Küçükcan: "Türkiye Büyük Bir Ailedir”

AK Parti Adana Milletvekili Prof. Dr.Talip Küçükcan, "Terör örgütlerinin güvenlik güçlerimize ve ulusal güvenliğimize karşı haince saldırıları devam ederken, millet olarak sağduyulu ve sorumlu bir dil ve üslup hepimize yol gösterecek tek argümandır” dedi.
Küçükcan, haftasonu Kozan ve Karaisalı’da vatandaşlarla buluştu. Ülke gündemini değerlendiren Küçükcan, "Adı ve eylem biçimi ne olursa olsun, terörün bir gerçeği var o da; halkı yıldırdığı, öfkeye ve düşmanlığa sürüklediği zaman sağduyuyu teslim alır. Eğer halkı etkileyemiyorsa, terör bir işe yaramıyor demektir. Bir işe yaramıyorsa, tezgahın başındakilere de yarar sağlamayacaktır. Eğer terör bizim atacağımız adımları belirliyorsa, hatta kararlarımızı etkiliyorsa amacına ulaşmış demektir. Biz bugüne kadar buna fırsat vermediğimiz gibi bugünden sonra da fırsat vermeyeceğimiz bilinmelidir. Sonuç olarak terör bize yol gösteremez. Ne yapmamız gerektiğini öğretemez. Terörü durduracak olan tek şey, Büyük Türkiye ailesi olarak Türkü, Kürdü, Lazı, Çerkezi, Boşnak’ı, Sünnisi ve Alevisi ile birlikte kardeşçe yaşamaya azmetmiş bir millet olmamızdır. Bir arada yaşama kültürümüzü, kardeşlik hukukumuzu diri tutma ve kenetlenme ile şiddet ve terörü yenebiliriz. Yeter ki siyaset, medya ve sivil toplum üzerine düşen sorumlulukları yerine getirsin" şeklinde konuştu.
Küçükcan, terörün sonunu getirecek olan faktörlerin başında daha fazla demokrasi, daha fazla kenetlenme, daha müreffeh ve istikrarlı bir Türkiye’nin inşasının geldiğine inandıklarını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Bu sayılanları en çok hayata geçiren hükümetler ise, AK Parti iktidarları olmuştur. Çünkü AK Parti kendisini milletimize hizmet etmeye adamış bir siyasi harekettir. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti bugün de kararlı duruşu ile ülkemiz üzerinde sahnelenen şiddet diline, çatışma kültürüne ülkemizi ve milletimizi teslim etmeyecektir. Aklıselim ve soğukkanlılığımızı da asla yitirmeyeceğiz. Ayrışmaya, bölünmeye ve parçalanmaya izin vermeyeceğiz. Özgürlük ve güven dengesini sağlam tutarak kamu düzeni ve güvenliğini de koruyacağız. Sokakları ve meydanları şiddet olaylarının kirletilmesine karşı önlemler alındı, alınmaya da devam edecek. Bu noktada bütün siyasi partilerin kimden gelirse gelsin şiddeti lanetlemeleri ahlaki, vicdani ve politik bir sorumluluktur. Bu sorumluluktan kaçanları millet unutmayacaktır."
Türkiye’nin kalkınmasından rahatsız olanlar dışında şiddetin dilini kullanan olmadığını ifadea eden Küçükcan, "Kan ve barut kokan cümleler, tehditler ve hamaset sadece milletin karşısında olanlarda egemen. Ancak ne var ki; hem devletimizin gücü, hem de milletimizin basireti ile şiddetin dili, bu dilin sahiplerine de bir şey kazandırmıyor, kazandırmayacaktır da. Çünkü milletimizin tamamı barış ve şiddetsizlik dili ile konuşuyor ve bu dilde ısrar ediyor. Bu ısrar statüko ve sahiplerinin oyununu, bunların içeride ve dışarıdaki işbirlikçilerinin hesaplarını boşa çıkarmaya yetiyor” dedi.