Paylaş
Piyasalarda iyimserlik devam ediyor. İç piyasalarda geçen haftanın öncelikli gündemi Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplantısıydı. TCMB, beklendiği üzere perşembe günkü toplantısında gösterge faiz oranını yüzde 19.00 olarak sabit tuttu. Duyuru metninde ‘parasal sıkı duruş ve enflasyonun üzerinde faiz politikası’ vurgusu yerini korudu. Bu durum iç piyasalara moral verdi. Borsa İstanbul’a sert yükseliş, döviz kurlarına ise düşüş olarak yansıdı. TCMB’nin G.Kore Merkez Bankası ile yaptığı 2 milyar dolarlık swap anlaşmasının döviz kurlarındaki düşüşe olan kısmi etkisini ayrıca dikkate almak yerinde olacak. Hatırlanırsa TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, enflasyon raporu sunumunda başka ülke merkez bankalarıyla swap görüşmeleri yaptıklarını söylemişti. TCMB’nin faiz indireceği ve duyuru metninde değişiklik olabileceği yönündeki spekülasyonların etkisiyle çarşamba günü sert düşüş gösteren Borsa İstanbul, toplantı sonrası güç kazandı ve dış borsalardan olumlu yönde ayrışma gösterdi. İç ekonomik gündem TCMB toplantısı sonrası rahatladı. Ancak geçen haftaki yazımızda da bahsettiğimiz üzere ağustos enflasyonu ve TCMB’nin eylül toplantısı daha yakından izlenecek. Enflasyonda beklenen düşüş olmaz ve 19.00 seviyesini aşarsa, enflasyonun üzerinde faiz politikası nedeniyle eylül toplantısı ayrıca önem kazanacak. Enflasyonda olası bir düşüş TCMB’nin elini rahatlatacaktır. Enflasyon ve faiz kararı piyasalar açısından eylül ayında tekrar gündem olmak kaydıyla ertelenmiş bir konu. Toplantı öncesi dalgalanma yaşayan piyasalar bu süreci sorunsuz atlatmış görülüyor.
DIŞ BORSALARDA YENİ ZİRVE DENEMELERİ
Öncü olarak görülen ABD ve Almanya borsalarında devam eden çıkışla birlikte yeni zirveler denendi. Güçlü gelen ABD temmuz istihdam verilerinin ardından ABD Merkez Bankası’nın (Fed) erken parasal sıkılaştırma olasılığı artmış ve bu yönde “şahin” açıklamalar gelmişti. Halen de gelmeye devam ediyor. San Francisco Fed Başkanı Mary Daly, ‘varlık alımlarını azaltmanın bu yıl en kısa sürede başlayabileceğini’ söyledi. Kansas City Fed Başkanı Esther George ise, merkez bankasının parasal teşvikleri azaltma yönünde ilerlemesi gerektiği görüşünde. Buna karşılık ABD temmuz enflasyonu yüzde 5.4 olarak açıklandı. Haziran ayında aynı rakamdı. Bu sonuç ivme kaybı olarak görüldü. Ayrıca bazı Fed yetkililerinden ise ‘enflasyondaki yükselişin geçici olacağı ve para politikası değişikliği için bir süre daha verilerin izlenmesi’ yönünde değerlendirilmeler geldi. Bu durum erken parasal sıkılaştırma olasılığının zayıfladığı algısıyla piyasalardaki mevcut görünümün korunmasında etkili oldu. Biraz da bardağın dolu tarafı görülmek istenmiş olabilir.
MEMNUN EDEN GÖRÜNÜM
Büyüyen ekonomi, şirket karlarındaki artış ve borsalarda yeni devam eden çıkış hareketleri yatırımcıları memnun eden bir görünüm. Fed’in sonbahar veya daha sonraki aylarda yapması muhtemel tahvil alımlarının azaltılması hamlesi için erkenden pozisyon değişikliği doğru bulunmamış olabilir. Bunu da doğal karşılamak gerekir. Ama piyasalarda bir politika değişikliği için duyarlılığın biraz daha arttığını söylemek mümkün. Diğer yandan ‘delta varyantı’ ve artan vakalar gündem olmaya devam ediyor. Dış borsalarda bazen kâr satışları için bahane olarak görülse de henüz bu yönde çok ciddi bir fiyatlama yapılmış değil. Aşılamanın yaygınlaşması,vaka sayıları artsa da vefat sayılarının artmaması, ekonomide kapanma ve kısıtlamaların gelmemesi piyasalar için önemli referanslar. Diğer taraftan delta varyantına bağlı vaka artışları ve bu yöndeki belirsizlikler henüz ortadan kalkmadan merkez bankaları parasal desteğin azaltılması konusunda çok hızlı davranabilir mi? Bir de bu açıdan bakmak yerinde olacak.
HİSSEYE YABANCI GİRİŞİ
TCMB tarafından açıklanan yurtdışı yerleşiklerin hisse senetleri ve tahvil bono istatistiklerine göre 6 Ağustos ile biten haftada yabancıların toplamda 281 milyon dolarlık net alım gerçekleştiği görüldü. (Hisse senetleri 168 milyon dolar, tahvil bono 113 milyon dolar) Bir aydır ilk defa hisse senetlerinde yabancıların alım yapmaları dikkate değer. 54 milyon dolar ile hisse senetlerinde son alımı 9 Temmuz haftasında yapmışlar. Bununla birlikte 25 Haziran’dan itibaren tahvil bonoda art arda yedi haftadır miktarı azalıp artmakla birlikte alımdalar. Burada yüksek faiz etkisi bariz şekilde görülüyor. Zayıf da olsa sıcak para girişleri, cari açıktaki daralmanın sürmesi, TCMB’nin brüt döviz rezervlerindeki artışın devam ediyor olması, IMF katkı payı beklentisi ve swap anlaşması gibi gelişmelerin döviz kurlarındaki gevşemeye katkı yaptığını söylemek mümkün. Diğer yandan bankalardaki döviz mevduatı 6 Ağustos ile biten haftada bir önceki haftaya göre yaklaşık 600 milyon dolarlık artışla 232.6 milyar dolara ulaştı. Yüksek faize rağmen banka mevduatlarında pozisyon değişikliği görülmüyor. Bu noktada enflasyondaki yükselişle gerileyen reel faiz getirisi ve biraz da güven algısına atıfta bulunmak gerekecek. Döviz kurlarındaki gerilemenin daha kalıcı hale gelmesi açısından bankalardaki döviz mevduatının çözülmesi önemli olacak.
ALTIN DALGALI SEYREDİYOR
Piyasaların gözde yatırım araçlarından altın son günlerde oldukça dalgalı. ABD istihdam verileri sonrası erken parasal sıkılaştırma olasılığının arttığı algısıyla altının ons fiyatında sert düşüş görülmüştü. Sonraki aşamada bu algının zayıflaması nedeniyle tekrar toparlandı. Bunda biraz da ABD dolarındaki değerlenmenin ve ABD 10 yıllık bono faiz oranındaki yükselişin ivme kaybının da etkileri var. Altının ons fiyatı 1.700 doların altını test ettikten sonra gelen alımlarla 1.750 doların üzerine çıktı. Güç kazanması için ilk aşamada 1.800 doların geçilmesi gerekecek. Bir süre 1.700-1.800 bandında hareket olası görülüyor.
BORSADA YÜKSELİŞ KORUNDU
Borsada geri çekilmeler alımlarla karşılandı ve çıkış hareketi devam etti. İlk destekler 1.440 ve 1.425 seviyelerinde. 1.425 seviyesinin üzerinde çıkış hareketi gücünü koruyabilir. İlk direnç 1.468 seviyesinde. Bu noktada satış denemeleri görülebilir. Çıkışın devamı açısından 1.468 seviyesinin üzerinde kalınması gerekecek. Sonraki dirençler 1.490-1.510 seviyelerinde bulunuyor. Satış denemelerine rağmen çıkış hareketi sürüyor.
DOLAR/TL KÂR SATIŞLARININ ETKİSİNDE
Dolar/TL kurunda çıkış hareketi kâr satışlarıyla karşılaştı. İlk destek 8.50 seviyesinde. Bu seviyenin altında verilecek destekler 8.40 ve 8.30 seviyelerinde görülüyor. İlk dirençler ise 8.58 ve 8.63-8.68 seviyelerinde bulunuyor. Destek noktalarında tepki alım denemeleri görülse de kâr satışlarına bağlı düşüş eğilimi korunuyor.
Paylaş