Hava Kirliliği Ve Hekimler Sempozyumu

Güncelleme Tarihi:

Hava Kirliliği Ve Hekimler Sempozyumu
Oluşturulma Tarihi: Şubat 08, 2016 10:09

TÜRK TORAKS DERNEĞİ ÇUKUROVA ŞUBESİ TARAFINDAN, 6 ŞUBAT TARİHİNDE İBİS OTEL’DE, “HAVA KİRLİLİĞİ VE HEKİMLER SEMPOZYUMU” DÜZENLENDİ.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Kocabaş, kalp ve kalp damar hastalıkları, KOAH, alzheimer ve akciğer kanseri gibi hastalıkların 200 yıl sonra risk faktörlerinin değişmesi sonucu ortaya çıktığını söyledi.
Prof. Dr. Ali Kocabaş, 3 bin üyesi ile Göğüs Hastalıkları alanında en büyük ailesi olan Türk Toraks Derneği Çukurova Şubesi tarafından düzenlenen “Hava Kirliliği ve Hekimler Sempozyumu”nun açılışında konuştu.
Türk Toraks Derneği’nin geçen yıl 18 sivil toplum örgütü ile birlikte Temiz Hava Platformu’nu kurduğunu belirten Prof. Dr. Kocabaş, "Türk Toraks Derneği bu platformun ilkelerini benimsiyor çünkü bu platform kömürlü termik santralin halk ve çevre sağlığı üzerinde etkilerini izlerini temiz hava ve halk sağlığının korunması için çalışmayı hedefliyor” dedi.
Yumurtalık bölgesine 1 kilometre başına 12 tane termik santral yapılması planlandığını söyleyen Prof. Dr. Kocabaş, “Bu ne demektir bu bölgedeki doğanın mahvolmasıdır. O bölgedeki insanların sağlığının mahvolması anlamına gelmektedir. Buna sessiz kalmak mümkün değil, sessiz kalınamaz. Ama bir sorun var sorun şu Türk Toraks Derneği Çukurova Şubesi’nin yaklaşık 170 tane üyesi var ve bu üyelerden yaklaşık 5 veya 7 tanesi burada neden hekimler bu konuya ilgili değiller? Neden hekimler bunları kendi sorumluluklarından biri olarak görmüyorlar?” diye konuştu.
Tarihte 200 yıl önce birçok hastalığın görülmediğini söyleyen Kocabaş, "2013 yılındaki küresel hastalık yükü çalışması sonuçları bize şuan en çok görülen hastalıkları şu şekilde sıralandırıyor; Kalp hastalıları, kalp damar hastalıkları, KOAH, alt solunum enfeksiyonları, alzheimer, akciğer kanserleri vs. Burada gördüğünüz gibi enfeksiyon tek alt solunum enfeksiyonları yani zatürree haricindeki tüm hastalıklar yeni hastalıklar. Yani bu hastalıların hiç birisi 200 yıl önce yoktu ve bu hastalıların enfeksiyon dışındaki hastalıkların tümü son 200 yılın hastalıkları. Onun için aklımıza şu sorular geliyor; 200 yıl önce yokken şimdi neden varlar? Neden bu hastalıklar 200 yıldan sonra ortaya çıktı? Ortaya çıkışında ortak neden veya nedenler var mı? Günümüzde uygulanan kontrol kuramları veya tedavi kuramları bu ortak nedeni veya nedenleri ortadan kaldırmaya yönelik midir? Bu konuyu tartışmak istiyorum ki en azından bakış açımızı bu konuda netleşmesi açısından. Şimdi bunun için son 200 yılda ne olup bittiğini kısaca gözden geçirelim. Bunlardan birincisi en önemlisi son 200 yılda risk faktörleri değişti. Bunlar nasıl değişti? Son 200 yılda risk faktörleri olarak yetersiz beslenme, ev içi kirliliği, kötü hijyenik koşullar gibi risk faktörleri azaldı bu dönemde. Bu arada bilinmemiş olan risk faktörleri ortaya çıktı. Bunlar, tütün. İnsanlar hiç tütün içmezlerken ilk defa 1890’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk sigara fabrikaları açıldı. Bu 1. ve 2. Dünya Savaşı’nda askerlere alıştırıldı. 1950’lerin başında Batı ülkelerinin erkekleri sigara içer oldu. 60’ların başında feminist hareketlerle kadın erkek yüzde 50 oranına ulaştı. Ama 1960’ların ortasında Amerikan Sağlık Bakanlığı bunun kansere yol açtığını anlayınca tütün enstitüsü az gelişmiş ülkelere gitti” şeklinde konuştu.
Sempozyuma Çukurova Bölgesindeki çeşitli hastanelerden gelen doktorlar, asistanlar ve Adana Barosu üyeleri katıldı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!