XXII. Dünya Mimarlık Kongresi’nin İstanbul’da yapılmasının kime ne faydası var? Mimarlık kongreleri, diğer bilimsel kongrelerden farklı olarak bilimsel yeni buluşların sergileme alanı değil. Bunu bir tıp kongresiyle karıştırmamak lazım.
Mimarlarımızın iyi olanları dünyadaki gelişmeleri zaten izliyorlar. Düzgün iş çıkaran mimarlarımızın çoğunun yabancı meslektaşlarıyla dostluk kurmak için kongreye ihtiyaçları yok. Yabancı mimar ise daha önce İstanbul’la ilgilenmemiş ve hayatında ilk kez bu şehre bu kongre için geliyorsa, onun ne kadar iyi bir mimar olduğundan kuşku duymak gerekebilir.
Fakat İstanbul ve Türkiye için bu kongreye yine de çok önemli bir dönüm noktası diye bakılmalı.
Soru: Mimarlar yararlanmayacaksa kim yararlanacak bu kongreden? Hemen söyleyeyim, en fazla fayda sağlayacak olan kesim yerel yöneticiler. Hayatında mimarinin ‘m’siyle tanışmadan koca koca belediyeleri yönetmek durumda kalan başkanlar. Evlerimizin kaç katlı olacağından da önemlisi ruhumuzun yüzlerce yıllık simgelerine karar veren kent yöneticileri. Onların yardımcıları. Kentlerle ilgili karar alan siyasi karar alıcılar. Devletimiz. Medyamız. Ve medya kanalıyla kongrenin kulak misafiri olarak da halkımız.
* * *
Kongrenin doğru biçimde hazırlanan ‘Pazaryeri’ konsepti, yukarıda anlatmaya çalıştığım hedefe endeksli olarak büyük yarar sağlayabilir. Kentlerimizin başındaki yerel yöneticiler gelip oradaki katılımcı topluluktan bilgi edinecekler. Başkaları neler yapmış, daha neler yapılabilir görecekler. Kongrenin en büyük faydası budur.
Balık baştan kokar. Kentimizi yönetenler bilgi sahibi değillerse kendilerine proje yutturmaya çalışan açıkgözlere hangi birikimle direnecekler? Haydarpaşa’ya gökdelen silueti vermeyi marifet sayan zihniyete nasıl karşı çıkacaklar?
Diyelim ki 1 milyon kişinin yaşadığı bir kentin yetki merciisiniz. Bu kongreye lütfen katılın. Bugüne kadar kentinizde yapılanları bir de bu kongrede gördüklerinizin süzgecinden geçirerek değerlendirin. Hatalarınız varsa bulun. Ama doğru fikirleri de gelin burada arayın.
Eğer Türkiye’nin 81 ilindeki yerel yönetimlerden üçer kişi gelip bu kongreye uğrarsa ülkemiz bundan büyük yarar görür.
* * *
İstanbul’un 10 gün boyunca ev sahipliği yapacağı Mimarlık Kongresi’nin önemi çok büyük. Kentlerimizin meçhule sürüklenmesini önleyecek bir kongre bu. Türkiye’nin sadece görsel geleceği değil, ruhu da bu kongreden etkilenebilir.
Tekrar ediyorum, burada bir meslek grubu buluşmuyor, halk ve yerel yönetim de bilgileniyor. Halk kongreye katılmasa bile medya kanalıyla kulak misafiri oluyor. Mimarlığın kendi yaşamı için ne denli önemli olduğunu anlıyor. Onun için hálá bu kongreden haberi olmayan yerel yöneticimiz varsa, onlara sesleniyorum: Haydi başkanlar kongreye...