Birleşme ve sanal istikrar

Zeynep ATİKKAN
Haberin Devamı

Şu yıllardır canla başla birleştirilmeye çalışılan merkez sağın bitiştiğini düşünelim.

Fener alayları, derin yorumlar ve de çocukça umutlarla bayram havasına döndürülecek bu bitişme ne getirecek? Türkiye'yi lig düşürten yıllanmış merkez sağ kadroların başarısızlıkları gene siyaseten sübvansiyone edilecek.

Yönettiği şirketi sürekli zarara sokan genel müdürün işine son verilir. Takımını şampiyon yapamayan teknik direktöre güle güle denir. Türkiye'ye lig düşürten demode kadrolar ise asalaklığa devam ederler. Hem de büyük bir yüzsüzlükle.

Çünkü siyasi normlar, mücadeleyi ve takipçiliği şart koşmaz.

Merkezdeki siyaset, büyük temaları topluma sunmak yerine, talan ve kıytırık ilişkiler dengesine dayandığı için ülkeyi lig düşürtenler gene birilerinin kahramanları olmaya devam ediyorlar.

Modernleşmeye sırtını dönmüş, dünyayı algılama yenetekleri dumura uğramışların, talan düzeninden ve de bugünkü hukuksuzluktan çıkarı olanların kahramanları onlar. Mezkez sağda siyaseten sübvansiyone edilmekteler.

Çocuksu toplumlar, kurumlara değil böylesine sanal kahramanlara ihtiyaç duyarlar. Ya da sanal oluşumlara. Bizim merkez sağdaki gibi.

Merkez sağ birleşecekmiş? Hangi toplum projesi ekseninde birleşecek? Hangi reformların altına imzasını atacak?

Birleşince ne olacak?

Evet önemli bir gelişme olacak, belki rant dağıtımındaki rekabet azalacak. Yani devletin talan edilmesi için verilen amansız mücadelede iki parti arasındaki yarış bitecek!

Olumlu gelişme.

Çözüm üretmek yerine sadece sorun üretenler birleşip ne yapacaklar? Piyasayı daha mı şeffaflaştıracaklar? Serbest piyasa modelini elli yıl geçmesine rağmen oturtamamış olanlar birden bire rekabetin sırrını mı çözecekler?

Hangi kadrolarla özellikle de toplumdan aldıkları hangi siyasi vizeyle?

Merkez sağ birleşecekmiş!

Partilerini bırakıp köşke koşan liderlerin merkez sağı. Merkezin iki mühendisi, Demirel ve Özal paçaları sıkışınca Köşk'e tırmanmadılar? Şimdi üçüncü liderin de yani Mesut Yılmaz'ın da bütün siyasi enerjisini Köşk'e demir atmak için hacardığı belirtiliyor. (Kendilerini yakından izleyen gazetecilerin sütunlarında okuduğum bir haber bu. Başbakan tarafından da yalanlanmadı).

Acıklı olan şu ki Türkiye'de başta iş dünyası olmak üzere pekçok kişi merkez sağ birleşince istikrarlı bir hükümet kurulacağını sanıyor.

Bu iş adamlarına sormak gerekli. Şirketlerini devamlı zarara uğratan yönetcileri iş başında tutarlar mı?

O zaman bu kadar başarısız olmuş kadroların birleşmesinden ne bekliyorlar? Türkiye'yi yıllardır yöneten bu demode kadroların hangi reform hareketine umut bağlıyorlar?

Türkiye'de, kimsenin değişim istemediğinin tescilidir bu beklentiler.

Kendimizi aldatmayalım.

Tek başına birleşme istikrar getirmez.

Türkiye'nin, başarısızların birleşmesine mi yoksa moderleşmeye mi ihtiyacı var?

Karar sizin.













Yazarın Tüm Yazıları