Paylaş
Küresel piyasalar açısından oldukça önemli görülen ağustos ayı ABD tarım dışı istihdamı 235 bin kişi olarak açıklandı. Önceki 943 bin, beklentiler 733 bin idi. Son yedi ayın en zayıf istihdam artışı. İşsizlik yüzde 5.2 seviyesine gerilerken saatlik kazançlarda ise artış var. Hatırlanırsa Jackson Hole toplantısında Fed Başkanı Powell sonbahar gibi tahvil alımlarının azaltılması yönünde sinyali vermişti. Zayıf gelen istihdam verilerine rağmen Fed beklendiği gibi tahvil alımlarını azaltmaya başlayabilecek mi? Yoksa biraz bekleyip ekonomik verilere göre mi hareket edecek? Bunu zamanla göreceğiz. İstihdam verisinin açıklanması sonrası piyasalar çok net tepki vermezse de ilk etki olarak tahvil alımlarının azaltılmasında bir öteleme beklentisi öne çıkmış gibi görünüyor. ABD doları değer kaybederken euro değer kazandı, ABD 10 yıllık bono faiz oranı önce bir geriledi, sonra yükseldi. ABD borsaları başta olmak üzere dış borsalarda bir miktar kâr satışları görüldü. Bu noktada net tavır için yine ABD Merkez Bankası (Fed) kaynaklı açıklamalar beklenecek sanki. ABD enflasyonun yüzde 5.4 seviyesinde kalıp ivme kaybetmesi ve Fed’ın enflasyon artışını geçici görmesi, ABD, Çin ve Euro Bölgesine ait diğer ekonomik verilerde zayıflama emareleri, ayrıca delta varyantının artan etkilerini de dikkate alırsak Fed’in para politikasında değişiklik için acele etmemesi olasılığı daha ağır basıyor. TCMB gibi bekle gör politikası yakın görülüyor.
SICAK PARA GİRİŞİ SÜRÜYOR
TCMB verilerine göre son haftalarda portföy yatırımlarına (sıcak para) giriş devam ediyor. Hisse senetleri ve tahvil bonoda 27 Ağustos haftasında 103 milyon dolarlık giriş söz konusu. Bir önceki hafta 437 milyon dolardı. Bankalar döviz mevduatındaki artış ise biraz ivme kazanmış görülüyor. Yine 27 Ağustos haftasında bir önceki haftaya göre 4 milyar dolarlık artışla birlikte 236 milyar dolara yükseldi. Döviz kurlarındaki geri çekilme alım yönünde kullanılmış. TCMB brüt rezervlerinde de belirgin bir artış söz konusu. 9.7 milyar dolar artışla 118.2 milyar dolara ulaşan rezervlerde IMF’den gelen 6.3 milyar dolarlık özel çekme hakkının katkısını dikkate almak gerekecek. Brüt rezervlerdeki artış, sıcak para girişleri, ABD dolarının dış piyasalarda değer kaybı, ihracat ve turizm gelirlerindeki artışlar, piyasalardaki iyimserlik gibi etkenlerin döviz kurları üzerindeki etkileri hissediliyor.
DÜNYADA FİYATLAR ARTMAYA DEVAM EDİYOR
Piyasalarda geçen hafta önemli ve yoğun veri akışı vardı. İç ekonomik gündemde ağustos enflasyonu ve büyüme (GSYH), dışarıda ise ABD ağustos ayı tarım dışı istihdam verileri yakından izlendi. Türkiye’nin bu yılın ikinci çeyreğine ait büyümesi geçen yılın aynı dönemine göre beklentilere paralel olarak yüzde 21.7 gerçekleşti. Bu açıdan piyasalar üzerinde fazlaca bir etki yapmadı. Büyümede baz etkisi önemli bir ayrıntı olmakla birlikte bir önceki çeyreğe göre büyüme yüzde 0.9 olarak kaydedildi. Cuma günü açıklanan ağustos enflasyon verisi ise biraz yüksek geldi. Piyasa beklentisi aylıkta yüzde 0.75, yıllıkta yüzde 18.70 civarındayken, gerçekleşme aylıkta yüzde 1.12, yıllıkta yüzde 19.25 oldu. Bu rakam Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) gösterge faizini aştı. Yine faiz için enflasyon en önemli referans olacak. Faiz kararı için bir süre mevcut enflasyona geçici gözle bakılıp önümüzdeki aylardaki veriler görülmek istenebilir. Muhtemelen bu ayki toplantıda faiz sabit kalacak. Piyasalarda bu yönde bir beklenti oluşmaya başlamış durumda. TCMB’nin çekirdek enflasyonu baz alıp faiz indirimi olasılığını gündeme getiren bir kesim de yok değil. Son dönemde döviz kurlarındaki gerileme kur geçişkenliği açısından bir avantaj sağlar gibi görünse de yaz mevsimi olmasına rağmen gıda fiyatlarındaki yükselişin tekrar ivme kazanması kayda değer bir durum. Ayrıca yaz mevsiminin bitmesiyle gıda fiyatlarındaki yükselişin devamı yönündeki beklentiler mevcut. Gıda fiyat artışları dış dünyada da sürüyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu (FAO) gıda fiyatları endeksi ağustos ayında yüzde 3.9, son bir yılda yüzde 32.9 yükseldi. Kuraklık, kısmi üretim kayıpları, tedarikteki sıkıntılar ve gıda güvenliği konuları çokça tartışılan konular arasında.
ALTIN TEKRAR PARLAR MI?
Altının ons fiyatında son günlerde hareketlenme gözleniyor. ABD tarım dışı istihdamının düşük gelmesi ve parasal genişlemenin bir süre daha devam etme olasılığı, ABD dolarındaki zayıflama, ABD 10 yıllık bono faiz oranında düşüş eğilimin korunuyor olması altın fiyatını destekleyen etkenler olarak görülüyor. 1.800 doların üzerindeki çıkış biraz güç kazanmaya başlamış görülse de çıkışın devamı için son birkaç aydır önem kazanan 1.833 seviyesinin üzerinde kalınması gerekecek. Dolar/TL kurundaki zayıflama nedeniyle ons fiyatındaki yükseliş altının iç piyasalardaki gram/TL fiyatına pek yansımadı. Gram/TL fiyatında yön tayini açısından 480-492 bandı kısa dönem için izlenebilir.
BORSADA TEPKİ ÇIKIŞI ZAYIFLIYOR
Borsada son günlerde yaşanan tepki yükselişinde Cuma günü gelen satışlarla biraz zayıflama yaşandı. İlk destekler 1.463-1.458 seviyelerinde görülürken sonraki destek noktaları 1.445-1.432 seviyelerinde bulunuyor. İlk dirençler ise 1.480-1.485 seviyelerinde. Kısa dönem için önem kazanan bu seviyenin üzerinde verilecek dirençler 1.500-1.510 seviyelerinde bulunuyor. Tepki çıkışı korunmakla birlikte yükseliş denemeleri satışla karşılaşabilir.
DOLAR/TL KURUNDA DESTEKLER TEST EDİLİYOR
Dolar/TL kurunda düşüş hareketi sürmekle birlikte önemli destek seviyeleri test ediliyor. İlk destekler 8.26-8.28 seviyelerinde. Bu seviyelerin altında verilecek sonraki destek noktaları 8.15-8.10 seviyelerinde bulunuyor. İlk dirençler ise 8.35-8.40 seviyelerinde. Tepki çıkışının devamı için 8.40 seviyesinin geçilmesi gerekecek. Sonraki dirençler 8.48 ve 8.56 seviyelerinde. Satış baskısı korunuyor. Ancak destek seviyelerinde tepki alım denemeleri görülebilir.
Paylaş