KAPALIÇARŞI’da dolaşıyorum, altın fiyatları almış başını gidiyor. İnternette sosyal medya şakaları yapılıyor artık, gençler defalarca evlenip çocuklarını birkaç kez sünnet ettirmeyi düşünüyor bu ortamda! Siyasilerin altın çuvalı doldurdukları düğünlere vatandaş kafasını takmış durumda.
Kuyumcu arkadaş CHP’li, Yılmaz’la Yalçın’ın dünkü yazılarını okumuş, kafası karışmış. Ben altının fiyatı inecek mi binecek mi meraktayım, o ille de CHP konuşacak. Sonunda buluyoruz bir orta yol, diyorum ki “Küresel krizle boğuşan dünyada sosyal demokrasinin çözüm önerilerinin değeri de altın gibi artacak!” ¡ ¡ ¡ Sosyalist Enternasyonal 2’nci Dünya savaşından sonra kuruldu. Pek çok ülkeden sosyalist ve sosyal demokrat partiler bir araya geldiler, Sovyet türü komünist sisteme karşı demokratik sosyalizmi savundular. CHP’nin bu örgütte olması dünyadaki genel trendleri kaçırmamasına yarıyor. Bir ara CHP dünyadan koptuğunda Sosyalist Enternasyonal’den de çıkarılması gündeme gelmişti. Bugünkü CHP kurultayına Sosyalist Enternasyonal’in başkanı ve Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu da davet edildi. Yunanistan’daki bütçe görüşmeleri yüzünden kurultaya gelemeyen Papandreu Kılıçdaroğlu’na “Sevgili Kemal” diye başlayan bir mektup yolladı. Papandreu da diyor ki: “Bu küresel kriz ortamında halkın sorunlarına somut çözümü sosyal demokrasi üretebilir...” Tüm dünyada soldan beklenti halkın yanında olması. Kalkınmayı sosyal adalet ve şeffaflıkla birleştirmesi. Papandreu’nun Sevgili Kemal’e mektubu şu cümleyle bitiyor: “Zorlukların üstesinden gelebilmek için partilerimiz daha açık ve katılımcı olmalıdır.” Bir de Türk-Alman Dostluk Derneği başkanı Gerd Andres’in kurultay davetine verdiği yanıt var. Kılıçdaroğlu’na sevgili yoldaşım diye hitap etmiş ve “CHP’yi Kemal Atatürk’ün mirası olan büyük bir parti olarak tanıdım” dedikten sonra eklemiş: “Ancak her zaman CHP’nin kendini yenilemesi gerektiğine inandım. Bütün partiler demokratik bir yapıya ihtiyaç duyarlar ve bu sosyal demokrat bir parti için daha da gereklidir...” ¡ ¡ ¡ CHP’nin yabancı dostları daha açık, daha katılımcı, daha demokratik bir parti tavsiye ederken Kılıçdaroğlu’nun bugünkü kurultaya blok liste ile gitmesi burukluk yaratıyor insanda. Seçime giden bir CHP’de genel başkanın kendine göre haklı sebepleri var elbette, partiye hakim olması lazım. CHP iç çekişmeye kurban edilirse, unutun seçim başarısını. İnsanlar CHP’den bıktırıcı iç hesaplaşmaların sürmesini değil, sorunlarına çözüm bekliyorlar. Çocuklara sordum mesela, “daha çok ağaç, bahçeli ev, güleryüzlü öğretmen” istediler. Hiç hafife almadım bu istekleri, birincisinde beklenti çevre politikalarının geliştirilmesi, ikincisi daha insancıl konutlar, üçüncüsü ise eğitimin kalitesinin yükselmesi... Türkiye’nin sağlıklı bir sol muhalefete ihtiyacı var. Ne yazık ki sol ve birlik bir türlü yan yana gelemeyen iki kelime.. Bugün için unutuldu gibi, ama Sevgili Kemal’in CHP’sinde en önemli misyonlardan biri solda birlik olmalı. Sol’un Türkiye için altın değerinde çözümler üretmesi için bir önkoşul da bu...