IHA
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 11, 2015 14:57
ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI HÜSEYİN SÖZLÜ, FOX TV’DE EZGİ GÖZEGER’İN SUNDUĞU VE CANLI YAYINLANAN ÇALAR SAAT PROGRAMINA KONUK OLDU.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, Adana’yı çağdaş bir kent haline getirme çabasında olduklarını söyledi.
Sözlü, FOX TV’de Ezgi Gözeger’in sunduğu ve canlı yayınlanan Çalar Saat programına konuk oldu.
İlk olarak Adana’yı engelli vatandaşlar için daha yaşanabilir bir kent haline getirme çabalarından ve faaliyetlerinden bahseden Sözlü, “Şehirlerimizin medeniyet çıtasını yükseltirken, dezavantajlı grupların haklarını gözetmemiz gerek. Ulaşım araçlarımızın hepsini engelli kardeşlerimiz için uygun halde temin ediyoruz. Yeni aldığımız ulaşım araçlarının hepsi bedensel engelli vatandaşlarımızın yararlanabileceği şekilde. Ulaşımla ilgili şehrin engelsiz hale gelmesi için hem eski alanları hem yeni inşa edilen noktaları ‘engelsiz’ hale getiriyoruz. Şehirlerimiz dezavantajlı gruplar için uygun hale getirilirken yasal düzenlemelerden hareket edilir. Kamu alanlarında görme fiziksel engelliler için uygun ortamlar oluşturulur ama insanlar sadece kamunun kendilerine tahsis ettikleri alanlarda bulunmuyorlar. Ticaret alanlarına, restoranlara, kafelere girmek onların da hakkı. Bu mekanlar engelsiz mi? Aslında kamu binaları ve alanları, engelsiz vatandaşlarımız için daha uygun. Adana’da Çukurova Üniversitesi’nden akademisyenlerle bununla ilgili bir çalışma yaptık ve inşallah Adana sivil alanlarda da engelsiz bir şehir olma yolunda ilerliyor. İnsan olmanın erdemlerini yaşamak ve çağdaş kentleşmenin gereklerini yerine getirmek bizim için en büyük ödül” dedi.
"CEYHAN’DA BİZİM ALDIĞIMIZ KARAR UYGULANIYOR"
Ezgi Gözeger’in kentsel dönüşüm ve depremle ilgili sorusunu da yanıtlayan Başkan Sözlü, “Ceyhan Belediye Başkanıyken, TBMM’nin depremle ilgili yapmış olduğu düzenlemelerin üzerine ek tedbirleri alan Türkiye’deki yegane belediyeydik. Ceyhan Nehri’nin deltasındadır Ceyhan. 98 depremi ve 99 Marmara Depremi yaşanınca 2 adet deprem yönetmeliği arka arkaya çıkmıştır. Depremin statik hesaplamaları değişmiş, donatı açısından sağlam hale getirilmiştir fakat zeminle ilgili kaygılarımızı gideremediğimiz için, Ceyhan Nehri’nin oluşturduğu deltada ikinci bir tedbir olarak zemin iyileştirilmesi konusunda belediye meclisimizde aldığımız kararlar var. Hala Ceyhan’da aldığımız o kararlar uygulanıyor” diye konuştu.
"ALLAHIN VERDİĞİ AKLI KULLANMALIYIZ"
Çarpık kentleşmeden kaynaklanan sorunların çözümünün kentsel dönüşümden geçtiğini belirten Başkan Sözlü, şöyle devam etti:
“İmarlı alanda niteliksiz, imarsız yapılarla inşa edilen şehirlerimiz, Türk Milleti’nin kültür yapısına olumlu katkı koymuyor. Bu Türkiye’nin her tarafında yaşanıyor. Kentsel dönüşümü, hem depreme dayanıklı yapılar oluşturmak hem de şehircilik açısından kaçırılmış olan fırsatın telafisi olarak değerlendirmeliyiz. Mal sahibiyle müteahhidi bir araya getirip, sadece maddi kazanç gözeten, popülist bir yaklaşımla değil de, modern şehirleri inşa etme fırsatını yeniden yakalama amacıyla hareket etmek istiyoruz. Japonya’da çok büyük depremler yaşanıyor ama can kaybı olmayabiliyor. Olası depremlerde can kaybını en aza indirmek için depremden önce tedbir almalıyız. Allah akıl vermiş. Şehircilik kriterlerinin üzerine vicdani ve ahlaki kriterleri oturttuğunuz zaman doğru iş yapmış olursunuz. Binaların sağlam inşa edilmesi noktasında maliyet yükü yüzde 10 bile değil. Bu basit gerçeği gördüğümüzde deprem için alınacak tedbirin çok zor olmadığını bilmemiz gerek.”
"DENEME ÇİÇEK ÜRETİMİNE BAŞLADIK"
Adana’da Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde başlatılan çiçek üretimine de değinen Başkan Sözlü, şu bilgileri verdi:
“Hollanda ürettiği ve pazarladığı çiçeklerle büyük paralar kazanıyor. Pazarladığı diyorum çünkü Hollanda Afrika ülkelerinde bile çiçek üretiyor, soğuk zinciriyle Hollanda’daki Çiçek Borsası’na götürüyor, oradan da dünyanın diğer ülkelerine ihraç ediyor. Hollanda sadece çiçek üreten değil, bu birikimiyle dünya genelinde çiçek ürettiren ve bunu pazarlayan bir ülke. Adana Türk tarımı açısından çok değerli. Bereketli Topraklar unvanı var. Burada gelenekselleşmiş ürünlerin dışında yeni, alternatif ürünlerle tanıştırmak istedik Adana üreticisini. Göreve geldiğimiz ilk günlerde Hollanda’yla iletişim kurduk. Bu yıl örnek ekimleri gerçekleştirdik. Deneme üretimlerinden aldığımız sonuçları, çok ekonomik olmasa da Hollanda’daki çiçek borsasına gönderdik. Bu bir araştırma dönemi. Bir kaç çeşitte başarılı olduk. Önümüzdeki zaman içinde çeşitleri artıracağız. Daha başarılı sonuçlar aldığımızda tırlarla, uçaklarla gönderecek hale geldiğimizde Adana’da bir ürünün önünü açıp, katma değer oluşturmaya ve Adana çiftçisi için alternatif ürün oluşturmaya başlamış olacağız. Başarabileceğimizi düşünüyorum. İnşallah Adana, Hollanda’nın ürettiği kadar çiçeği Adana’da üretebilecek ve hemşehrilerimiz zenginleşecek. Düşünün ki; lojistikten, denizcilikten çok önemli paralar kazanan bir ülke olan Hollanda, Türkiye’nin ihracat rakamlarını tarımsal ihracatta yakalamıştır. Tarımın ihmal edilmemesi gereken bir husus olduğunu görüyoruz. Cenab-ı Allah Türkiye’ye, Adana’ya bu konuda çok cömert davranmış. Bunu kullanmamak, refah toplumunu oluşturma yolunda bu tür avantajları kullanmamak muhakkak ülke olarak bizim zaafımız.”
"TÜRK SİNEMASINA HİZMET ETMEK İSTİYORUZ"
Başkan Hüseyin Sözlü son olarak 14-20 Eylül tarihleri arasında yapılacak Altın Koza
Film Festivali’ne değindi. Başkan Sözlü, şunları söyledi:
"Altın Koza Türkiye’nin önemli iki sinema festivalinden biri. Adana bir dönem Yeşilçam’ın en önemli ilham kaynaklarından biriydi. Yakın dönemde de çok sayıda diziye konu olan şehrimizdir. Önümüzdeki dönemde Adana’nın konu alındığı ve mekan olarak kullanıldığı yeni filmler yapılacak. Bu yıl Altın Koza Film Fetivali’nde konusu Adana’da geçen senaryo yarışması düzenliyoruz. Ödüllü bir yarışma bu. Akdeniz ülkelerinin filmleri ayrıca yarışıyor. Genç sinemacılar için kısa metrajlı film yarışması var. Onları teşvik etmek açısından ödüllü yarışmalar bunlar. Türk Sineması’na hizmet etmek istiyoruz. Başka bir gayemiz yok. Adana’yı da bir kültür sanat şehri olarak, Altın Koza Film Festivali aracılığıyla hem Türkiye’ye, hem Dünya’ya tanıtmak istiyoruz. Bir gün de inşallah Cannes Film Festivali gibi önemli bir etkinlik haline getiririz Altın Koza’yı. Ciddi bir şekilde çalışmaya devam edersek olmaması için bir neden yok.”