Ak sözler ve gerçek

Zeynep ATİKKAN
Haberin Devamı

Dünyadaki temizlik telaşının farkında mısınız?

Bizimkiler istedikleri kadar o ‘demode ayrıcalıklarına’ dokundurtmasınlar, Cumhurbaşkanı, ‘Meclis’in sokaktan idare edilemeyeceğini' düşünsün, sokak artık son sözü söylüyor.

Çünkü ekonomiyi çalışmaz hale getiren ve siyaseti kilitleyen kir pas, masum çoğunluğun midesine oturuyor.

Bir toplumsal bulantı şeklini alıyor.

Dünyadaki trend, toplumları tehdit eden yolsuzlukların, pisliklerin tasfiyesinden yana.

Bunu halk istiyor.

MHP kongresinde, Tansu Çiller'in kahraman ilan edilmesine bakmayın. Cumhurbaşkanı'nı bile korkutan ‘sokakta’ öyle bir trend var ki o, dünyadaki büyük ‘etik kıpırdanmayla’ ince ayar yapıyor. O kıpırdanmanın enerjisini hissediyor. Kendi enerjisiyle birleştiriyor.

Bu hareketlilik öncelikle verimli bir demokratik yapıyı ve de piyasa ekonomisinin kurallı işleyişini öngörüyor.

Rota çok açık. Yollar çok belirgin.

Çetesine göz yuman yönetim ile çete düzeniyle mücadele eden bir yönetim uluslararası platformda eşit itibara sahip olamıyor.

Gözünün yaşına, stratejik konumuna, tarihi bağlara ve kebabın tadına falan bakmadan, adama soruveriyorlar ‘çetenle mücadele stratejin nedir’ diye.

Çünkü çeteleşme bulaşıcı hastalık gibi. Yayılıyor. Emsal teşkil ediyor. Sistemi esir alıyor. Yapıyı kemiriyor. Evrimi durduruyor.

Fazla parametre yok bir hükümetin performansını ölçmek için. İktidarların başarı notunu yolsuzluklarla mücadele gücü belirliyor.

Yani, ‘Susurluk’um ve çetelerim CIA'nin işi, kayıtdışı ekonomi de benim dinamizm belgem' matığının çoktan iflas ettiğini anlamak gerekiyor.

* * *

Yolsuzlukları temizleme yolundaki mücadele sadece gelişmiş ekonomilerin ve de demokrasilerin işi değil.

Eski diktatörlüklerde, yeni demokrasilerde, her bölgede temiz toplum için inanılmaz bir mücadele sürüyor.

Arjantin'de son zamanlarda yaşanan olaylar izlenmeye değer. Çünkü bu ülkedeki reformlar ayyuka çıkmış yolsuzlukların tehdidi altında.

IMF, Arjantin yönetimine açacağı kredilerin akışını, hükümetin pislikleri temizlemedeki başarısına endeksledi. Görüldüğü gibi konjonktür, ekonomiye yeni endeksler hediye ediyor!

İşte bu ülkenin tarihinde ilk kez, geçen yıl, başkent Buenos Aires seçilmiş bir belediye başkanına kavuştu.

Yeni başkan Fernando de la Rua işe, geçmiş yönetimlerin pisliklerini ortaya dökmekle başladı.

‘Halkım benden temiz ve şeffaf yönetim istiyor’ dediği bir söyleşide, mücadeleden kaçmama sözü verdi.

Geçtimiğiz günlerde yaptığı en görkemli iş, eski turizm bakanı Fassi Lavalle'in bir gece kulubü işletmek için kapattığı muazzam alanı halka açmak oldu.

Fassi Lavalle, Menem'in atadığı eski belediye başkanlarıyla anlaşmış ve kentin en güzel manzaralı alanına el koymuştu.

Bu alan için belediyeye ayda bin dolar ödüyor, gece kulübünden ise günde on sekiz bin dolar kazanıyordu.

Kararlılık, çetelerin oyununu bozdu. Yeşil alan, halkın oldu.

Buenos Airesliler bugün, ‘başkan, yeşil alanı rüşvet yiyen politikacıların elinden aldı halka verdi’nin coşkusunu yaşıyor. Bu aktif sembol çok önemli çünkü bir liderin doğuşunu da işaret ediyor.

1999 yılında yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü adayı oluveriyor Fernando de la Rua.

Talepler sokakta oluşuyor ve olgunlaşıyor. Bu talepler, değişimin yönünü işaret ediyor.

Liderler de siyasetin ana rahmine işte böyle düşüyorlar.

Dün ANAP Grup başkanvekili Uğur Aksöz açıklamış, 1998'i aklama ve temizlik yılı ilan ettiklerini. Hükümet 11 temmuzda güvenoyu aldı.

Neredesiniz beş aydır? Aksöz'ün ‘söz’ü ‘ak’ pak da bu ‘söz’lere pek inanan kalmadı.

Yazarın Tüm Yazıları