Paylaş
ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısı geçen haftaya damgasını vurdu. Piyasaların yakından izlediği ABD Merkez Bankası (Fed) toplantısında beklendiği üzere faiz değişimi olmadı. Ancak toplantı sonrası yapılan açıklamalar ‘şahin’ olarak değerlendirildi ve olumsuz algılandı. ABD doları değer kazanırken ABD 10 yıllık bono faiz oranı yükseldi, borsalar, petrol ve altın fiyatları ise düşüş gösterdi. Gelişen ülke para birimleri ve TL’de değer kayıpları görüldü. Fed toplantısı sonrası yapılan açıklamalarda, 120 milyar dolarlık tahvil alımlarına devam kararının yanı sıra 13 Fed üyesinin 2023 yılı sonuna kadar iki defa faiz artışı beklerken, enflasyon ve büyüme beklentileri yukarı çekildi. Aşı uygulamalarının salgın hastalığın etkisinin yayılmasını azalttığı bununla birlikte mali desteklerin ekonomik aktiviteyi ve istihdamı güçlendirdiği, enflasyondaki yükselişin geçici olduğu görüşleri tekrarlandı. Fed Başkanı Powell ise, “Enflasyon beklentileri yukarı yönlü hareket ederse politikayı ayarlamaya hazır olmalıyız. Fed varlık alımlarını değiştirmeden önce bir uyarı verecek”dedi. Ayrıca “Faiz artışını tartışmak için erken derken kısa vadede varlık alım sürecini tartışmaya başlayacağız” diye ilave etti. Bu durum mevcut para politikası bu aşamada korunsa da şartlara göre beklenenden önce de değişebileceği olasılığını gündeme getirdi.
PİYASAYA HAZIRLIK MESAJI
FED toplantısının ardından değişebilecek para politikasına karşı piyasaların gardını almaya başladığı görülüyor. Belki de Fed Başkanı Powell’in bu açıklamalarla kastı piyasaları hazırlamaktı. Daha önceleri tecrübe edildiği ve hatırlanacağı üzere Fed ve Avrupa Merkez Bankası önemli politika değişimlerinden bir süre önce piyasalara bu yönde sinyal verirler. Piyasalar toplantı sonrası görünümüne bakılırsa son açıklamaları buna yordu ve mesajını aldı. Fed toplantısından iki gün sonra St. Louis Fed Başkanı James Bullard, Jerome Powell’ın bu hafta varlık alımı azaltma tartışmalarını resmi olarak başlattığını Fed’in ilk faiz arttırımını 2022’nin sonunda yapmasını beklediğini söyledi. Bullard, 2022 yılı boyunca yüzde 2.5-3 arasında oluşacak yüksek enflasyonun faiz arttırımı için gereken şartları sağlayacağını belirtti. Enflasyon ve ekonomik aktivitenin seyrine göre erken parasal sıkılaştırma olasılığına karşılık bardağın dolu tarafına bakacak olursak, 2021 yılı için faiz arttırımı öngörülmüyor olması önemli. Bu açıdan piyasaların Fed fiyatlaması etkisini biraz daha gösterebilir. Ancak sonrasında dengelenme veya yeni dengenin oluşması muhtemeldir. Gerçi ABD 10 yıllık bono faiz oranında 1.60 sınırına yaklaşıldıktan sonra 1.50 seviyesinin altına kadar geri çekilme yaşandı. Ama dış borsalarda düşüş ve ABD dolarındaki değerlenme sürüyor. Küresel piyasalarda koşulların değişmeye başlaması Türkiye gibi dış finansman ihtiyacındaki gelişen ülke piyasaları için istenen bir durum değil. Borsa İstanbul’a yabancı ilgisi son aylarda zayıflamıştı. Bu görünümün sürmesi olasılığı yeni gelişmelerle biraz daha güçlendi gibi. Bu durum makro ekonomik veriler açısından da ayrıca önemli. Piyasalarda temkinli görünüm korunuyor.
ALTININ IŞILTISI ZAYIFLADI
FED toplantısının ardından ABD 10 yıllık faiz oranının yükselmesi ve ABD dolarının değer kazanması altın fiyatı (ons dolar) sert satışlara neden oldu. 1.900 seviyesinin üzerinde başlayan düşüş 1.800 doların altına salınım gösterdi. Fed toplantısından en büyük darbeyi altının fiyatının aldığını söylemek mümkün.
YABANCI YATIRIMCI KARARSIZ
TCMB verilerine göre 11 Haziran haftasında hisse senetleri (33 milyon dolar) ve tahvil bonoya (80 milyon dolar) toplam 113 milyon dolarlık bir giriş görüldü. Bir önceki hafta 157 milyon dolar çıkış vardı. Yabancı yatırımcının Türkiye para ve sermaye piyasaları konusundaki kararsızlığı veya isteksizliği korunuyor. Fed toplantısından sonraki seyri ayrıca izlemek gerekecek. TCMB brüt rezervleri 1 milyar dolarlık artışla 94,8 milyar dolara çıkarken bankalardaki yabancı para mevduatı yine 1 milyar dolarlık artışla 228.4 milyar dolara ulaştı. Kurlardaki yükselişe rağmen döviz mevduatında çözülme henüz görülmüyor.
BORSA DESTEK ARAYIŞINDA
Borsada düşüş hareketiyle birlikte destek ve denge arayışı sürüyor. İlk destekler 1.370-1.380 seviyelerinde. 800 seviyesinden başlayan çıkış trend desteği olması açısından bu seviyelerin üzerinde tepki alımları görülebilir. Aksi takdirde düşüşün devamıyla birlikte sonraki destekler 1.360-1.330 seviyelerinde. Olası tepki alımlarında ilk dirençler ise 1.420-1.430 seviyelerinde bulunuyor. Tepki çıkışının devamı için 1.430 seviyesinin geçilmesi önemli olacak. Satış baskısı korunmakla birlikte destek noktalarında sert düşüşe bağlı tepki alım denemeleri görülebilir.
DOLAR/TL'DE ÇIKIŞ TRENDİ
Dolar/TL kurunda kâr satışlarının ardından çıkış hareketi sürüyor. İlk destekler 8.65-8.60 seviyelerinde bulunuyor. Bu seviyenin altında verilecek destek 8.50 olarak görülürken ilk dirençler 8.77-8.80 seviyelerinde. Bu seviyenin üzerinde sonraki direnç 9.00 seviyesinde. Yükseliş trendi sürmekle birlikte direnç seviyelerinde kâr satış olasılığını dikkate almakta yarar var.
Paylaş