Güncelleme Tarihi:
ADANA, (DHA) - ADANA'da Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mahmut Çetin, verimli tarım arazilerinin bilinçsiz sulamayla yaşanan erozyon sonucu yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Kuraklıkla mücadele eylem planı kapsamında, Güney Yüreğir Sulama Birliği ve Çukurova Kalkınma Ajansı'nın (ÇKA) işbirliğiyle başlatılan İklim Değişikliği ve Kuraklıkla Mücadelede Etkin ve Verimli Sulama Sistemleri Eğitimi Projesi'ne katılan ÇÜ Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Çetin, Türkiye'nin su kaynakları, sulamada organizasyon, sulama birliğinin su yönetimindeki önemi ve fonksiyonu, su dağıtım teknisyenlerinin görevleri, drenaj ve tuzluluk ilişkisinin sulama ile ilişkisi konularında bilgi verdi. Sulama ve drenaj projelerinin aşamalarını etüt, proje, inşaat ve işletmeden oluştuğunu belirten Prof. Dr. Çetin, bu aşamalardan en önemlisinin ise işletme olduğuna dikkat çekerek, "Bir sulama projesinin işletme, bakım ve onarımı esasına uygun olarak yapılmalı. Aksi halde ilk 3 aşama ne kadar mükemmel gerçekleşirse gerçekleşsin hedefe asla ulaşılmaz" dedi.
Türkiye'deki sulamanın yapısını da değerlendiren Çetin, sosyal, ekonomik, idari ve fiziksel koşullar nedeni ile farklı sulama organizasyonlarının ortaya çıktığını belirterek şöyle dedi:
"Bazı sulama organizasyonlarının kendine özgü bir yasası yoktur. Bazı yasalarla ilişkilendirilerek idame ettirilmektedir. Bu sulama organizasyonları, halk sulamaları, yerel yönetim sulamaları, sulama kooperatifleri ve sulama birlikleri, kamu sulama organizasyonları olmak üzere 4 kategoriye ayrılır. Sulama sisteminin işletilme tekniğinde, suyun kaynaktan alınma şeklinin bir önemi yoktur. Öncelikle tesisin projesine uygun olmalı. Zaman ve mekan içinde elde edilen deneyimler dikkate alınmalı. İşletme talimatlarına uyulmalı. DSİ ve Sulama Birliği'nin kurumsal ilkeleri ile tesisten yararlananların talepleri göz önünde bulundurulmalı."
Adana'da bitkisel üretiminde sulama faktörünün, tüm üretim etmenleri içinde en başta geldiğine işaret eden Prof. Dr. Çetin, "Bölgede yağış rejiminin düzensizliği, özellikle bitki gelişme dönemini kapsayan ve kurak geçen yaz aylarında sulamayı zorunlu hale getirmektedir. Üreticilerdeki çok su, bol ürün şeklindeki yanlış anlayış çiftçileri aşırı sulamaya yönlendirmektedir. Bu şekilde yapılan sulamaların erozyona sebebiyet verdiği, toprağın yapısını bozduğu, arazide drenaj ve tuzluluk sorunu yaratarak bitkide verim kalitesinde düşmeye neden olduğu bilinmektedir. Suyun planlı dağıtımı ile toprak erozyonu, taban suyu problemi ve tuzluluk alkalik sorunları önlenmiş olur. Ayrıca şebekeden beklenen optimum fayda sağlanır" dedi.
Prof. Dr. Çetin, eğitim seminerinin sonunda Güney Yüreğir Sulama Birliği personellerinin sorularını da yanıtladı.
FOTOĞRAFLI