Güncelleme Tarihi:
Salih ÜÇTEPE/ADANA, (DHA) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, Türkiye'de 15 Temmuz'da iç savaş çıkarmaya çalıştıklarını belirterek, "15 Temmuz gecesi ordunun ve yargının bu kadar aciz duruma düşürüldüğünü görmekte kalmadık, aynı zamanda bir iç savaşın eşiğinden döndük" dedi.
CHP Adana il teşkilatı tarafından Yaşar Kemal Kültür Merkezi'nde 'Darbe ve Hukuk' konulu konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Dursun Çiçek, 15 Temmuz gecesi bir iş savaşın eşiğinden dönüldüğünü belirterek, şunları söyledi:
"Aydınlar olarak şunu soruyorduk. Suriye, Irak'tan sonra emperyalizm Ortadoğu'da Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında hangi ülkede savaş çıkaracak. Zaten iki ülke kalmıştı, birisi İran, diğeri Türkiye. Biz kendimize yakıştırmazdık, hep İran derdik. İran'la uğraşırlar derdik. Evet öyle olmadı, yanıldık. Türkiye'de iç savaş çıkarmaya çalıştılar ve bunun için FETÖ denen örgütü de kullandılar. Nasıl iç savaş çıkarmak istiyorlardı. O gece darbe biraz daha uzasaydı, başarı şansları biraz daha fazla olsaydı, milli ordu, darbeciler ve darbeye karşı olanlar diye ikiye bölünüp birbirleriyle savaşa girselerdi, Irak ve Suriye'de olduğu gibi millet de darbeci askerlerin veya karşı koyan vatanseverlerin yanında saf tutacaktı. Türkiye bugün kan reva içinde, milyonlarca göçmenin Avrupa kapılarında olduğu bir iç savaş yaşayan bir ülke haline gelecekti. Bu kötü sonu kim önledi. Öncelikle tüm kumpas davalarına rağmen Türk Silahlı Kuvvetleri'nin omurgasını teşkil eden Cumhuriyetçi, Atatürkçü askerler önledi."
'GENÇLERİMİZİ ASKER, POLİS, HAKİM, SAVCI OLMAYA TEŞVİK EDECEĞİZ'
Yaşanan darbe girişinin ardından kendilerine iki temel görev düştüğünü söyleyen Dursun Çiçek, "Bunlardan birincisi; devlet kurumlarında büyük bir boşluk oluştu. Bu boşluğu doldurmak için binlerce hakim, savcı, polis ve askere ihtiyaç var. Bizim çevremizde, cumhuriyetçilerde, Atatürkçülerde geçmişte darbe devirleri olmak üzere Amerika'nın, Batı'nın algı operasyonlarıyla bizim gençliğe, cumhuriyetçilere hep baskı yapıldı, devletten soğutuldu. Bunu ben hissediyorum. Çünkü 35 yıl TSK'da devletin içinde görev yaptım. Dava arkadaşımla beraber yürürken, onun polise ve askere bakışını benden çok farklı olduğun görüyorum. Bu noktada gençlerimizi, polis, asker, savcı ve hakim olmaya teşvik edeceğiz. Mülakatlarda hakları yenilirse, öğretmenler için olduğu gibi o konuyu, o saçmalıkları Türkiye'nin gündemi yapıp onların haklarını koruyacağız. Bir daha bu kurumların o karanlık güçlerin eline geçmesine asla izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI