bir husumetinin bulunmadığını, Harun Erdem ile olay günü tesadüfen karşılaştığını söyleyerek suçlamayı kabul etmedi. Baba Hüseyin Kahraman ise İsmail Kandemir Yaluk adını cinayetten sonra öğrendiğini olayla herhangi bir ilgisi olmadığını öne sürdü. Duruşmaya SEGBİS sistemi ile görüntülü katılan Gülesin Kahraman, polis ve savcılıkta olayla ilgili verdiği detaylı ifadeleri baskı altında verdiğini öne sürüp duruşmaya fiziki olarak geldikten sonra savunma yapacağını söyledi. Suçluyu kayırmadan yargılanan 4 sanık ise suçlamaları kabul etmedi. İsmail Kandemir Yaluk'un ailesi sanıklardan şikayetçi olurken mahkeme heyeti, tüm sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı erteledi.