BANA hayvanat bahçeni söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim. İnsanları, çocukluk anılarında hayvanat bahçesi ziyareti olanlar ve olmayanlar diye ikiye ayırmam gerekeceğini hiç düşünmemiştim. Hayvanat bahçesi deyip geçmeyin, bir kültürden ve kentlilikten söz etmekteyiz.
Gülhane Parkı'nın Gülhane Parkı olduğu günlerde babamın elinden tutup oraya gitmek ne büyük heyecandı. Benim Gülhane Parkı dendiğinde belleğime kazınan ilk imge kuyruğundaki renkleri sonradan ömür boyu her yerde aradığım görkemli bir tavuskuşuydu. Sonra, bütün bir kenti yerle bir eden değerler erozyonuyla birlikte Gülhane Parkı'nın hayvanları da yok oldu. Çarpık kentleşme dedikleri gelişme, bir sürü başka şeyle birlikte Gülhane Parkı'nı da yıktı, orasının kimliğini halk konserlerine teslim etti.
Yıllar önce kendi gittiğim hayvanat bahçesine oğlumu götürememenin ezikliğini duyuyorsam, kaybolan değerlerimizle ilgilidir bunun öncelikli nedeni.
Bir kent belediyesi insanlarına hayvanat bahçesi sunmaktan acizse, orada iyi gitmeyen bir şeyler var demektir. Kentleşmenin doğru geliştiği kentlerin hepsinde hayvanat bahçesi vardır. Avrupa'dakilerin en ünlülerinden Viyana Hayvanat Bahçesi, Schönbrunn Sarayı'nın bahçesinde 250 yıl önce açılmış. Prenslerin himayesinde kurulmuş ilk hayvanat bahçeleri. Gülhane'deki eski hayvanat bahçesinin Topkapı Sarayı'na bitişik konumu da tarihsel olarak bir rastlantı olmasa gerek.
* * *
Bana hayvanat bahçeni söyle senin kim olduğunu söyleyeyim. Bunu kentlere uyarlarsak bugün Türkiye'nin en büyük hayvanat bahçesi Gaziantep'te. Burası Türkiye'nin en büyük doğal hayatı koruma alanı.
Gaziantep'teki 5 bin 400 hektarlık Burç Ormanı, bugünün İstanbul Valisi Muammer Güler'in Gaziantep'te vali olduğu günlerde doğal hayatı koruma ve hayvanat bahçesi yapılmak üzere İl Özel İdaresi tarafından 40 yıllığına belediyeye kiralanmış. İçinde nostaljik fayton turu atılan, trenle gezilen hayvanat bahçesine ayrılan kısım 600 dönüm.
Gaziantep'i ve belediye başkanını kutluyoruz.
* * *
Gaziantep hayvanat bahçesine gıpta ederken İstanbul'da Gaziosmanpaşa-Habibler arasında açılacağı duyurulan Avrupa'nın en büyük hayvanat bahçesi ve safari parkını da heyecanla bekliyoruz. O parkın açılacağı güne kadar İstanbul için ‘‘metropoldür’’ diyemeyiz.
Özel girişim olan Darıca'daki Kuş Cenneti ya da yeni adıyla Boğaziçi Hayvanat Bahçesi de olmasa biz Gülhane Hayvanat Bahçesi kuşağı, çocuklarımızın önünde başımız eğik gezecektik.
Kentli olmanın birinci koşulu çocukluğunda hayvanat bahçesine gitmiş olmaktır. Ne demiştik? Bana hayvanat bahçeni söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.