Paylaş
PİYASALARDA olumlu hava korunuyor. Omicron varyantıyla ilgili tedirginliğin azalması borsalara yeni bir soluk ve alım getirmişti. Ancak bu gelişmenin önemli ölçüde fiyatlandığını söylemek mümkün. İç piyasalarda ise birbirine alternatif para ve sermaye piyasalarının eş zamanlı yükselişi sürüyor. Olağan işleyişine aykırı gibi görünse de her iki piyasanın kendine göre makul sebepleri var. Borsa İstanbul, dolar bazında ucuz algısının yanı sıra bazı bilanço değerleme kriterlerine (fiyat kazanç) göre de dış piyasalara kıyasla daha ucuz, ama primli. Ayrıca enflasyona karşı korunma amacıyla borsa alternatif olarak öne çıkmış durumda. Faiz düşüşü ve TL’nin değer kaybıyla cari fazlayı hedefleyen ihracat artışına dayalı büyüme modeli döviz kurlarına yükseliş olarak etki ediyor. Ek olarak dövizde de enflasyon etkisi var tabi ki. TCMB faiz indirirken tahvil bono faizlerindeki diğer anlatımla piyasa faizindeki yükseliş daha çok enflasyonla izah edilecek bir durum. Dış borsalardaki yükselişte ise olumlu 3.çeyrek bilançoları ve ekonomik toparlanmanın yansımalarıyla daha geniş ölçekte henüz korunan parasal genişlemenin etkileri var. Ancak pandemiyle başlayan süreçte merkez bankalarının borsaları besleyen düşük faiz, bol likidite politikasının sonuna doğru yaklaştığımız kabul gören bir görüş.
YAKINDAN İZLENECEK
Kasım ayı ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısı sonrası yapılan açıklamalar bu yönde önemli bir mesaj verdi. Önümüzdeki hafta merkez bankalarının yoğun bir toplantı trafiği var. 15 Aralık Çarşamba Fed, 16 Aralık Perşembe Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Avrupa Merkez Bankası, İngiltere, 17 Aralık Cuma Japonya ve Rusya, merkez bankaları toplantılarında faiz ve para politikalarına ilişkin kararlar yakından izlenecek. Çarşamba Fed ve perşembe günkü TCMB kararları iç piyasalar açısından daha önemli olacak. Fed, son toplantısında tahvil alımlarını azaltım sürecini başlatmış, daha sonra Fed Başkanı Powell süreci hızlandırmaktan söz etmişti. İyi gelen istihdam dataları ve yüksek enflasyon verileri bu süreç için önemli bir referans oluşturmuş durumda. Cuma günü açıklanan ABD kasım enflasyonu (TÜFE) beklentilere paralel yüzde 6.8 geldi. Enflasyonda son 39 yılın zirvesi görüldü. Geçen ay yüzde 6.2 seviyesindeydi. Diğer merkez bankaları için gösterge niteliği taşıyan Fed’in 2022 yılında tahvil alımlarının azaltım sürecinin tamamlanması ve birkaç (2 veya 3) faiz arttırımına gidebileceği yönünde tahminler var. Ama bu beklentiler piyasaları bu aşamada rahatsız etmiş görünmüyor. Fed toplantısından beklenti, faizin değişmeyeceği yönünde. Toplantı sonrası yapılacak para politikasına ilişkin açıklamalar ise yakından izlenecek tabi ki. Dış piyasalar için iyimserliğin korunduğu ancak daha temkinli bir görünümün öne çıkmaya başladığını söylemek mümkün.
TCMB NE YAPACAK?
PERŞEMBE günkü toplantıda TCMB’nin faiz indirimlerine devam edip etmeyeceği konusu önemli olacak. Dış parasal koşullar Fed’in politika değişikliğiyle sıkılaşmaya başladı. Gelişen ülkelerde faiz artırımları tam gaz devam ediyor. Cuma günü Rusya Merkez Bankası muhtemelen faiz artırımına gidecek. Geçtiğimiz hafta Brezilya tekrar faiz arttırımına gitti ve 150 baz puan artırımla faiz oranını yüzde 7.75’den yüzde 9.25 seviyesine yükseltti. Polonya Merkez Bankası da 50 baz puan artırımla faiz oranını yüzde 1.75 seviyesine çekti. Dışarıda durum bu minval üzerine iken iç piyasalarda TL’de değer kaybı devam ediyor. TCMB, dolar/TL kuru 14.00 seviyesine yaklaştıkça satış yönlü müdahalelerde bulunuyorsa da faiz ayağının olmaması nedeniyle yetersiz kalıyor. Müdahale ile gerileyen döviz kurları kısa bir süre sonra tekrar eski seviyesine geri dönüyor. Bu açıdan daha kalıcı etki için TCMB’nin faiz indirimlerine ara verebileceği yönünde görüşler ağırlık kazanmaya başladı. Diğer yandan ekonomi yönetimimin düşük faiz politikası da bilinen bir durum. Çok net bir tahmin veya öngörü yok. Tahminler, daha çok faiz indirilmemesi gerekir ama faiz indirimi de olabilir, türünden. Bunlara istinaden netleşme adına 16 Aralık Perşembe saat 14.00’ü beklemekte yarar var.
YABANCILARDAN KASIMDA 708 MİLYON DOLARLIK ALIM
BANKALARDAKİ yabancı para mevduatlarında gerileme devam ediyor. 3 Aralık ile biten haftada yurtiçi yerleşiklerin bankalardaki döviz mevduatındaki düşüş bir önceki haftaya göre 1.1 milyar dolar azalışla 230.9 milyar dolara geriledi. Kurlardaki yükseliş biraz etkisini göstermeye başlamış görünüyor. Hatırlanırsa eylül ayıda 238 milyar dolar seviyelerini görmüştü. Diğer yandan kasım ayında Borsa İstanbul’da hisse senetlerinde yabancı yatırımcıların net 708 milyon dolarlık alımları söz konusu. Buna karşılık yine 3 Aralık haftasında, toplamda 174 milyon dolarlık çıkış görüldü. (162 milyon dolar hisse senetleri, 12 milyon dolar tahvil bono) Borsa İstanbul’da yabancı takasa saklama oranı ise (pay bazında) yüzde 44 seviyesine kadar yükseldikten sonra cuma günü itibariyle yüzde 43 seviyesinin altına çekildi. Borsa İstanbul’da son birkaç haftada yaşanan çıkışta yabancı katkısı çok az. TCMB brüt rezervleri ise dövize satış yönlü müdahalelerin etkisi olsa gerek yaklaşık 2 milyar dolarlık azalışla 124 milyar dolara çekilmiş durumda.
ALTIN ZAYIF SEYREDİYOR
ALTININ ons fiyatında baskı devam ediyor. 1.800 doların altında yatay hareket sürüyor. Değer kazanan ABD doları, ABD 10 yıllık bono faiz oranının tekrar yükselmeye başlaması ve Fed’in genişlemeci para politikasında değişiklik gibi bazı etkenleri gerekçe olarak saymak mümkün. Gerçi gümüş gibi değerli metaller ve emtia fiyatlarının (tarım, sanayi, maden) genelinde bir zayıflama söz konusu. Petrol fiyatında ise sert düşüş sonrası Omicron varyantına tedirginliğin azalmasıyla bir tepki yükselişi görüldü. OPEC+ Grubunun üretim miktarı ve ABD ham petrol stok değişimlerinin bu aşamada etkisi zayıf. Brent petrolde 66-80 dolar bandı kısa dönem için önemli görülüyor.
BORSADA ÇIKIŞ TRENDİ KORUNUYOR
BORSADA çıkış trendi sürmekle birlikte direnç seviyelerinde zayıf kâr satışları görülüyor. Endeksin kat ettiği mesafeyi görünce kâr satışlarını olağan karşılamak gerekir. Gelen kısa süreli satışlar derinlik kazanmadan piyasa tarafından karşılanıyor. İlk destek 2.000 seviyesinde. Aynı zamanda psikolojik bir nokta olan bu seviyenin üzerinde kalınması çıkış hareketin gücünü koruması açısından önemli. Sonraki destek noktaları 1.950-1.930 ve 1.900 seviyelerinde. İlk dirençler ise 2.050 ve 2.100-2.150 olarak görülüyor. 2.100-2.150 daha önemli. Bu seviyelere hareketlenmelerde kâr satışları gelebilir. Sonraki dirençler 2.250-2.400 seviyelerinde. Çıkış hareketi gücünü korumakla birlikte kâr satışları görülebilir.
YUKARIDA YER ALAN BİLGİLER TAVSİYE NİTELİĞİ TAŞIMAYIP YATIRIM DANIŞMANLIĞI KAPSAMINDA DEĞİLDİR, YATIRIMCI PROFİLİNİZE UYMAYABİLİR.
Paylaş