Giydir giydirebildiğin kadar

Şimdi bu benim ilk yazım ve uzun zamandır düşünüyorum ne yazmalıyım, bu işte nasıl başarılı olurum diye. 
Birkaç madde sıraladım. Bu olmazsa olmazlar sayesinde zirveye ulaşacağımı düşünüyorum:
1- Siyasi kelime şakası: Mesela Avrupa Birliği’nden bahsederken “AB kaynana naptın bize?” gibi bi şakayla (ahha berbat) okuyucuda “vay hem siyasetten anlıyor hem mizahtan” hissiyatı uyandırmak istediğimden, siyasetle ilgili yazmasam bile her yazıda bi tane yapıcam.
2- Alayına gider: Giydir giydirebildiğin kadar ya... Öyle Acun, Şahan filan, o klişelere var daha... Önce ufaktan başlamam lazım. Bakkala, konuya komşuya giydiririm diye düşünüyorum başta. 
8 numaraya kesin giydiricem! Çok Güzel Hareketler biteli 4 yıl olmuş, hâlâ skeç fikri veriyor.
3- Sansasyonel açıklamalar: Offf Ayşe Arman’ı nasıl geçerim bu konuda bilmiyorum. Ama benim önce annemle babamı karşıma alıp “Yae ben bundan sora köşe yazılarımda seksten bahsetceaam haberiniz olsuaan” filan demem lazım...
Babam anında Dalsım gibi kolu uzatıp sumsuğu koyar. Kendimle ilgili bi şi anlatamayacağım için ünlü arkadaşlarımı ispiklicem artık.
Bu arada tabii köşemin bir adı olacaktı.. Benim ilk aklıma gelen “köşen kadar konuş” ve “köşem sultan” oldu. 
Bir de arkadaşlarıma sordum... 
Melikşah: “Tüm köşeleri kapmışlar”, “ex and the city”, “çabama sağlık”, “yeni dizi yok mu Zeynep abla” (ahahaha ne alaka)...
Büşra: “Gömme dolap”, “evde giydirdiklerim”, “dikkat köşe yazısı çıkabilir”...
Arda: “Merak etmedikleriniz”, “eternal sunshine of a Zeynepless mind”, “Harun Kolçak’la sanat” (ne?)...
Eser: “Köşeyi döndüm”...
Ortaya karışık bi şi olsun istedim...
“Köşeme sağlık” güzel oldu bence...