Paylaş
Zamandan soyutlanmış, kumsalda oturuyorduk. Ufuk çizgimize baktığımızda sadece adalar vardı, hiçbir engel yoktu. Cem’in ablası hepimizi susturdu. Amerika’dan naklen yayın yapan spiker komik bir aksanla “Ay’daaaayız sayın dinleyiciler” diye heyecanla bağırıyordu.
Benim açımdan insanoğlu Ay’a ilk kez ayak basmıyordu, çünkü daha önce çizgi roman kahramanım Tenten’in kırmızı-beyaz roketiyle defalarca Ay’a inmiştim. Tenten’in yanında Neil Armstrong’un esamisi mi okunurdu? Tenten ondan 16 yıl önce yıl Hedefimiz Ay adlı öyküde Ay’a gitmişti zaten.
* * *
Benim Tenten’i keşfettiğim yaşta olan oğluma geçen gün “Seni Tenten’in şatosuna götüreceğim” dediğimde haklı olarak şu soruyu sordu: “Tenten gerçekten yaşayan bir insan mı anne?”
Acar gazeteci Tenten’i Belçikalı çizer Herge yarattı. Arkasından Herge’ye çamur attılar, yok ırkçıymış, yok faşistmiş diye. Bugünün değerleriyle geçmişi yargılama hatası! Biz de 80 yıl önceki devrimci lideri alıp “Ama demokrat değildi...” demiyor muyuz, bayılıyorum. Adı üstünde, adam “devrim” yapıyor. O günden kalkıp, bugün hangi noktaya vardığımıza bakacaksınız. İlerleme mi var, gerileme mi?
40 yıl önce insanın Ay’a ayak basışını radyodan naklen izlediğim Süreyya Paşa Plajı’nı sorarsanız yerinde yeller esiyor. Hasır şapkalı anneler ve kızlarının banliyö treninde mayo üzerine askılı elbise giyip seyahat etmeleri ise hak getire...
* * *
Biz yine Tenten’in şatosuna dönelim. Çizgi romanda Moulinsart Şatosu diye geçiyor, Herge bunu Fransa’daki Cheverny Şatosu’ndan kopyalamış. Bugün o şatonun müştemilatında bir Tenten Müzesi var. Cheverny’yi gezdiğimiz gün 14 Temmuz, Fransız Ulusal Bayramı, yani Bastille’in basılışının 210’uncu yıldönümü. O gece Loire Vadisi’nde bir köyde kaldık, köylülerin fener alayı vardı, 30 yıldır buralı ama aslen Amasyalı İhsan Topal ailesi de bayramı havai fişeklerin altında gururla kutlayanlar arasındaydı.
Fransa’da devrimi yerleştirmek kolay olmamış, Bonaparte gelmiş tekrar imparatorluğunu ilan etmiş, kavga dövüş uzun bir hikâye.
210 yıl sonra biz Cumhuriyet Bayramımızı nasıl kutlayacağız Türkiye’nin köylerinde? Fransızlar gibi ulus olmayı başarmış olarak mı? Araya daha neler girecek? 1923 devriminin ilkelerinden neler kalmış olacak o zaman geriye? Herge kadar sezgisi güçlü bir çizgi romancı değilim ki bileyim. Ayrıca Süreyya Paşa Plajı da yok olduğundan her istediğimde ufku göremiyorum artık.
Ve bir soru: Tenten’in ayak basışı mı daha gerçek, 40’ıncı yıldönümünde Neil Armstrong’unki mi? Bugün internette tartışılan bir konu... Deniyor ki Amerikalılar sahte bir fotoğraf hazırlamışlardı, Neil Armstrong hiçbir zaman Ay’a inmedi.
Biz en azından şunu biliyoruz: Ufku göremesek de 1923 devrimi gerçekti.
Paylaş