Güncelleme Tarihi:
Salih ÜÇTEPE/ADANA, (DHA) - ADANA'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında çoğunluğunu iş adamlarının oluşturduğu 25'i tutuklu, 104 sanığın yargılandığı davanın 3'üncü duruşmasında 'ByLock' kullanıcısı olduğu belirlenen 3 sanığın tutuklanmasına karar verildi.
Haklarında 'terör örgütüne üye olmak' ve 'terör örgütüne finans sağlamak' suçundan 25'er yıl hapis cezası ile cezalandırılmaları istemiyle dava açılan FETÖ/PDY lideri Fetullah Gülen'in de aralarında bulunduğu 14'ü firari, 25'i tutuklu 104 sanığın Adana 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılamalarına devam edildi. 7 gün süren ilk duruşmada sanıklar suçlamaları kabul etmezken, bazı sanıklar örgüt ile ilgili bildiklerini anlattı. Sanık işadamlarından bazıları, FETÖ'nün Adana'daki etkin adamlarının isimlerini verdi. Etkin pişmanlıktan yaralanan 11 sanığın tahliyesine karar verildi.
İTİRAFÇI OLDU
Davanın 3'üncü duruşmasında tutuklu sanık eski polis memuru Ahmet Dönmez, itirafçı olarak örgütle ilgili bildiklerini anlattı. Dönmez, 'ByLock' kullandığını belirterek, şunları söyledi:
"Bu cemaat bir Truva atıdır. Ben manevi yönden bir arayış içerisinde olan bir insandım. 2009-2010 yıllarında ben bu yapıyla tanıştım. 'ByLock'u bir kişinin tek başına yüklemesi için çok iyi İngilizce bilmesi gerekiyor. Telefonuma bu uygulama Cemal isimli bir kişi tarafından yüklendi. Daha sonra Halil kod adlı İbrahim beni ekledi. Karşılıklı eklemek için karşıdaki şahsın size mesaj atması, sizin de o mesajı kabul etmeniz gereklidir. Hiç kimse 'ByLock'u bilmeden yükledim' diyemez. ByLock üzerinden mesaj geldiği zaman açmak zorundasın çünkü telefonun üst köşesinde sürekli ışık yanıp yanıp söner. Mesajları açıp bakıyordum, risale ve dua gönderiliyordu. Ayrıca ByLock üzerinden moraller yüksek tutulsun diye FETÖ firarisi olarak Kanada'ya kaçan Prof. Dr. Osman Özsoy'un yazıları gönderildi. Cezaevinde itirafçı olmamamız yönünde FETÖ sanıklarından bazıları baskı yapıp küfür ediyor. Koğuşta sürekli 'Bugün yarın çıkacağız' diye rüyalar anlatılıyor. 25 kişilik koğuşta itirafçı olana çok ağır küfürler ediyorlar. Sürekli rüya anlatıyorlar. Ayrıca 'İtirafçı olanlar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinden (AİHM) para kazanamayacak' diyorlar. Ben bir özel harekatçı olarak PKK terörü ile savaştım ve tüm bildiklerimi anlattım. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum."
'ÇALIŞANLARIM İŞSİZ KALDI'
Yağmur mobilyanın sahibi tutuklu sanık Bayram Akkülah ise suçlamayı kabul etmeyerek, "Kızılcahamam'da örgütsel bir toplantıya katılmadım. Benim burada devre mülküm mevcuttur. Ailemle birlikte buraya giderim. Benim mağduriyetimden dolayı bin tane insan işsiz kaldı. Düzce'deki fabrikamda 400 insan çalışıyor ve ben terör örgütü üyeliğinden yargılanıyorum. Adana'da 8-10 tane yurt var ve en öne çıkan babamın ismi taşıyan Faruk Akkülah yurdu. Ne yapmış bu Faruk Akkülah? Ben vatan millet sevgisiyle büyümüş bir insanım. Şu an yurt dışında ne kadar alacağım var onu bile bilmiyorum çünkü emniyet bilgisayarlarımıza el koydu. Ben tahliyemi ve beraatimi istiyorum" diye savunma yaptı.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Kamil Üzüm, Mehmet Şaşmaz, Mustafa Boğar, Mustafa Erhan Çetinus, Selim Aslan ve Bayram Ali Sivaslıoğlu'nun yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol tedbiri ile tahliye ederken Tahir Acaroğlu, Birol Tekin Ünaldı ve Halim Tosunlu'nun ise tutuklanmasına karar vererek duruşmayı erteledi.
FOTOĞRAFLI